Bende iple çekiyorum senin kitabını. Sürekli Türk fantastik yazarları takip ederim. Okumaya da çalışırım. Aralarından en sevdiğim Yaltırık ve Murat Başekim kitapları. Aşırı iyi yazarlar. Yaltırık korku üzerine yazar. Başekim de Epik fantastik türden kitaplar yazar ve başarılıdır benim için.
Genel Sohbet
- Konbuyu başlatan Mihawk
- Başlangıç tarihi
O artık saygın bir yazar. Yazarlar da sessiz ve havalı olur her zaman.
Ya bizim ülke bu sektörde şuan çok geride. Gerçekten Japonya, ABD, İngiltere seviyelerine gelebilmek için aslında önde büyük bir boşluk var ve bu yaptıkları değerli bence. Sadece tek bir eleştirim var bahsettiğin yazarlar bunu yapıyor mı bilmiyorum ama tarihi fantastiğe entegre ediyorlar. O kadar kültür entegrasyonunu ihtiyaç yok.
Bunun dışında korku alanında çok yeniyim ve o yüzden çok ilgimi çekiyor, tavsiye edersen okurum
Bunu senin gibi düşündüm çokça. Hatta Türk Dili ve Edebiyat mezunuyum. Bölümümü sana kısaca anlatmayım: Bölüme gelenlerin çoğunluğu iyi bir kitap okuyucusu değil. Şiir severler ya da okuduğu kitapların kurgusu çok yaratıcılık istemeyen türden. Tabii yaratıcı yazarları da okuyolar. O da popüler olanlar vs. Ayrıca kendi bölümünün potansiyelini bilmiyorlar. Bilmedikleri için de geneli öğretmen olmak istiyorlar. Kendi yazdıkları yazı var mı bilemem ama yazdıklarını birbirleriyle paylaşmıyorlar. "AMAN YAZDIĞIM YAZIMI, FİKİRLERİMİ ÇALMASINLAR" gibi paranoya hakim. Böylelikle sürekli klişe kopyalamalar çıkar. Çünkü yazılar okunmuyor, paylaşılmıyor. Böyle de ilerleme kaydedilmez. Türk Dili ve Edebiyatı bölümü de zaten koca bir başarısızlık örneği. Hocalar dahil kendi bölümüne gelen öğrencileri tam olarak bilim adamı adayı olarak görmüyor. Görenler ise de uğraşmak istemiyor. Bu yüzden ülkede temeli sağlam organik atılımlar yok. Şu an kültürümüz de paramparça edildi. Cahillerin ve parası olanların sözünün geçtiği ülke olduk.
Belki fikirlerim yanlış olabilir. Ancak uzun süredir gördüğüm durum bu.
Son düzenleme:
Yazarlara gelecek olursak; Yaltırık, Türk folk korku yazarıdır. Hatta hayatını buna adamıştır. Türk Kültüründe Vampirler ve Türk Kültüründe Gulyabani gibi iki kaliteli kitapları var. Murat Başekim'de entegre durumu vardır. Ancak bir o kadar da Türk tipi karakterleri hakimdir. "Demir Dövme Hikayeleri" popüler imge ve ikonları da konu alan kitaptır. Güzel kitaptır.
Bu kültür entegre etme konusuna gelelim: Ben bunun sebebini kendi kültürümüzü tanımak istememenin getirdiği duruma bağlıyorum. Bunun sebebini çokça sayabilirim. Ama temel sorun: öz nefret.
Yok hayır aksine biraz yapay olduğunu düşünüyorum. Nerede fantastik hikaye orada fatihin fedaisi, yok Barbarosun tılsımı...
Ben aslında buna genel olarak şu yönden karşıyım. Sadeliği seviyorum ve türler birbirine çok karışıyor. Örnek vermek gerekirse
Tarih ile edebiyat birbirine girdiği çok oluyor. Edebiyat baskın çıkınca tarihin gerçekliği yok oluyor.
Psikoloji ile edebiyat birbirine giriyor ge psikoloji şuan mesela kelebek desenini keşfetmek gibi duruyor.
Din ile edebiyat kaynaşıyor, dini menkıbeler (sevdirmek için tasarlanan uydurma hikaye anlamında kullandım) tamamen gerçek kabul ediliyor.
Fantastik edebiyattada bu var. O yüzden narutonun ramen sahnelerinden hep nefret ettim. He evet sen bir ninja evreni kurdun okey orada yani ramen dükkanı mı var? Kaptan amerika ne mesela en sevmediğim süper kahraman...
Bu noktada sıkılıyorum. Yoksa dozunda kültür entegrasyonu iyidir bende sübliminal olarak verdim hikayeye
Bunun dışında deneyeceğim, birkaç kitap listemde onlardan sıyrılınca listeme aldım.
Bu arada hikayemin haritasını paylaşabilirim istersen şuan basım değerlendirmesinde olduğu için kurguyu atmayayım
Görselde ki adam bana benziyor la sankiO artık saygın bir yazar. Yazarlar da sessiz ve havalı olur her zaman.
Fantastik yazarlık temelinde zordur. Kişinin kendi yaratıcılığını çalıştırmasıyla bitecek kadar basitlikte değildir. Beslenebileceği kaynaklar da bir o kadar da önemlidir. Kaynaklardan bahsedersek; hayatında biriktirdiğin her şey. Ayrıca yaşadığın toplumun sana sunduğu gerçeklikler de önemli bir etken. Zaten bu söylediğin konseptler de önceki durumun bir sonucu.Yok hayır aksine biraz yapay olduğunu düşünüyorum. Nerede fantastik hikaye orada fatihin fedaisi, yok Barbarosun tılsımı...
Ben aslında buna genel olarak şu yönden karşıyım. Sadeliği seviyorum ve türler birbirine çok karışıyor. Örnek vermek gerekirse
Tarih ile edebiyat birbirine girdiği çok oluyor. Edebiyat baskın çıkınca tarihin gerçekliği yok oluyor.
Psikoloji ile edebiyat birbirine giriyor ge psikoloji şuan mesela kelebek desenini keşfetmek gibi duruyor.
Din ile edebiyat kaynaşıyor, dini menkıbeler (sevdirmek için tasarlanan uydurma hikaye anlamında kullandım) tamamen gerçek kabul ediliyor.
Fantastik edebiyattada bu var. O yüzden narutonun ramen sahnelerinden hep nefret ettim. He evet sen bir ninja evreni kurdun okey orada yani ramen dükkanı mı var? Kaptan amerika ne mesela en sevmediğim süper kahraman...
Bu noktada sıkılıyorum. Yoksa dozunda kültür entegrasyonu iyidir bende sübliminal olarak verdim hikayeye
Bunun dışında deneyeceğim, birkaç kitap listemde onlardan sıyrılınca listeme aldım.
Bu arada hikayemin haritasını paylaşabilirim istersen şuan basım değerlendirmesinde olduğu için kurguyu atmayayım
Görmeden inanmam
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 15, Ziyaretçi: 12)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
