İşte buradaki temel sıkıntı o heriflerin hala yönetiyor olması.Şu an bazı devletlerin yaptığı gibi, evet o zamanlar bunu bunu yaptık, özür dileriz diye açıklama yapsalar sorun kalmayacakmış gibi yine de. :d
Bir diğer problem şu, aslında dünyada inanılmaz çarpık bir sistem var. Krallar her yerde halkı sömürüyor, dünya hükümeti adalet ayağına soykırım yapıyor, kutsal ejderler insanlara resmen GTA oynayan şişko çocuğun GTA npclerine davrandığı gibi davranıyor. Biz olayları devrimciler bakış açısından pek okumuyoruz. Ama zaten halihazırda bir devrim içim tüm şartlar var. Yöneticilerin de aslen suçlu olduğunun öğrenilmesi son nokta olur. Yani olay bardağı taşıran son damla olması.Jaya'da kahvede oturan dayının veya East Blue'da görevli bir denizci kaptanının bunu çok umursayacağını sanmıyorum.
Bir diğer mesele ise şu ki Oda bu kurguyu zaten her arc kullanıyor aslında. Başta adalar gayet normal ve keyfinde gibidir. Ama aslında düzen alabildiğine çarpıktır ve ada suçlular tarafından yönetilmektedir. İnsanların hiçbir şryden haberi yok gibi dursa da aslında vardır ama ya korkudan ya mallıktan ya da ikisinin karışımındam ses etmiyordur. Ta ki hasırşapkalar olay yerine varıncaya kadar.
Ben Oda'nın bu kurguyu evrensel anlamda da tasarladığını düşünmekteyim. Bu sefer ise prenseslerimiz bizzat D. Klanı yani Luffyler olacak. İşin başka bir boyutu da şu, Oda genelde her arcta bir kıyamet tehlikesi çizer. Benzeri bir şeyi bir amaç doğrultusunda dünyayı yönetenler de planlayabilir.