Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Spoiler] Bölüm Analizleri

Yeni bir bölüm analizi ile karşınızdayım! Hazır @amaneden bu aralar gevşeklik ediyorken, fırsat bu fırsat başka arkadaşlar da yüklensin. Bunun yanı sıra, tüm zamanların en çok satan mangası, her hafta dünya çapında milyonlarca insanın beklediği, okumaktan keyif aldığı, yorumladığı, teori ürettiği bir eser konusunda... beğenmemek elbette mümkündür ve herkesin kendi tercihidir ancak "çöp,rezil, boktan" gibi yorumlar yapan kişilikler lütfen bu analizden de, genel olarak benden de uzak dursun ve kendi küçük dünyalarında çok daha muhteşem şeyler ürettiklerini zannetmeye devam etsinler lütfen...

Öncelikle https://jaiminisbox.com'un bu haftaki çevirisi pek de yerini bulmamış gibi. Sanki bu Pazar gece 11'de resmi çeviri çıktıktan sonra bir çok nokta düzeltilir gibime geliyor. Bu kadar gevezeliğim yeter, bölüme geçelim.
"Söz Verilmiş Liman"
Bölümümüz geçen haftaki kapak eksikliğini kapatarak, Bege ve tayfasının Lola'nın Dressrosa'dan bir kaç gün önce ayrıldığını öğrenmesiyle başlıyor. Acep bu Dressrosa'dan nereye gidilir? Totto Land'e mi, yoksa Wano'ya mı? "Saiaku no Sedai (En Berbat Nesil)" içerisinde şuan itibariyle Wano'da bulunmayan; Teach, Bege, Bonney ve Urouge kaldı. Bonney zaten Kuma'nın karısı olan Sorbet Kraliçesi Connie imiş. Onu artık bir daha muhtemelen Devrim Ordusu'nda görürüz gibime geliyor. Teach için de bu mevzuya girişinin erken olduğunu düşündüğümden (ki hala neden Road Poneglyph için hazır Mama'da yokken Totto Land'i işgal etmedi anlamış değilim), şuanda Bege ve Urouge yoklar. Eğer Kaidô gökyüzü adasında ki karşılamadan sonra Urouge'un ilgisini cezbetmişse ve Bege'de Lola ararken Wano'ya gelirse, Süpernovalar (Bonney hariç) tam kadro adada olacaklar. Temennim bu yöndedir.

Diğer sayfada bizi bir flashback karşılıyor. Hemi de Rocaa flashbacki :) Büyük Korsan Çağı başlamadan kısa zaman önce. Yani anlaşılan bizimkiler Laugh Tale'e (Raftel'e) gitmiş, yolculuk bitmiş gibi. Yine Oro Jackson'ın demir başı olan yumurta ile karşılaşıyoruz. Bu yumurtaya dair Smoker'ın "aslında yumurtanın Poseidon olduğunu" belirttiği muazzam güzel bir teorisi var. Bir gün bu teoriyi daha detaylı bir yazıya çeviri diye umuyoruz. Roger ve tayfasının bizimkileri aratmayan sıcak bir kutlama yaptıklarını görüyoruz. Roger Oden'e minnettar olması gerekenlerin kendileri olduğunu söylüyor. Yani Poneglyphlerin gizemini aydınlatmışlar muhtemelen. Roger'ın hastalığı son aşamalarda olmalı ki Crocus katı yaklaşıyor. Bu arada Oro Jackson nasıl bir asalete sahiptir öyle, bir kere daha hayran kaldım. Kral'ın Gemisi...

Diğer sayfada Oden'in Wano'yu dünyaya açması konusunda yardım edebileceğini söyleyen Rayleigh, Shanks ve Buggy ile karşılaşıyoruz. Ancak Oden bunun bir iç mesele olduğunu söyleyip onları reddediyor. Bu arada Raftel'e gidilmiş ve One Piece yerleştirilmiş olmasına rağmen, ortalıklarda hazine hazine diye dolaşan Buggy'nin hiç mi hiç ilgisini çekmemesinden dolayı; One Piece'in para vs. değil de Oden'e yazdırılmış olan Rio Poneglyph olduğunu bir kez daha düşünmeme neden oldu. Akainu Oden'in Shanks'ın hayranı olduğu kişi olduğunu biliyordu. Shanks daha 6 yıldır Yonkô. Akainu nerden biliyor peki Shanks'ın Oden hayranlığını? Enteresan teoriler üretilebilir buradan. Buggy ikinci evlat olarak anılmasından muzdarip iken, Oden amcanın da en az hizmetlileri kadar uzun boylu olduğunu görüyoruz. Oden; "Wano'nun neden sınırları dünyaya kapalı bir ülke olduğunu hiç anlayamadığını" belirtiyor. Bunun muhtemel sebebi de tüm ırkların bir arada yaşaması için Kıta Çeken Oars Devlerinden yardım alınarak oluşturulduğuna inandığım "Wa no Kuni (Uyum Ülkesi)"nin, Antik Krallığa gerçekleşen darbeden sonra kendisini Sekai Seifu (Dünya Hükümeti)'dan koruyabilmek için içe kapandığı yolundadır. Oden'de hayallerini gerçekleştirmek ve Wano'yu dünyaya açmakta kararlı.

Bir sonra ki sayfada Roger Korsanlarının bir bölümüyle tanışıyoruz. İçlerinde Seagull gibi büyük cüsseli abiler de var. Oden hala bir siluet olarak görülüyor. Adamı ne sakladın be Oda! Bu kadar mı benziyor Zoro'ya? Yoksa bambaşka bir nedenden mi? Bu kadar açık bir Flashback'te böylesine gizem... Acaba Oden Ryokugyu mu? Bir anda dünyada amiral gücünde insanlar türeyecek değil ya. Bunlardan en azından birinin geçmişten gelmesi olası. Oda'nın bu kadar siluet olarak kastığı yakın dönemde bir "üç yıldır yemek yemedim, çok üşeniyorum" dediği Ryokugyu, bir de halkı açlıktan kıvranan Oden var. Bence Oden ya ölü, ya da hala Toki'nin söylediği zamanda Wano'ya varmak için amiral kılığında dolanan Ryokugyu. Olur olur vallahi.

Neysem, Oden amcam güvenilir hizmetçileri ile beraber yirmi yıllık Wano'nun sınırlarını dünyaya açma rüyasını gerçekleştireceğini iddia ediyor. Ki ne yazık ki muradına eremediğini biliyoruz. Roger amcam gaz veriyor "yaparsın be koçum" diye, Oden'de "evelallah" diyor. Bu muhabbet 25 yıl önce yapılmış. Roger o sene tayfayı dağıtıp teslim oluyor ve bir sene sonrada idam ediliyor. Oden ise Wano'ya dönüyor ve 4 sene kadar sonra o da öldürülüyor. O konuşmadan tam 25 yıl sonra, Wano'nun sınırlarını açmak için verilen savaş hala devam ederken, Wano'nun 3. Perdesine başlıyoruz.

Orochi Habu Limanından (yani isyanın buluşmayı öngördüğü ilk limandan) Onigashima'ya doğru yola çıkıyor. Hava o kadar güzel ki, bu tanrılardan gelen iyi bir işaret olmalı diyor. Zoro'nun kesip biçtiği Oniwabanshu bir kere daha sahnede. Bu sefer Orochi Mimiwarigumi'yi de (özel samuray birliği) yanına almış. Başkentte Kyoshiro'yu bırakmışlar. Orochi'nin yokluğunda eve o göz kulak olacak. Hadi Denjiro, güveniyoruz sana! Habu Limanı, Wano'nun en büyük limanıymış, devasa dalgakıranlar ve akçaağaçlar ile çevrili bir liman. Anlatıcı ses tarafından; Kaidô ve Orochi'den Wano'yu yöneten iki yüce lider diye bahsediliyor. Yani Wano için Orochi neredeyse Kaidô ile eş tutuluyor. Kaidô gölgelerden yöneten bir figür değil, Orochi'nin bir diğer yüzü gibi görülüyor Wano'da. Enteresan. Orochi Hükümet yetkililerine "benim arkamda Kaidô var" diye hava atarken, kendi adamlarının yanında ondan eşiti gibi bahsediyor.

Festival başkentte de devam ediyor tabi. Alkol kullanmalarına izin verilen tek günde, başkentte yaşayan bütün varı yoğu yerinde ahali kutlama havasına girmiş durumda. Aynı sevincin burası dışında herhangi bir yerde yaşanmadığına eminim gayet. Millet açık ve güzel gökyüzünün altında eğlenirken, bir vatandaş "görünüşe göre bu gece dolunayı net ve bütün güzelliğiyle göreceğiz" diyor. Elbette bizim gibi kurnaz okuyucular hemen anlıyoruz mevzunun Minklere fore shadowing yaptığını. Dolunayda Sulong formlarıyla coşacaklar belli ki.

Ancak acaba öyle mi olacak? Bir sonraki sayfada öğreniyoruz ki Wano'da iklim ve tüm hava koşulları bölgeden bölgeye büyük değişikler gösteriyor. Her biri ayrı bir iklim tipine sahip olan beş adanın hiçbiri birbirini tutmayabiliyor demek ki. Hava durumu tahmin edilemez durumda. Yani festival günü başkentte iyi bir hava varsa bunu tanrılardan iyi bir işaret olarak görüyorlar, ama başka bir yerde kötü bir havayla karşılaşan bizimkiler, gökler bile bizi terk etti diyorlar. Udon'da ki Tokage Limanı fırtınaya kapılmış, başkent ve Habu Limanı ne kadar güzelse, isyancıların buluşma noktası olan Tokage Limanı da o denli berbat.

Muazzam bir görselle, 7 Kın, Shinobu ve Momo'yu görüyoruz. Aynı zamanda Tokage Limanından bayağı Onigashima'yı da görüyoruz. Tamam kıyılardan görünüyor denilmişti ama bu kadar mı yakın? Sen limanı onbinlerce insanı taşıyabilecek bir filo gemi ile dolduracaksın, Onigashima'dan bakanlar da "ulen Orochi'ler Habu limanından gelmiyor muydu? Öyleyse bunlar ne ayak?" diye sormayacaklar hea!? Neyse zaten gerekte kalmamış sormalarına. Momo-chan kötü hava koşulları nedeniyle federasyon başkanı Kin'emon'dan maçın başka bir güne ertelenmesini isterken, Kızıl Kınlardan farklı tepkiler geliyor.
Raizô: Görünürde tek bir gemi bile yok,
İnuarashi: Lanet Kedi zamanında varmayı başaramadı ha,
Kikunojô: Udon'u kesinlikle garantiye almıştık,
Kawamatsu: Yine de, mahkum madenlerinden bize katılan tek bir asker bile burada değil,
Kanjûrô: O zaman nerede bizim 4000 askerimiz?!
Ashura Dôji: Bu liman, görünüşe bakılırsa saldırıya uğramış olabilir!!
diyorlar.

Bir sonraki sayfada küçük den-den mushi'nin çalışmadığını, kimseyle bağlantıya geçemediklerini, "neden kimse burada değil, neredeler, burası söz verilen limandı, tek bir günde ne oldu buraya" diye yakındıklarını görüyoruz.

Sonraki sayfada ise, başkentte küçük bir kız hayran hayran sanki madenlerde çalıştıkları için kas yapmış gibi görünen dayıların, festivale uygun şekilde güle oynaya taşıdığı devasa bir kuleye bakıyor. "Bir şey taşıyorlar" diyor kız gülümseyerek. Bence bu taşınan kule ve taşıyanlardan kesinlikle bir şeyler çıkacak. Muhtemelen Tokage Limanında ki buluşma Orochi'nin yediği bir halt nedeniyle iptal olunca, hazır Orochi ve adamları da yokken önce başkenti düşürmeye yönelik bir hamleye dönüşmüş olabilir. Udon mahkumları aynı anda hem Başkenti, hem de Rasetsu'da tutulan tutsakları salmaya karar vermiş olabilirler.

Kin'emon ve Kızıl Kınlar umutsuzluk içinde, kimsenin yardıma gelemeyeceğini, isyancıların başına bir şeyler geldiğini düşünüyorlar. İnuarashi küçük bir bot bulup onu hazırlayacakken, Momo "bu saçmalığa bir son ver" diyor. Muazzam bir umutsuzluk ve yalnızlık içindeler. Orochi dün akşam bir haltlar karıştırmış. Son gördüğümüz yazı; "dün gece, bir olay gerçekleşti" oluyor.

Orochi'nin Udon madeninde kendisine verilen raporun sahte olduğunu, yeni buluşma yerinin Tokage Limanı olacağını, Hiyori'nin Ringo'daki kuzey mezarlığında saklandığını bildiğini biliyoruz. Yani hepsine gerekli müdahaleyi gerçekleştirmiş, hatta Udon madenleri meselesini Queen'e falan da söylemiş olabilir. Tokage limanında ise Franky'nin ne olur ne olmaz biz yüz bin kişilik bir kuvveti taşıyacak kadar gemi yapalım da dediğini de hatırlıyoruz. Oysa her ne kadar limana saldırı gerçekleşmiş de olsa, yüz bin insanı taşıyabilecek on binlerce gemilik bir hurda yığını görmedik. Yani Orochi bir karşı hamle düzenledi, buna eminiz ama bizimkiler de buna karşılık bir başka plan yapmış olabilirler. Luffy en son biz tayfayla beraber kendi gemimize atlayıp geleceğiz demişti. Luffy ve tayfa gemiye giderken olayların hiçbirinden haberdar olmasa dahi, Hyogoro ve Yakuza liderleri o kadar kolay av olmamıştır diye düşünüyorum. Özellikle başkentteki o bir karelik "bir şey taşıyorlar" muhabbetinin tamamıyla Orochi'nin gidişinden sonra oluşan boşluğu değerlendirme fırsatı olduğunu düşünüyorum. Üstelik Orochi gider ayak hem Oniwabanshu hem de Mimiwarigumi'yi yanında götürüyor. Şu an da ortalıkta kayda değer tek kişi Kyoshirô. Bakalım olaylar nasıl şekillenecek!

One Piece haftaya yok.

Ekstradan belirtmek gerekirse, bir giriş ve hazırlık sayısı olarak, hem muazzam görselleri, hem de yarattığı umutsuzluk, kaybetmişlik hissi ile gerçekten güzel bir bölümdü bence. Oda'nın Wano Arc'ında kullandığı Kabuki oyunlarının genel teması 3-5 perde aralığındadır. 5 perdelik bir Kabuki oyununda; ilk perde karakterleri tanıtmak, ikinci perde olaya hazırlık, üçüncü perde ise kahramanların düştüğü zor bir durumu anlatır. Dördüncü perde ise tam her şey sona ermiş, kahramanlar hezimete uğruyor gibi görünürken gerçekleşen ilahi bir yardımı verir. Yani bizim durumumuzda bu gelecek müttefik kuvvetler olabilir. Beşinci perde ise çok kısa bir sonuç bölümüdür. Genelde olayın hemen sonrasında düzenlenen bir ziyafet vs. şeklindedir.
Eline sağlık :)
 
Yeni bir bölüm analizi ile karşınızdayım! Hazır @amaneden bu aralar gevşeklik ediyorken, fırsat bu fırsat başka arkadaşlar da yüklensin. Bunun yanı sıra, tüm zamanların en çok satan mangası, her hafta dünya çapında milyonlarca insanın beklediği, okumaktan keyif aldığı, yorumladığı, teori ürettiği bir eser konusunda... beğenmemek elbette mümkündür ve herkesin kendi tercihidir ancak "çöp,rezil, boktan" gibi yorumlar yapan kişilikler lütfen bu analizden de, genel olarak benden de uzak dursun ve kendi küçük dünyalarında çok daha muhteşem şeyler ürettiklerini zannetmeye devam etsinler lütfen...

Öncelikle https://jaiminisbox.com'un bu haftaki çevirisi pek de yerini bulmamış gibi. Sanki bu Pazar gece 11'de resmi çeviri çıktıktan sonra bir çok nokta düzeltilir gibime geliyor. Bu kadar gevezeliğim yeter, bölüme geçelim.
"Söz Verilmiş Liman"
Bölümümüz geçen haftaki kapak eksikliğini kapatarak, Bege ve tayfasının Lola'nın Dressrosa'dan bir kaç gün önce ayrıldığını öğrenmesiyle başlıyor. Acep bu Dressrosa'dan nereye gidilir? Totto Land'e mi, yoksa Wano'ya mı? "Saiaku no Sedai (En Berbat Nesil)" içerisinde şuan itibariyle Wano'da bulunmayan; Teach, Bege, Bonney ve Urouge kaldı. Bonney zaten Kuma'nın karısı olan Sorbet Kraliçesi Connie imiş. Onu artık bir daha muhtemelen Devrim Ordusu'nda görürüz gibime geliyor. Teach için de bu mevzuya girişinin erken olduğunu düşündüğümden (ki hala neden Road Poneglyph için hazır Mama'da yokken Totto Land'i işgal etmedi anlamış değilim), şuanda Bege ve Urouge yoklar. Eğer Kaidô gökyüzü adasında ki karşılamadan sonra Urouge'un ilgisini cezbetmişse ve Bege'de Lola ararken Wano'ya gelirse, Süpernovalar (Bonney hariç) tam kadro adada olacaklar. Temennim bu yöndedir.

Diğer sayfada bizi bir flashback karşılıyor. Hemi de Rocaa flashbacki :) Büyük Korsan Çağı başlamadan kısa zaman önce. Yani anlaşılan bizimkiler Laugh Tale'e (Raftel'e) gitmiş, yolculuk bitmiş gibi. Yine Oro Jackson'ın demir başı olan yumurta ile karşılaşıyoruz. Bu yumurtaya dair Smoker'ın "aslında yumurtanın Poseidon olduğunu" belirttiği muazzam güzel bir teorisi var. Bir gün bu teoriyi daha detaylı bir yazıya çeviri diye umuyoruz. Roger ve tayfasının bizimkileri aratmayan sıcak bir kutlama yaptıklarını görüyoruz. Roger Oden'e minnettar olması gerekenlerin kendileri olduğunu söylüyor. Yani Poneglyphlerin gizemini aydınlatmışlar muhtemelen. Roger'ın hastalığı son aşamalarda olmalı ki Crocus katı yaklaşıyor. Bu arada Oro Jackson nasıl bir asalete sahiptir öyle, bir kere daha hayran kaldım. Kral'ın Gemisi...

Diğer sayfada Oden'in Wano'yu dünyaya açması konusunda yardım edebileceğini söyleyen Rayleigh, Shanks ve Buggy ile karşılaşıyoruz. Ancak Oden bunun bir iç mesele olduğunu söyleyip onları reddediyor. Bu arada Raftel'e gidilmiş ve One Piece yerleştirilmiş olmasına rağmen, ortalıklarda hazine hazine diye dolaşan Buggy'nin hiç mi hiç ilgisini çekmemesinden dolayı; One Piece'in para vs. değil de Oden'e yazdırılmış olan Rio Poneglyph olduğunu bir kez daha düşünmeme neden oldu. Akainu Oden'in Shanks'ın hayranı olduğu kişi olduğunu biliyordu. Shanks daha 6 yıldır Yonkô. Akainu nerden biliyor peki Shanks'ın Oden hayranlığını? Enteresan teoriler üretilebilir buradan. Buggy ikinci evlat olarak anılmasından muzdarip iken, Oden amcanın da en az hizmetlileri kadar uzun boylu olduğunu görüyoruz. Oden; "Wano'nun neden sınırları dünyaya kapalı bir ülke olduğunu hiç anlayamadığını" belirtiyor. Bunun muhtemel sebebi de tüm ırkların bir arada yaşaması için Kıta Çeken Oars Devlerinden yardım alınarak oluşturulduğuna inandığım "Wa no Kuni (Uyum Ülkesi)"nin, Antik Krallığa gerçekleşen darbeden sonra kendisini Sekai Seifu (Dünya Hükümeti)'dan koruyabilmek için içe kapandığı yolundadır. Oden'de hayallerini gerçekleştirmek ve Wano'yu dünyaya açmakta kararlı.

Bir sonra ki sayfada Roger Korsanlarının bir bölümüyle tanışıyoruz. İçlerinde Seagull gibi büyük cüsseli abiler de var. Oden hala bir siluet olarak görülüyor. Adamı ne sakladın be Oda! Bu kadar mı benziyor Zoro'ya? Yoksa bambaşka bir nedenden mi? Bu kadar açık bir Flashback'te böylesine gizem... Acaba Oden Ryokugyu mu? Bir anda dünyada amiral gücünde insanlar türeyecek değil ya. Bunlardan en azından birinin geçmişten gelmesi olası. Oda'nın bu kadar siluet olarak kastığı yakın dönemde bir "üç yıldır yemek yemedim, çok üşeniyorum" dediği Ryokugyu, bir de halkı açlıktan kıvranan Oden var. Bence Oden ya ölü, ya da hala Toki'nin söylediği zamanda Wano'ya varmak için amiral kılığında dolanan Ryokugyu. Olur olur vallahi.

Neysem, Oden amcam güvenilir hizmetçileri ile beraber yirmi yıllık Wano'nun sınırlarını dünyaya açma rüyasını gerçekleştireceğini iddia ediyor. Ki ne yazık ki muradına eremediğini biliyoruz. Roger amcam gaz veriyor "yaparsın be koçum" diye, Oden'de "evelallah" diyor. Bu muhabbet 25 yıl önce yapılmış. Roger o sene tayfayı dağıtıp teslim oluyor ve bir sene sonrada idam ediliyor. Oden ise Wano'ya dönüyor ve 4 sene kadar sonra o da öldürülüyor. O konuşmadan tam 25 yıl sonra, Wano'nun sınırlarını açmak için verilen savaş hala devam ederken, Wano'nun 3. Perdesine başlıyoruz.

Orochi Habu Limanından (yani isyanın buluşmayı öngördüğü ilk limandan) Onigashima'ya doğru yola çıkıyor. Hava o kadar güzel ki, bu tanrılardan gelen iyi bir işaret olmalı diyor. Zoro'nun kesip biçtiği Oniwabanshu bir kere daha sahnede. Bu sefer Orochi Mimiwarigumi'yi de (özel samuray birliği) yanına almış. Başkentte Kyoshiro'yu bırakmışlar. Orochi'nin yokluğunda eve o göz kulak olacak. Hadi Denjiro, güveniyoruz sana! Habu Limanı, Wano'nun en büyük limanıymış, devasa dalgakıranlar ve akçaağaçlar ile çevrili bir liman. Anlatıcı ses tarafından; Kaidô ve Orochi'den Wano'yu yöneten iki yüce lider diye bahsediliyor. Yani Wano için Orochi neredeyse Kaidô ile eş tutuluyor. Kaidô gölgelerden yöneten bir figür değil, Orochi'nin bir diğer yüzü gibi görülüyor Wano'da. Enteresan. Orochi Hükümet yetkililerine "benim arkamda Kaidô var" diye hava atarken, kendi adamlarının yanında ondan eşiti gibi bahsediyor.

Festival başkentte de devam ediyor tabi. Alkol kullanmalarına izin verilen tek günde, başkentte yaşayan bütün varı yoğu yerinde ahali kutlama havasına girmiş durumda. Aynı sevincin burası dışında herhangi bir yerde yaşanmadığına eminim gayet. Millet açık ve güzel gökyüzünün altında eğlenirken, bir vatandaş "görünüşe göre bu gece dolunayı net ve bütün güzelliğiyle göreceğiz" diyor. Elbette bizim gibi kurnaz okuyucular hemen anlıyoruz mevzunun Minklere fore shadowing yaptığını. Dolunayda Sulong formlarıyla coşacaklar belli ki.

Ancak acaba öyle mi olacak? Bir sonraki sayfada öğreniyoruz ki Wano'da iklim ve tüm hava koşulları bölgeden bölgeye büyük değişikler gösteriyor. Her biri ayrı bir iklim tipine sahip olan beş adanın hiçbiri birbirini tutmayabiliyor demek ki. Hava durumu tahmin edilemez durumda. Yani festival günü başkentte iyi bir hava varsa bunu tanrılardan iyi bir işaret olarak görüyorlar, ama başka bir yerde kötü bir havayla karşılaşan bizimkiler, gökler bile bizi terk etti diyorlar. Udon'da ki Tokage Limanı fırtınaya kapılmış, başkent ve Habu Limanı ne kadar güzelse, isyancıların buluşma noktası olan Tokage Limanı da o denli berbat.

Muazzam bir görselle, 7 Kın, Shinobu ve Momo'yu görüyoruz. Aynı zamanda Tokage Limanından bayağı Onigashima'yı da görüyoruz. Tamam kıyılardan görünüyor denilmişti ama bu kadar mı yakın? Sen limanı onbinlerce insanı taşıyabilecek bir filo gemi ile dolduracaksın, Onigashima'dan bakanlar da "ulen Orochi'ler Habu limanından gelmiyor muydu? Öyleyse bunlar ne ayak?" diye sormayacaklar hea!? Neyse zaten gerekte kalmamış sormalarına. Momo-chan kötü hava koşulları nedeniyle federasyon başkanı Kin'emon'dan maçın başka bir güne ertelenmesini isterken, Kızıl Kınlardan farklı tepkiler geliyor.
Raizô: Görünürde tek bir gemi bile yok,
İnuarashi: Lanet Kedi zamanında varmayı başaramadı ha,
Kikunojô: Udon'u kesinlikle garantiye almıştık,
Kawamatsu: Yine de, mahkum madenlerinden bize katılan tek bir asker bile burada değil,
Kanjûrô: O zaman nerede bizim 4000 askerimiz?!
Ashura Dôji: Bu liman, görünüşe bakılırsa saldırıya uğramış olabilir!!
diyorlar.

Bir sonraki sayfada küçük den-den mushi'nin çalışmadığını, kimseyle bağlantıya geçemediklerini, "neden kimse burada değil, neredeler, burası söz verilen limandı, tek bir günde ne oldu buraya" diye yakındıklarını görüyoruz.

Sonraki sayfada ise, başkentte küçük bir kız hayran hayran sanki madenlerde çalıştıkları için kas yapmış gibi görünen dayıların, festivale uygun şekilde güle oynaya taşıdığı devasa bir kuleye bakıyor. "Bir şey taşıyorlar" diyor kız gülümseyerek. Bence bu taşınan kule ve taşıyanlardan kesinlikle bir şeyler çıkacak. Muhtemelen Tokage Limanında ki buluşma Orochi'nin yediği bir halt nedeniyle iptal olunca, hazır Orochi ve adamları da yokken önce başkenti düşürmeye yönelik bir hamleye dönüşmüş olabilir. Udon mahkumları aynı anda hem Başkenti, hem de Rasetsu'da tutulan tutsakları salmaya karar vermiş olabilirler.

Kin'emon ve Kızıl Kınlar umutsuzluk içinde, kimsenin yardıma gelemeyeceğini, isyancıların başına bir şeyler geldiğini düşünüyorlar. İnuarashi küçük bir bot bulup onu hazırlayacakken, Momo "bu saçmalığa bir son ver" diyor. Muazzam bir umutsuzluk ve yalnızlık içindeler. Orochi dün akşam bir haltlar karıştırmış. Son gördüğümüz yazı; "dün gece, bir olay gerçekleşti" oluyor.

Orochi'nin Udon madeninde kendisine verilen raporun sahte olduğunu, yeni buluşma yerinin Tokage Limanı olacağını, Hiyori'nin Ringo'daki kuzey mezarlığında saklandığını bildiğini biliyoruz. Yani hepsine gerekli müdahaleyi gerçekleştirmiş, hatta Udon madenleri meselesini Queen'e falan da söylemiş olabilir. Tokage limanında ise Franky'nin ne olur ne olmaz biz yüz bin kişilik bir kuvveti taşıyacak kadar gemi yapalım da dediğini de hatırlıyoruz. Oysa her ne kadar limana saldırı gerçekleşmiş de olsa, yüz bin insanı taşıyabilecek on binlerce gemilik bir hurda yığını görmedik. Yani Orochi bir karşı hamle düzenledi, buna eminiz ama bizimkiler de buna karşılık bir başka plan yapmış olabilirler. Luffy en son biz tayfayla beraber kendi gemimize atlayıp geleceğiz demişti. Luffy ve tayfa gemiye giderken olayların hiçbirinden haberdar olmasa dahi, Hyogoro ve Yakuza liderleri o kadar kolay av olmamıştır diye düşünüyorum. Özellikle başkentteki o bir karelik "bir şey taşıyorlar" muhabbetinin tamamıyla Orochi'nin gidişinden sonra oluşan boşluğu değerlendirme fırsatı olduğunu düşünüyorum. Üstelik Orochi gider ayak hem Oniwabanshu hem de Mimiwarigumi'yi yanında götürüyor. Şu an da ortalıkta kayda değer tek kişi Kyoshirô. Bakalım olaylar nasıl şekillenecek!

One Piece haftaya yok.
Ekstradan belirtmek gerekirse, bir giriş ve hazırlık sayısı olarak, hem muazzam görselleri, hem de yarattığı umutsuzluk, kaybetmişlik hissi ile gerçekten güzel bir bölümdü bence. Oda'nın Wano Arc'ında kullandığı Kabuki oyunlarının genel teması 3-5 perde aralığındadır. 5 perdelik bir Kabuki oyununda; ilk perde karakterleri tanıtmak, ikinci perde olaya hazırlık, üçüncü perde ise kahramanların düştüğü zor bir durumu anlatır. Dördüncü perde ise tam her şey sona ermiş, kahramanlar hezimete uğruyor gibi görünürken gerçekleşen ilahi bir yardımı verir. Yani bizim durumumuzda bu gelecek müttefik kuvvetler olabilir. Beşinci perde ise çok kısa bir sonuç bölümüdür. Genelde olayın hemen sonrasında düzenlenen bir ziyafet vs. şeklindedir.
ellerine sağlık :alkis:
 
Yorumlarınızı bekliyorum. :)
İyi günler. :)

Bu bölüm bana kalırsa geçen bölüme göre daha iyi bir bölümdü. Tabii sevdiğim iki karakteri (Luffy-Sanji) görmek de buna sebep oldu.

Bölümün adıyla başlayalım, "Samuray" Bence bölümün içeriğini iyi anlatan bir isim olmuş. Luffy-Brook-Chopper Samuray zırhı giyiyor, Kin'emon ve diğerleri Oden olmasa kendilerinin "Samuray" olamayacağını belirtiyor. Ve efsane haline gelmiş Samuray Oden'in flashback'i başlıyor.

Kapağa gelelim. Kapakta Bege ve eşi Donquixote Family ve Luffy-Law ittifaki+Çeşitli korsanların savaşının izlerinin hala görüldüğü Dressrosa'ya giriyor. Bege temkinli ve elinde silahı var. Tam bir aile babası, her anlamda. xd Sanırım gelecek 1-2 kapakta dikkate değer bir şeyler görebiliriz. Belki Tontatta'lar ile karşılaşırlar ve küçük Pez onlarla oynar-resu.

"Ve iyi bir çocuk olursanız belki Tontatta'ları bile görebilirsiniz."

Ayrıca Doflamingo'nun dayak yediği yerler korunuyormuş ve turistik bir yer haline getirilerek gelir elde edilmeye çalışılıyormuş.

İlk sayfa. Bölüm 958'in bittiği festival gününden 2 gün öncesini göstererek başlıyor. Kin'emon tekrardan 4200 savaşçıya sahip olduklarını söylüyor ve Daimyolardan 2 tanesinin de gözüktüğü panellerde hem onlara teşekkür ediyor hem de savaşa hazır olmalarını söylüyor. Kin'emon sanırım yaşlı Hyo'yu saymazsak Wano'luların tarafındaki en saygın kişi olarak ön planda. Nami'yi görünce yamulan adam meğerse neymiş. :oleyo:

Franky ve Usopp SUUUUUUPPEEEEER iş çıkarıyora benziyor. Franky 5000 kişiyi taşıyacak kadar gemi yapmaktan bahsediyor. Franky şimdiden abileri olmuş durumda, öven övene. Usopp da aynı şekilde takdir ediliyor. Önce gemi hazırlanacak sonra Örgülü Şapka (Braided Hat) köyüne herkesle buluşulmaya gidilecek.

Franky çok hoşuma giden şu cümleyi kuruyor. "Hadi Canavar Korsanlarını Parçalayalım." :cool:

Sonra yine Wano'da biraz gezintiye çıkıyoruz. Açıkçası hem ilgimi çekmediğinden hem de ingilizcem çok yetmediğinden bu kısmı çabuk geçiyorum. Zamanında orada olun, hazır olun, Shogun şuradan şöyle geçiyor, silahları Ringo'dan getirin filan.

Tayfa tarafına geçiyoruz. Tayfa üç eksik hariç tamamıyla orada. Eksikler Franky, Usopp ve Jinbe.

Uzun burunlu ossan bizimkilere samuray zırhı vermiş. En şevkli olanlar her zamanki gibi Luffy ve Chopper tabi. Bu kısım bölümün en sevdiğim yeri çünkü tayfanın eski hallerinden esintiler görüyor. "Ah ahhh nerede o eski OP nerede Enies Lobby?" diyen romantiklerden değilim ama karakterlerde belli başlı özelliklerini ve huylarını klişe haline gelseler dahi bazen göstermeliler diye düşünüyorum.

Neydi bunlar?

-Luffy ve Chopper'ın o çocuksu halleri. Chopper hep böyle de Luffy'nin yeri geldi mi Zoro ve Sanji kadar ciddi yeri geldiğinde de Chopper kafasında olması hoşuma gidiyor. Şu anı hatırlattı bana.
-Robin'in değişik anlayışı. :D Robin onları sevimli bulurken böceğe benzetiyor. :S Robin'in hem olaya kötü ve vahşi tarafından bakmasını aklıma getirdi.
-Ve Zoro-Sanji. :) Zoro ve Sanji'nin boş bulundukları her zaman kavgaya tutuşması konusunda bu sefer dikkat çeken 2 tane şey vardı.

1-Enma hala saldırgan. Gerçi çok normal. Çünkü Zoro baskına 4 gün kala Enma'yı eline aldı. O an gösterilenler ise flashback ve baskın gününden 2 gün öncesine ait . O süre içerisinde Zoro'nun rahat alışır kılıca.

2-Beni bilen bilir. Ben Sanji fanıyım. Luffy ve Marco ile birlikte en kıymetlimdir. Ama ödül konusuna bazen komedi olarak bakamadığım zamanlar oluyor. Sanji Wano'ya gelmeden Vinsmoke isminin kötü namı dolayısıyla ödülü arttığından dolayı çökmüşken şimdi bu tarz muhabbetleri komik bulamıyorum.



Aynı şey suit meselesinde de oldu. Hani mangaka bu kadar plansız olayları işleyen birisi de değil. 20-30 bölüm sonra tersini yapacağı şeyi niye Sanji'ye söyletirsin?


Tek hoş yanı Zoro ile Sanji'nin tekrar beraber ve kavgalı olması. Bazı şeyler aynı kalınca güzel.

Bizimkiler ve Minklerin konuşmasına geçelim.

İlk önce Wano'nun değişen mevsimlerinden bahsediyorlar. Soğuk onlar kürklü oldukları için sıkıntı değil ama dolunayın olduğu gece ay bulutlara saklanırsa Mink reyizler sulong güçlerini kullanamayacaklar. Nami "Eğer hepiniz Carrot gibi kullanabiliyorsanız owww yeriz onları yeriz ." diyor. Yani ben satır aralarından bunu çıkardım. :S

Wanda "İşimiz şansa kaldı, bir diğer mesele ise Nekomamushi ve astlarının zamanında gelebilmesi." diyerek durumu özetliyor. Bu arada Wanda hain.

Gördüğünüz üzere Nami ve Carrot samimiyetle gülümserken Wanda zoraki gülümsemiş. Sonunda haini buldum ve sizi tartışmaktan kurtardım. Bana teşekkür edin.


Luffy uzaklara bakıyor düşünceli düşünceli. Neşeli Chopper "Vats ap men?" diye soruyor.
Hele şunun tipine. :S

Luffy'nin derdinin Jinbe reyiz olduğunu öğreniyoruz. Big Mom'ın Wano'ya varmasına rağmen Jinbe niye gelmedi diye soruyor. Bazılarımızın aklına Big Mom'ın adaya gelmesi niye kimsenin diline dolanmadı sorusu gelebilir ancak Luffy onu kelepçelendi götürüldü sanıyor. Üstelik ittifak haberi henüz adaya açıklanmamış olabilir. Hem niye açıklansın ki? Elin Ebisulusu ne yapsın Big Mom'ı?

Neyse Jinbe flashback'ine dönüyoruz. Bu fbde çizim dikkatimi çekti.

Bana kötü geldi bu çizim. Yüzü yamuk gibi çizim daha çocuksu. 901'de çizilenden daha değişik.


Kafasında bu düşüncelerle Zoro ile konuşuyor. Bana nedense bir Kaptan-sağ kol konuşması gibi geldi bu. Tabii ki onlar zaten öyle ama bunu hissettiren bir diyalog oldu demek istiyorum.

Zoro yaşıyorsa kesin gelecektir derken Luffy Jinbe'ye güvenini gösteriyor. "Yaşıyor ve gelecek!"

Jinbe'nin gelmemesi garip. Ben daha öncesinde onun yakalandığını ve Jinbe'nin Big Mom ile birlikte Luffy'yi kendine çekecek yem olarak Wano'ya getirildiğini düşündüğümü söylemiştim. Bu tabii hala ihtimal dahilinde. Jinbe King tarafından gemi düşürüldüğünde bir şekilde kaçmış olabilir. Gemi şu an nerede bilmiyoruz ama ittifak kurulduğuna göre Big Mom herhalde merakta kalmış evlatlarına haber vermeyi de unutmamıştır ve onlarında festivalde yer alması gayet muhtemel. Yani Jinbe eğer gemideyse bizimkiler tarafından da kurtarılabilir.

Başka ne ihtimaller olabilir? Jinbe uzuv kaybetmemiştir. Ölmemiştir ve eski tayfasından birisini de kaybetmemiştir. Hem Sabaody'de tayfasını kaybeden Luffy hem de hayatını kendi dışındaki kişilerin rahatına adayan Jinbe için artık kayıp denen bir şey olamaz. Bence çok da uzatmadan Jinbe tayfaya dahil olacaktır. Çünkü aksi takdirde Jinbe'nin hikayesi aşırı derecede uzatılmış olacak. Hele şu karmaşanın içinde mangaka bir de Jinbe hikayesi çizmez bence.

Luffy ve 9 astının bulunduğu Oden ve Kaido'nun adamları "Bunlar Hasır Şapka Korsanları!!!" diye bağırdığı bir sahne hayal ediyorum. :utan:

Oklobore kasabasına gidelim. Holdem dingili neredeyse iyileşmiş. Halkı sorguluyor. Şu hırsız yine gelmiş. Bir adam festivale katılamayacağı ancak yine de su içebileceği için mutlu.

Holdem Dağ haydutlarının intikam için dönmediklerin bahsediyor.

Holdem sorgulayadursun birileri çalınan yiyecekler hakkında fikir yürütüyor. Bunu Kızıl Kın'ın dönüşüne yorarak doğru bir çıkarımda bulunuyorlar.

Derken ortaya sapık Kin'emon'un bahtsız eşi O-Tsuru ortaya çıkıyor. Şu isim niye seçildi ki denizci olanı varken? :artiz:

Tsuru "Gelin size yol göstereceğim." diyor. O da çakmış köfteyi. "Demek çok insan topladınız." diyor içinden.

Halk ise bir pot kırıyor. "Bizi boşver Tsuru. Ölmeden önce hayalimiz gerçek oldu ve karnımız doydu." Luffy'nin getirdiği yiyecek meselesi ifşa oldu.

Orochi reyize geçelim. Festivalden bir gün öncesindeyiz. Daha önceki yorumlarında da yazdığım gibi kendisi seri için boşluğu dolduran bir karakter.

İlk olarak şu yapay meyve yiyen tipler Sunny'ye saldırıyor. Gemi yıkıntılar içinde mi yoksa bir arkadaşında tahmin ettiği gibi Jinbe'mi korudu? Ya da başka birisi mi geldi. Franky ve Usopp gelip mi korudu yoksa? Koruyan kişi Orochi'nin astı gibi konuşup onu yanlış yönlendirmiş olabilir. Sunny'nin ciddi hasar almasına pek ihtimal vermiyorum çünkü.

Orochi işler halledildikçe çarpı koyuyor. Planlı ve sistematik kötü. :S :S

Bütün köprüler birer birer patlatılıyor. Maksat bizim tarafın ulaşım ve taşıması zorlaşsın. Orochi tekrar inşa ederiz diyerek acımadan yok ediyor.

Orochi 20 yıl zamanda yolculuk yapabilmenin mümkün olup olmadığını düşünüyor. Ve onların kafalarını o yanmış kalede göremediğini belirtiyor. Gerçi görse dahi emin olamazmış. Orochi gerçekten çok takıntılı bir insan. Aşırı hemde. Doğru tahminler yapsa da bu böyle.

Zaten yeterince şüphesi varken şu aptal Yasuie durumu daha kötü hale getirmiş. Ama şimdi her şey apaçık ortadaymış. Keşke Orochi tayfaya katılsa.

Güç Orochi'de olduğu müddetçe astlarının onu ciddiye almaması bir önem arzetmiyor onun için.

Ciddiye almamak denince aklıma geldi ülen Orochi hem millete Smile yediriyorsun yiyecek diye sonra Toko bana niye güldü? Sana reyiz ve akıllı demiştim. Geri alıyorum. Kaldıramıyorsun değil mi gülünmesini? :artiz:

Neyse bağlantıları keseceğinden, 4000 kadar insan toplamalarından etkilendiğinden ve onlara izin vermeyeceğinden filan bahsediyor işte. :artiz:

Günümüze gelelim.

Inuarashi yeni akım başlatmış. Herkes ölmek için salı kaldırmaya çalışıyor. 20 yıllık hayalin boşa gitme ihtimali kızıl kını "Koy gözüne rahvan gitsin." moduna getirmiş.

Momonosuke ise duygusal değil mantıklı konuşan taraf. Beklemelerini ve başka bir şansı kovalamaları gerektiğini söylüyor.

Kin'emon ise bir sene daha bekleyemeyeceklerini belirtiyor. Udon tekrar Queen'in kontrolüne girecek, Kaido onlara bir ordu gönderecek ve üstelik yiyecek bulmakta daha zor olacak. "Oklobore kasabasına olanları duymuş olmalısın. Bize güvenen Oklobore insanlarının yaşadığı yer yerle bir edildi."


Umarım Holdem yine Luffy'ye ya da Zoro ile Sanji'ye denk gelir. :(

"Karım oradaydı!" diye ağlıyor sapık Kin'emon. Köy yanmış Kin'emon hala karım ölmüş olabilir ben şimdi tek kaldım ihtiyaçlarım var benim derdinde. :mad:

Kusura bakmayın duygusal bakamadım bir an. :S

"Bırakın gidelim Lord Momonosuke. Kaçıp gitmemizi ve hayatımızın geri kalanını utanç içinde yaşamamızı mı istersiniz?" diye soruyor Momo'ya haklı olarak. Kin'emon reyiz be!

Bu benden sana gelsin Kin'emon reyiz.


Momo "Ya ben ne olacağım lan? Zaten sizi umursamıyorum bana kim bakacak?" diye soruyor. Tam olarak böyle demedi ama satır aralarını dikkatlice okuyunca net olarak bu anlam çıkıyor.

Bundan sonrası ise Hababam Sınıfı'ndaki gibi. Bir açıklamayı hep beraber yapıyorlar.

Raizo: Siz ve Leydi Hiyori yaşayın!
Momo:Benim adıma karar vermeyin!
Kin'emon: Babanız ilk başta yalnızdı.
Ashura:Eğer Lord Oden olmasaydı...
Kanjuro: ..hiçbirimiz samuray olamazdık. Sadece ayak takımı olan amatörler olarak kalırdık.

"O yüzden Lord Oden'in samurayları olarak en sonuna kadar çabalayacağız."

Kin'emon ise Oden'in sözlerini hatırlar.

"Dinleyin çocuklar! Bu ülkenin asırlardır sınırı kapalı. Bu Kozuki'ler ile alakalı. Ve bir gün gelecek dünya değişecek. O gün gelmeden Wano'nun sınırlarını açın!"

Şimdi bunu not olarak bırakacaktım ama buraya da yazsam olur sanırım. Karakterlerin söylediklerini aktarırken hem Jaiminisbox hem de Mangastream çevirisine bakıyor, uygun ve doğru gözükeni yazıyorum. Tabii her zaman doğru tercih yapamam. Öte yandan çevirilerin kattıkları farklı anlamlar da var. Mesela Oden'in konuşmasında Jaiminix çevirisi "Biz Wano'nun sınırlarını açmalıyız." derken Stream "Wano'nun sınırlarını açın." diyor. Jaiminisbox'a göre Oden yaşıyor ve sınırları beraber açmaları gerektiğini anlatırken Stream'e baktığınızda Kin'emon Oden'in son sözlerini hatırlıyormuş gibi.

Bir diğer değişiklik Jaminisbox'ta Oden sanki sınırları açmanın dünyayı değiştireceğinden bahsederken Stream çevirisine göre "Dünya değişecek ve bu olduğunda Wano dünyaya açık bir ülke olmalı." diyor.

Bana Stream çevirisi daha tutarlı geldi ve o yüzden buraya onu koydum.

Belki benim ingilizce bilgimin kıtlığındandır ama durum bu gibi.

Şimdiyse flashback başlıyor. 39 yıl öncesine gidiyoruz. Garp ve Roger'ın Rocks'u halletmesinden bir yıl öncesine...

Çiçek başkentinde baldırı çıplak bir adam yürüyor. Millet eşinizi kızlarınızı/çocuklarınızı (Burada da stream ve jaiminisbox çevirisi farklı) saklayın diye bağırıyor.
"Dükkanlarınızı kapayın, çiftlik hayvanlarınızı saklayın."

ODEN KOZUKİ GERİ DÖNDÜ!!!


"O yine ülkenin dışına çıkmayı başaramadı."

"Çabuk ol ve öl!"

Oden konuşur, "Uff ne boğucu, bu ülke çok dar!"

Şimdi de genel bir yorum yapayım, ve 1-2 ufak tahmin.

-Oden Ashura Doji ile kapışıp onu yendiğinde 20 yaşındaydı. Bunu 920. bölümde öğrendik. Orayı yaşanabilir bir yer haline getirmiş 20 yaşında. Bu flashbackin başladığı zamana denk geliyor gibi. Oden sürekli sorun çıkartıyor ve babası onu sürgün ediyor. Oden gidiyor ve biraz Yasuie ile takıldıktan sonra Kuri'ye gidiyor ve orayı güzelleştiriyor.
-Yani Oden şu an yaşasaydı 59 yaşında olacaktı.
-Belli süre sonra gidiyor ve denize açılıyor. Orada ilk önce beyazsakal ile sonra Roger ile takılıyor ve günümüzden 25 yıl önce Wano'ya dönüyor. 5 yıl astları ile bunun için uğraşırken Orochi ve Kaido bir olup işleri berbat ediyor.
-Oden o zaman dahi iyi bir kılıç ustası olmalı çünkü o zaman bile Enma yanında.


Şimdi bir diğer düşüncemi açıklayayım. Bence Oden emin olmamakla birlikte Monster Trio'nun yani Luffy-Zoro-Sanji'nin ve kesin olarak Luffy ve Zoro'nun bir karışımı. Bu daha çok Ryuma için söylenirdi ama sanki Oden için de geçerli.

-Luffy Kaido'nun astlarına H. haki patlattığında Ashura'nın dikkatini çekti.
-İkisinin de hedefinde Kaido var. Daha doğrusu ikisi de Kaido ile savaştı/savaşacak (Luffy)
-Luffy eline kılıç alarak, samuray kıyafeti giydirelerek Wano'ya çok da uzak gösterilmemeye çalışılıyor.
-Üstelik bugün çiftlik hayvanlarınızı saklayın dendiğinde benim aklıma Luffy'nin oburluğuna sahip bir Oden geldi.

-Zoro Enma'yı aldı.
-İkisi de muhtemelen Wano'lu
-Kılıç ustaları

Sanji için çok dayanıksız aslında. Kızlarınızı ve eşlerinizi saklayın diyince ve Momo'yu hatırlayınca ufaktan bir düşündürdü sadece. Dolayısıyla bunu gelecek bölüme bırakıyorum. Oden kendisini belli edecektir zaten. Ama Luffy ve Zoro kesin gibi bir şey.

Bir diğer mesele Luffy'lerin şu an ne yaptığı. Gösterilen fb 2 gün öncesine ait ve hala neden bizimkilerden haber alamıyor bu kızıl kın belli değil. Daha önceki analizimde yanlış hatılrlamıyorsam tahminimi/tahminlerimi yazmıştım.

Evet, analiz bu kadar. Umarım beğenirsiniz. Dediğimi gibi çeviler, ingilizce ya da cahilliğim aktardığım cümlelerin tamamen doğru olduğunu garanti etmemi engelliyor.

Yorumlarınızı bekliyorum, iyi forumlar.
 
Yorumlarınızı bekliyorum. :)
İyi günler. :)

Bu bölüm bana kalırsa geçen bölüme göre daha iyi bir bölümdü. Tabii sevdiğim iki karakteri (Luffy-Sanji) görmek de buna sebep oldu.

Bölümün adıyla başlayalım, "Samuray" Bence bölümün içeriğini iyi anlatan bir isim olmuş. Luffy-Brook-Chopper Samuray zırhı giyiyor, Kin'emon ve diğerleri Oden olmasa kendilerinin "Samuray" olamayacağını belirtiyor. Ve efsane haline gelmiş Samuray Oden'in flashback'i başlıyor.

Kapağa gelelim. Kapakta Bege ve eşi Donquixote Family ve Luffy-Law ittifaki+Çeşitli korsanların savaşının izlerinin hala görüldüğü Dressrosa'ya giriyor. Bege temkinli ve elinde silahı var. Tam bir aile babası, her anlamda. xd Sanırım gelecek 1-2 kapakta dikkate değer bir şeyler görebiliriz. Belki Tontatta'lar ile karşılaşırlar ve küçük Pez onlarla oynar-resu.

"Ve iyi bir çocuk olursanız belki Tontatta'ları bile görebilirsiniz."

Ayrıca Doflamingo'nun dayak yediği yerler korunuyormuş ve turistik bir yer haline getirilerek gelir elde edilmeye çalışılıyormuş.

İlk sayfa. Bölüm 958'in bittiği festival gününden 2 gün öncesini göstererek başlıyor. Kin'emon tekrardan 4200 savaşçıya sahip olduklarını söylüyor ve Daimyolardan 2 tanesinin de gözüktüğü panellerde hem onlara teşekkür ediyor hem de savaşa hazır olmalarını söylüyor. Kin'emon sanırım yaşlı Hyo'yu saymazsak Wano'luların tarafındaki en saygın kişi olarak ön planda. Nami'yi görünce yamulan adam meğerse neymiş. :oleyo:

Franky ve Usopp SUUUUUUPPEEEEER iş çıkarıyora benziyor. Franky 5000 kişiyi taşıyacak kadar gemi yapmaktan bahsediyor. Franky şimdiden abileri olmuş durumda, öven övene. Usopp da aynı şekilde takdir ediliyor. Önce gemi hazırlanacak sonra Örgülü Şapka (Braided Hat) köyüne herkesle buluşulmaya gidilecek.

Franky çok hoşuma giden şu cümleyi kuruyor. "Hadi Canavar Korsanlarını Parçalayalım." :cool:

Sonra yine Wano'da biraz gezintiye çıkıyoruz. Açıkçası hem ilgimi çekmediğinden hem de ingilizcem çok yetmediğinden bu kısmı çabuk geçiyorum. Zamanında orada olun, hazır olun, Shogun şuradan şöyle geçiyor, silahları Ringo'dan getirin filan.

Tayfa tarafına geçiyoruz. Tayfa üç eksik hariç tamamıyla orada. Eksikler Franky, Usopp ve Jinbe.

Uzun burunlu ossan bizimkilere samuray zırhı vermiş. En şevkli olanlar her zamanki gibi Luffy ve Chopper tabi. Bu kısım bölümün en sevdiğim yeri çünkü tayfanın eski hallerinden esintiler görüyor. "Ah ahhh nerede o eski OP nerede Enies Lobby?" diyen romantiklerden değilim ama karakterlerde belli başlı özelliklerini ve huylarını klişe haline gelseler dahi bazen göstermeliler diye düşünüyorum.

Neydi bunlar?

-Luffy ve Chopper'ın o çocuksu halleri. Chopper hep böyle de Luffy'nin yeri geldi mi Zoro ve Sanji kadar ciddi yeri geldiğinde de Chopper kafasında olması hoşuma gidiyor. Şu anı hatırlattı bana.
-Robin'in değişik anlayışı. :D Robin onları sevimli bulurken böceğe benzetiyor. :S Robin'in hem olaya kötü ve vahşi tarafından bakmasını aklıma getirdi.
-Ve Zoro-Sanji. :) Zoro ve Sanji'nin boş bulundukları her zaman kavgaya tutuşması konusunda bu sefer dikkat çeken 2 tane şey vardı.

1-Enma hala saldırgan. Gerçi çok normal. Çünkü Zoro baskına 4 gün kala Enma'yı eline aldı. O an gösterilenler ise flashback ve baskın gününden 2 gün öncesine ait . O süre içerisinde Zoro'nun rahat alışır kılıca.

2-Beni bilen bilir. Ben Sanji fanıyım. Luffy ve Marco ile birlikte en kıymetlimdir. Ama ödül konusuna bazen komedi olarak bakamadığım zamanlar oluyor. Sanji Wano'ya gelmeden Vinsmoke isminin kötü namı dolayısıyla ödülü arttığından dolayı çökmüşken şimdi bu tarz muhabbetleri komik bulamıyorum.



Aynı şey suit meselesinde de oldu. Hani mangaka bu kadar plansız olayları işleyen birisi de değil. 20-30 bölüm sonra tersini yapacağı şeyi niye Sanji'ye söyletirsin?


Tek hoş yanı Zoro ile Sanji'nin tekrar beraber ve kavgalı olması. Bazı şeyler aynı kalınca güzel.

Bizimkiler ve Minklerin konuşmasına geçelim.

İlk önce Wano'nun değişen mevsimlerinden bahsediyorlar. Soğuk onlar kürklü oldukları için sıkıntı değil ama dolunayın olduğu gece ay bulutlara saklanırsa Mink reyizler sulong güçlerini kullanamayacaklar. Nami "Eğer hepiniz Carrot gibi kullanabiliyorsanız owww yeriz onları yeriz ." diyor. Yani ben satır aralarından bunu çıkardım. :S

Wanda "İşimiz şansa kaldı, bir diğer mesele ise Nekomamushi ve astlarının zamanında gelebilmesi." diyerek durumu özetliyor. Bu arada Wanda hain.

Gördüğünüz üzere Nami ve Carrot samimiyetle gülümserken Wanda zoraki gülümsemiş. Sonunda haini buldum ve sizi tartışmaktan kurtardım. Bana teşekkür edin.


Luffy uzaklara bakıyor düşünceli düşünceli. Neşeli Chopper "Vats ap men?" diye soruyor.
Hele şunun tipine. :S

Luffy'nin derdinin Jinbe reyiz olduğunu öğreniyoruz. Big Mom'ın Wano'ya varmasına rağmen Jinbe niye gelmedi diye soruyor. Bazılarımızın aklına Big Mom'ın adaya gelmesi niye kimsenin diline dolanmadı sorusu gelebilir ancak Luffy onu kelepçelendi götürüldü sanıyor. Üstelik ittifak haberi henüz adaya açıklanmamış olabilir. Hem niye açıklansın ki? Elin Ebisulusu ne yapsın Big Mom'ı?

Neyse Jinbe flashback'ine dönüyoruz. Bu fbde çizim dikkatimi çekti.

Bana kötü geldi bu çizim. Yüzü yamuk gibi çizim daha çocuksu. 901'de çizilenden daha değişik.


Kafasında bu düşüncelerle Zoro ile konuşuyor. Bana nedense bir Kaptan-sağ kol konuşması gibi geldi bu. Tabii ki onlar zaten öyle ama bunu hissettiren bir diyalog oldu demek istiyorum.

Zoro yaşıyorsa kesin gelecektir derken Luffy Jinbe'ye güvenini gösteriyor. "Yaşıyor ve gelecek!"

Jinbe'nin gelmemesi garip. Ben daha öncesinde onun yakalandığını ve Jinbe'nin Big Mom ile birlikte Luffy'yi kendine çekecek yem olarak Wano'ya getirildiğini düşündüğümü söylemiştim. Bu tabii hala ihtimal dahilinde. Jinbe King tarafından gemi düşürüldüğünde bir şekilde kaçmış olabilir. Gemi şu an nerede bilmiyoruz ama ittifak kurulduğuna göre Big Mom herhalde merakta kalmış evlatlarına haber vermeyi de unutmamıştır ve onlarında festivalde yer alması gayet muhtemel. Yani Jinbe eğer gemideyse bizimkiler tarafından da kurtarılabilir.

Başka ne ihtimaller olabilir? Jinbe uzuv kaybetmemiştir. Ölmemiştir ve eski tayfasından birisini de kaybetmemiştir. Hem Sabaody'de tayfasını kaybeden Luffy hem de hayatını kendi dışındaki kişilerin rahatına adayan Jinbe için artık kayıp denen bir şey olamaz. Bence çok da uzatmadan Jinbe tayfaya dahil olacaktır. Çünkü aksi takdirde Jinbe'nin hikayesi aşırı derecede uzatılmış olacak. Hele şu karmaşanın içinde mangaka bir de Jinbe hikayesi çizmez bence.

Luffy ve 9 astının bulunduğu Oden ve Kaido'nun adamları "Bunlar Hasır Şapka Korsanları!!!" diye bağırdığı bir sahne hayal ediyorum. :utan:

Oklobore kasabasına gidelim. Holdem dingili neredeyse iyileşmiş. Halkı sorguluyor. Şu hırsız yine gelmiş. Bir adam festivale katılamayacağı ancak yine de su içebileceği için mutlu.

Holdem Dağ haydutlarının intikam için dönmediklerin bahsediyor.

Holdem sorgulayadursun birileri çalınan yiyecekler hakkında fikir yürütüyor. Bunu Kızıl Kın'ın dönüşüne yorarak doğru bir çıkarımda bulunuyorlar.

Derken ortaya sapık Kin'emon'un bahtsız eşi O-Tsuru ortaya çıkıyor. Şu isim niye seçildi ki denizci olanı varken? :artiz:

Tsuru "Gelin size yol göstereceğim." diyor. O da çakmış köfteyi. "Demek çok insan topladınız." diyor içinden.

Halk ise bir pot kırıyor. "Bizi boşver Tsuru. Ölmeden önce hayalimiz gerçek oldu ve karnımız doydu." Luffy'nin getirdiği yiyecek meselesi ifşa oldu.

Orochi reyize geçelim. Festivalden bir gün öncesindeyiz. Daha önceki yorumlarında da yazdığım gibi kendisi seri için boşluğu dolduran bir karakter.

İlk olarak şu yapay meyve yiyen tipler Sunny'ye saldırıyor. Gemi yıkıntılar içinde mi yoksa bir arkadaşında tahmin ettiği gibi Jinbe'mi korudu? Ya da başka birisi mi geldi. Franky ve Usopp gelip mi korudu yoksa? Koruyan kişi Orochi'nin astı gibi konuşup onu yanlış yönlendirmiş olabilir. Sunny'nin ciddi hasar almasına pek ihtimal vermiyorum çünkü.

Orochi işler halledildikçe çarpı koyuyor. Planlı ve sistematik kötü. :S :S

Bütün köprüler birer birer patlatılıyor. Maksat bizim tarafın ulaşım ve taşıması zorlaşsın. Orochi tekrar inşa ederiz diyerek acımadan yok ediyor.

Orochi 20 yıl zamanda yolculuk yapabilmenin mümkün olup olmadığını düşünüyor. Ve onların kafalarını o yanmış kalede göremediğini belirtiyor. Gerçi görse dahi emin olamazmış. Orochi gerçekten çok takıntılı bir insan. Aşırı hemde. Doğru tahminler yapsa da bu böyle.

Zaten yeterince şüphesi varken şu aptal Yasuie durumu daha kötü hale getirmiş. Ama şimdi her şey apaçık ortadaymış. Keşke Orochi tayfaya katılsa.

Güç Orochi'de olduğu müddetçe astlarının onu ciddiye almaması bir önem arzetmiyor onun için.

Ciddiye almamak denince aklıma geldi ülen Orochi hem millete Smile yediriyorsun yiyecek diye sonra Toko bana niye güldü? Sana reyiz ve akıllı demiştim. Geri alıyorum. Kaldıramıyorsun değil mi gülünmesini? :artiz:

Neyse bağlantıları keseceğinden, 4000 kadar insan toplamalarından etkilendiğinden ve onlara izin vermeyeceğinden filan bahsediyor işte. :artiz:

Günümüze gelelim.

Inuarashi yeni akım başlatmış. Herkes ölmek için salı kaldırmaya çalışıyor. 20 yıllık hayalin boşa gitme ihtimali kızıl kını "Koy gözüne rahvan gitsin." moduna getirmiş.

Momonosuke ise duygusal değil mantıklı konuşan taraf. Beklemelerini ve başka bir şansı kovalamaları gerektiğini söylüyor.

Kin'emon ise bir sene daha bekleyemeyeceklerini belirtiyor. Udon tekrar Queen'in kontrolüne girecek, Kaido onlara bir ordu gönderecek ve üstelik yiyecek bulmakta daha zor olacak. "Oklobore kasabasına olanları duymuş olmalısın. Bize güvenen Oklobore insanlarının yaşadığı yer yerle bir edildi."


Umarım Holdem yine Luffy'ye ya da Zoro ile Sanji'ye denk gelir. :(

"Karım oradaydı!" diye ağlıyor sapık Kin'emon. Köy yanmış Kin'emon hala karım ölmüş olabilir ben şimdi tek kaldım ihtiyaçlarım var benim derdinde. :mad:

Kusura bakmayın duygusal bakamadım bir an. :S

"Bırakın gidelim Lord Momonosuke. Kaçıp gitmemizi ve hayatımızın geri kalanını utanç içinde yaşamamızı mı istersiniz?" diye soruyor Momo'ya haklı olarak. Kin'emon reyiz be!

Bu benden sana gelsin Kin'emon reyiz.


Momo "Ya ben ne olacağım lan? Zaten sizi umursamıyorum bana kim bakacak?" diye soruyor. Tam olarak böyle demedi ama satır aralarını dikkatlice okuyunca net olarak bu anlam çıkıyor.

Bundan sonrası ise Hababam Sınıfı'ndaki gibi. Bir açıklamayı hep beraber yapıyorlar.

Raizo: Siz ve Leydi Hiyori yaşayın!
Momo:Benim adıma karar vermeyin!
Kin'emon: Babanız ilk başta yalnızdı.
Ashura:Eğer Lord Oden olmasaydı...
Kanjuro: ..hiçbirimiz samuray olamazdık. Sadece ayak takımı olan amatörler olarak kalırdık.

"O yüzden Lord Oden'in samurayları olarak en sonuna kadar çabalayacağız."

Kin'emon ise Oden'in sözlerini hatırlar.

"Dinleyin çocuklar! Bu ülkenin asırlardır sınırı kapalı. Bu Kozuki'ler ile alakalı. Ve bir gün gelecek dünya değişecek. O gün gelmeden Wano'nun sınırlarını açın!"

Şimdi bunu not olarak bırakacaktım ama buraya da yazsam olur sanırım. Karakterlerin söylediklerini aktarırken hem Jaiminisbox hem de Mangastream çevirisine bakıyor, uygun ve doğru gözükeni yazıyorum. Tabii her zaman doğru tercih yapamam. Öte yandan çevirilerin kattıkları farklı anlamlar da var. Mesela Oden'in konuşmasında Jaiminix çevirisi "Biz Wano'nun sınırlarını açmalıyız." derken Stream "Wano'nun sınırlarını açın." diyor. Jaiminisbox'a göre Oden yaşıyor ve sınırları beraber açmaları gerektiğini anlatırken Stream'e baktığınızda Kin'emon Oden'in son sözlerini hatırlıyormuş gibi.

Bir diğer değişiklik Jaminisbox'ta Oden sanki sınırları açmanın dünyayı değiştireceğinden bahsederken Stream çevirisine göre "Dünya değişecek ve bu olduğunda Wano dünyaya açık bir ülke olmalı." diyor.

Bana Stream çevirisi daha tutarlı geldi ve o yüzden buraya onu koydum.

Belki benim ingilizce bilgimin kıtlığındandır ama durum bu gibi.

Şimdiyse flashback başlıyor. 39 yıl öncesine gidiyoruz. Garp ve Roger'ın Rocks'u halletmesinden bir yıl öncesine...

Çiçek başkentinde baldırı çıplak bir adam yürüyor. Millet eşinizi kızlarınızı/çocuklarınızı (Burada da stream ve jaiminisbox çevirisi farklı) saklayın diye bağırıyor.
"Dükkanlarınızı kapayın, çiftlik hayvanlarınızı saklayın."

ODEN KOZUKİ GERİ DÖNDÜ!!!


"O yine ülkenin dışına çıkmayı başaramadı."

"Çabuk ol ve öl!"

Oden konuşur, "Uff ne boğucu, bu ülke çok dar!"

Şimdi de genel bir yorum yapayım, ve 1-2 ufak tahmin.

-Oden Ashura Doji ile kapışıp onu yendiğinde 20 yaşındaydı. Bunu 920. bölümde öğrendik. Orayı yaşanabilir bir yer haline getirmiş 20 yaşında. Bu flashbackin başladığı zamana denk geliyor gibi. Oden sürekli sorun çıkartıyor ve babası onu sürgün ediyor. Oden gidiyor ve biraz Yasuie ile takıldıktan sonra Kuri'ye gidiyor ve orayı güzelleştiriyor.
-Yani Oden şu an yaşasaydı 59 yaşında olacaktı.
-Belli süre sonra gidiyor ve denize açılıyor. Orada ilk önce beyazsakal ile sonra Roger ile takılıyor ve günümüzden 25 yıl önce Wano'ya dönüyor. 5 yıl astları ile bunun için uğraşırken Orochi ve Kaido bir olup işleri berbat ediyor.
-Oden o zaman dahi iyi bir kılıç ustası olmalı çünkü o zaman bile Enma yanında.


Şimdi bir diğer düşüncemi açıklayayım. Bence Oden emin olmamakla birlikte Monster Trio'nun yani Luffy-Zoro-Sanji'nin ve kesin olarak Luffy ve Zoro'nun bir karışımı. Bu daha çok Ryuma için söylenirdi ama sanki Oden için de geçerli.

-Luffy Kaido'nun astlarına H. haki patlattığında Ashura'nın dikkatini çekti.
-İkisinin de hedefinde Kaido var. Daha doğrusu ikisi de Kaido ile savaştı/savaşacak (Luffy)
-Luffy eline kılıç alarak, samuray kıyafeti giydirelerek Wano'ya çok da uzak gösterilmemeye çalışılıyor.
-Üstelik bugün çiftlik hayvanlarınızı saklayın dendiğinde benim aklıma Luffy'nin oburluğuna sahip bir Oden geldi.

-Zoro Enma'yı aldı.
-İkisi de muhtemelen Wano'lu
-Kılıç ustaları

Sanji için çok dayanıksız aslında. Kızlarınızı ve eşlerinizi saklayın diyince ve Momo'yu hatırlayınca ufaktan bir düşündürdü sadece. Dolayısıyla bunu gelecek bölüme bırakıyorum. Oden kendisini belli edecektir zaten. Ama Luffy ve Zoro kesin gibi bir şey.

Bir diğer mesele Luffy'lerin şu an ne yaptığı. Gösterilen fb 2 gün öncesine ait ve hala neden bizimkilerden haber alamıyor bu kızıl kın belli değil. Daha önceki analizimde yanlış hatılrlamıyorsam tahminimi/tahminlerimi yazmıştım.

Evet, analiz bu kadar. Umarım beğenirsiniz. Dediğimi gibi çeviler, ingilizce ya da cahilliğim aktardığım cümlelerin tamamen doğru olduğunu garanti etmemi engelliyor.

Yorumlarınızı bekliyorum, iyi forumlar.
Tam anlamadım tadını sanki bir dahaki bölüme de mi yapsan:oleyo2:
 
Açılmıyor
Yorumlarınızı bekliyorum. :)
İyi günler. :)

Bu bölüm bana kalırsa geçen bölüme göre daha iyi bir bölümdü. Tabii sevdiğim iki karakteri (Luffy-Sanji) görmek de buna sebep oldu.

Bölümün adıyla başlayalım, "Samuray" Bence bölümün içeriğini iyi anlatan bir isim olmuş. Luffy-Brook-Chopper Samuray zırhı giyiyor, Kin'emon ve diğerleri Oden olmasa kendilerinin "Samuray" olamayacağını belirtiyor. Ve efsane haline gelmiş Samuray Oden'in flashback'i başlıyor.

Kapağa gelelim. Kapakta Bege ve eşi Donquixote Family ve Luffy-Law ittifaki+Çeşitli korsanların savaşının izlerinin hala görüldüğü Dressrosa'ya giriyor. Bege temkinli ve elinde silahı var. Tam bir aile babası, her anlamda. xd Sanırım gelecek 1-2 kapakta dikkate değer bir şeyler görebiliriz. Belki Tontatta'lar ile karşılaşırlar ve küçük Pez onlarla oynar-resu.

"Ve iyi bir çocuk olursanız belki Tontatta'ları bile görebilirsiniz."

Ayrıca Doflamingo'nun dayak yediği yerler korunuyormuş ve turistik bir yer haline getirilerek gelir elde edilmeye çalışılıyormuş.

İlk sayfa. Bölüm 958'in bittiği festival gününden 2 gün öncesini göstererek başlıyor. Kin'emon tekrardan 4200 savaşçıya sahip olduklarını söylüyor ve Daimyolardan 2 tanesinin de gözüktüğü panellerde hem onlara teşekkür ediyor hem de savaşa hazır olmalarını söylüyor. Kin'emon sanırım yaşlı Hyo'yu saymazsak Wano'luların tarafındaki en saygın kişi olarak ön planda. Nami'yi görünce yamulan adam meğerse neymiş. :oleyo:

Franky ve Usopp SUUUUUUPPEEEEER iş çıkarıyora benziyor. Franky 5000 kişiyi taşıyacak kadar gemi yapmaktan bahsediyor. Franky şimdiden abileri olmuş durumda, öven övene. Usopp da aynı şekilde takdir ediliyor. Önce gemi hazırlanacak sonra Örgülü Şapka (Braided Hat) köyüne herkesle buluşulmaya gidilecek.

Franky çok hoşuma giden şu cümleyi kuruyor. "Hadi Canavar Korsanlarını Parçalayalım." :cool:

Sonra yine Wano'da biraz gezintiye çıkıyoruz. Açıkçası hem ilgimi çekmediğinden hem de ingilizcem çok yetmediğinden bu kısmı çabuk geçiyorum. Zamanında orada olun, hazır olun, Shogun şuradan şöyle geçiyor, silahları Ringo'dan getirin filan.

Tayfa tarafına geçiyoruz. Tayfa üç eksik hariç tamamıyla orada. Eksikler Franky, Usopp ve Jinbe.

Uzun burunlu ossan bizimkilere samuray zırhı vermiş. En şevkli olanlar her zamanki gibi Luffy ve Chopper tabi. Bu kısım bölümün en sevdiğim yeri çünkü tayfanın eski hallerinden esintiler görüyor. "Ah ahhh nerede o eski OP nerede Enies Lobby?" diyen romantiklerden değilim ama karakterlerde belli başlı özelliklerini ve huylarını klişe haline gelseler dahi bazen göstermeliler diye düşünüyorum.

Neydi bunlar?

-Luffy ve Chopper'ın o çocuksu halleri. Chopper hep böyle de Luffy'nin yeri geldi mi Zoro ve Sanji kadar ciddi yeri geldiğinde de Chopper kafasında olması hoşuma gidiyor. Şu anı hatırlattı bana.
-Robin'in değişik anlayışı. :D Robin onları sevimli bulurken böceğe benzetiyor. :S Robin'in hem olaya kötü ve vahşi tarafından bakmasını aklıma getirdi.
-Ve Zoro-Sanji. :) Zoro ve Sanji'nin boş bulundukları her zaman kavgaya tutuşması konusunda bu sefer dikkat çeken 2 tane şey vardı.

1-Enma hala saldırgan. Gerçi çok normal. Çünkü Zoro baskına 4 gün kala Enma'yı eline aldı. O an gösterilenler ise flashback ve baskın gününden 2 gün öncesine ait . O süre içerisinde Zoro'nun rahat alışır kılıca.

2-Beni bilen bilir. Ben Sanji fanıyım. Luffy ve Marco ile birlikte en kıymetlimdir. Ama ödül konusuna bazen komedi olarak bakamadığım zamanlar oluyor. Sanji Wano'ya gelmeden Vinsmoke isminin kötü namı dolayısıyla ödülü arttığından dolayı çökmüşken şimdi bu tarz muhabbetleri komik bulamıyorum.



Aynı şey suit meselesinde de oldu. Hani mangaka bu kadar plansız olayları işleyen birisi de değil. 20-30 bölüm sonra tersini yapacağı şeyi niye Sanji'ye söyletirsin?


Tek hoş yanı Zoro ile Sanji'nin tekrar beraber ve kavgalı olması. Bazı şeyler aynı kalınca güzel.

Bizimkiler ve Minklerin konuşmasına geçelim.

İlk önce Wano'nun değişen mevsimlerinden bahsediyorlar. Soğuk onlar kürklü oldukları için sıkıntı değil ama dolunayın olduğu gece ay bulutlara saklanırsa Mink reyizler sulong güçlerini kullanamayacaklar. Nami "Eğer hepiniz Carrot gibi kullanabiliyorsanız owww yeriz onları yeriz ." diyor. Yani ben satır aralarından bunu çıkardım. :S

Wanda "İşimiz şansa kaldı, bir diğer mesele ise Nekomamushi ve astlarının zamanında gelebilmesi." diyerek durumu özetliyor. Bu arada Wanda hain.

Gördüğünüz üzere Nami ve Carrot samimiyetle gülümserken Wanda zoraki gülümsemiş. Sonunda haini buldum ve sizi tartışmaktan kurtardım. Bana teşekkür edin.


Luffy uzaklara bakıyor düşünceli düşünceli. Neşeli Chopper "Vats ap men?" diye soruyor.
Hele şunun tipine. :S

Luffy'nin derdinin Jinbe reyiz olduğunu öğreniyoruz. Big Mom'ın Wano'ya varmasına rağmen Jinbe niye gelmedi diye soruyor. Bazılarımızın aklına Big Mom'ın adaya gelmesi niye kimsenin diline dolanmadı sorusu gelebilir ancak Luffy onu kelepçelendi götürüldü sanıyor. Üstelik ittifak haberi henüz adaya açıklanmamış olabilir. Hem niye açıklansın ki? Elin Ebisulusu ne yapsın Big Mom'ı?

Neyse Jinbe flashback'ine dönüyoruz. Bu fbde çizim dikkatimi çekti.

Bana kötü geldi bu çizim. Yüzü yamuk gibi çizim daha çocuksu. 901'de çizilenden daha değişik.


Kafasında bu düşüncelerle Zoro ile konuşuyor. Bana nedense bir Kaptan-sağ kol konuşması gibi geldi bu. Tabii ki onlar zaten öyle ama bunu hissettiren bir diyalog oldu demek istiyorum.

Zoro yaşıyorsa kesin gelecektir derken Luffy Jinbe'ye güvenini gösteriyor. "Yaşıyor ve gelecek!"

Jinbe'nin gelmemesi garip. Ben daha öncesinde onun yakalandığını ve Jinbe'nin Big Mom ile birlikte Luffy'yi kendine çekecek yem olarak Wano'ya getirildiğini düşündüğümü söylemiştim. Bu tabii hala ihtimal dahilinde. Jinbe King tarafından gemi düşürüldüğünde bir şekilde kaçmış olabilir. Gemi şu an nerede bilmiyoruz ama ittifak kurulduğuna göre Big Mom herhalde merakta kalmış evlatlarına haber vermeyi de unutmamıştır ve onlarında festivalde yer alması gayet muhtemel. Yani Jinbe eğer gemideyse bizimkiler tarafından da kurtarılabilir.

Başka ne ihtimaller olabilir? Jinbe uzuv kaybetmemiştir. Ölmemiştir ve eski tayfasından birisini de kaybetmemiştir. Hem Sabaody'de tayfasını kaybeden Luffy hem de hayatını kendi dışındaki kişilerin rahatına adayan Jinbe için artık kayıp denen bir şey olamaz. Bence çok da uzatmadan Jinbe tayfaya dahil olacaktır. Çünkü aksi takdirde Jinbe'nin hikayesi aşırı derecede uzatılmış olacak. Hele şu karmaşanın içinde mangaka bir de Jinbe hikayesi çizmez bence.

Luffy ve 9 astının bulunduğu Oden ve Kaido'nun adamları "Bunlar Hasır Şapka Korsanları!!!" diye bağırdığı bir sahne hayal ediyorum. :utan:

Oklobore kasabasına gidelim. Holdem dingili neredeyse iyileşmiş. Halkı sorguluyor. Şu hırsız yine gelmiş. Bir adam festivale katılamayacağı ancak yine de su içebileceği için mutlu.

Holdem Dağ haydutlarının intikam için dönmediklerin bahsediyor.

Holdem sorgulayadursun birileri çalınan yiyecekler hakkında fikir yürütüyor. Bunu Kızıl Kın'ın dönüşüne yorarak doğru bir çıkarımda bulunuyorlar.

Derken ortaya sapık Kin'emon'un bahtsız eşi O-Tsuru ortaya çıkıyor. Şu isim niye seçildi ki denizci olanı varken? :artiz:

Tsuru "Gelin size yol göstereceğim." diyor. O da çakmış köfteyi. "Demek çok insan topladınız." diyor içinden.

Halk ise bir pot kırıyor. "Bizi boşver Tsuru. Ölmeden önce hayalimiz gerçek oldu ve karnımız doydu." Luffy'nin getirdiği yiyecek meselesi ifşa oldu.

Orochi reyize geçelim. Festivalden bir gün öncesindeyiz. Daha önceki yorumlarında da yazdığım gibi kendisi seri için boşluğu dolduran bir karakter.

İlk olarak şu yapay meyve yiyen tipler Sunny'ye saldırıyor. Gemi yıkıntılar içinde mi yoksa bir arkadaşında tahmin ettiği gibi Jinbe'mi korudu? Ya da başka birisi mi geldi. Franky ve Usopp gelip mi korudu yoksa? Koruyan kişi Orochi'nin astı gibi konuşup onu yanlış yönlendirmiş olabilir. Sunny'nin ciddi hasar almasına pek ihtimal vermiyorum çünkü.

Orochi işler halledildikçe çarpı koyuyor. Planlı ve sistematik kötü. :S :S

Bütün köprüler birer birer patlatılıyor. Maksat bizim tarafın ulaşım ve taşıması zorlaşsın. Orochi tekrar inşa ederiz diyerek acımadan yok ediyor.

Orochi 20 yıl zamanda yolculuk yapabilmenin mümkün olup olmadığını düşünüyor. Ve onların kafalarını o yanmış kalede göremediğini belirtiyor. Gerçi görse dahi emin olamazmış. Orochi gerçekten çok takıntılı bir insan. Aşırı hemde. Doğru tahminler yapsa da bu böyle.

Zaten yeterince şüphesi varken şu aptal Yasuie durumu daha kötü hale getirmiş. Ama şimdi her şey apaçık ortadaymış. Keşke Orochi tayfaya katılsa.

Güç Orochi'de olduğu müddetçe astlarının onu ciddiye almaması bir önem arzetmiyor onun için.

Ciddiye almamak denince aklıma geldi ülen Orochi hem millete Smile yediriyorsun yiyecek diye sonra Toko bana niye güldü? Sana reyiz ve akıllı demiştim. Geri alıyorum. Kaldıramıyorsun değil mi gülünmesini? :artiz:

Neyse bağlantıları keseceğinden, 4000 kadar insan toplamalarından etkilendiğinden ve onlara izin vermeyeceğinden filan bahsediyor işte. :artiz:

Günümüze gelelim.

Inuarashi yeni akım başlatmış. Herkes ölmek için salı kaldırmaya çalışıyor. 20 yıllık hayalin boşa gitme ihtimali kızıl kını "Koy gözüne rahvan gitsin." moduna getirmiş.

Momonosuke ise duygusal değil mantıklı konuşan taraf. Beklemelerini ve başka bir şansı kovalamaları gerektiğini söylüyor.

Kin'emon ise bir sene daha bekleyemeyeceklerini belirtiyor. Udon tekrar Queen'in kontrolüne girecek, Kaido onlara bir ordu gönderecek ve üstelik yiyecek bulmakta daha zor olacak. "Oklobore kasabasına olanları duymuş olmalısın. Bize güvenen Oklobore insanlarının yaşadığı yer yerle bir edildi."


Umarım Holdem yine Luffy'ye ya da Zoro ile Sanji'ye denk gelir. :(

"Karım oradaydı!" diye ağlıyor sapık Kin'emon. Köy yanmış Kin'emon hala karım ölmüş olabilir ben şimdi tek kaldım ihtiyaçlarım var benim derdinde. :mad:

Kusura bakmayın duygusal bakamadım bir an. :S

"Bırakın gidelim Lord Momonosuke. Kaçıp gitmemizi ve hayatımızın geri kalanını utanç içinde yaşamamızı mı istersiniz?" diye soruyor Momo'ya haklı olarak. Kin'emon reyiz be!

Bu benden sana gelsin Kin'emon reyiz.


Momo "Ya ben ne olacağım lan? Zaten sizi umursamıyorum bana kim bakacak?" diye soruyor. Tam olarak böyle demedi ama satır aralarını dikkatlice okuyunca net olarak bu anlam çıkıyor.

Bundan sonrası ise Hababam Sınıfı'ndaki gibi. Bir açıklamayı hep beraber yapıyorlar.

Raizo: Siz ve Leydi Hiyori yaşayın!
Momo:Benim adıma karar vermeyin!
Kin'emon: Babanız ilk başta yalnızdı.
Ashura:Eğer Lord Oden olmasaydı...
Kanjuro: ..hiçbirimiz samuray olamazdık. Sadece ayak takımı olan amatörler olarak kalırdık.

"O yüzden Lord Oden'in samurayları olarak en sonuna kadar çabalayacağız."

Kin'emon ise Oden'in sözlerini hatırlar.

"Dinleyin çocuklar! Bu ülkenin asırlardır sınırı kapalı. Bu Kozuki'ler ile alakalı. Ve bir gün gelecek dünya değişecek. O gün gelmeden Wano'nun sınırlarını açın!"

Şimdi bunu not olarak bırakacaktım ama buraya da yazsam olur sanırım. Karakterlerin söylediklerini aktarırken hem Jaiminisbox hem de Mangastream çevirisine bakıyor, uygun ve doğru gözükeni yazıyorum. Tabii her zaman doğru tercih yapamam. Öte yandan çevirilerin kattıkları farklı anlamlar da var. Mesela Oden'in konuşmasında Jaiminix çevirisi "Biz Wano'nun sınırlarını açmalıyız." derken Stream "Wano'nun sınırlarını açın." diyor. Jaiminisbox'a göre Oden yaşıyor ve sınırları beraber açmaları gerektiğini anlatırken Stream'e baktığınızda Kin'emon Oden'in son sözlerini hatırlıyormuş gibi.

Bir diğer değişiklik Jaminisbox'ta Oden sanki sınırları açmanın dünyayı değiştireceğinden bahsederken Stream çevirisine göre "Dünya değişecek ve bu olduğunda Wano dünyaya açık bir ülke olmalı." diyor.

Bana Stream çevirisi daha tutarlı geldi ve o yüzden buraya onu koydum.

Belki benim ingilizce bilgimin kıtlığındandır ama durum bu gibi.

Şimdiyse flashback başlıyor. 39 yıl öncesine gidiyoruz. Garp ve Roger'ın Rocks'u halletmesinden bir yıl öncesine...

Çiçek başkentinde baldırı çıplak bir adam yürüyor. Millet eşinizi kızlarınızı/çocuklarınızı (Burada da stream ve jaiminisbox çevirisi farklı) saklayın diye bağırıyor.
"Dükkanlarınızı kapayın, çiftlik hayvanlarınızı saklayın."

ODEN KOZUKİ GERİ DÖNDÜ!!!


"O yine ülkenin dışına çıkmayı başaramadı."

"Çabuk ol ve öl!"

Oden konuşur, "Uff ne boğucu, bu ülke çok dar!"

Şimdi de genel bir yorum yapayım, ve 1-2 ufak tahmin.

-Oden Ashura Doji ile kapışıp onu yendiğinde 20 yaşındaydı. Bunu 920. bölümde öğrendik. Orayı yaşanabilir bir yer haline getirmiş 20 yaşında. Bu flashbackin başladığı zamana denk geliyor gibi. Oden sürekli sorun çıkartıyor ve babası onu sürgün ediyor. Oden gidiyor ve biraz Yasuie ile takıldıktan sonra Kuri'ye gidiyor ve orayı güzelleştiriyor.
-Yani Oden şu an yaşasaydı 59 yaşında olacaktı.
-Belli süre sonra gidiyor ve denize açılıyor. Orada ilk önce beyazsakal ile sonra Roger ile takılıyor ve günümüzden 25 yıl önce Wano'ya dönüyor. 5 yıl astları ile bunun için uğraşırken Orochi ve Kaido bir olup işleri berbat ediyor.
-Oden o zaman dahi iyi bir kılıç ustası olmalı çünkü o zaman bile Enma yanında.


Şimdi bir diğer düşüncemi açıklayayım. Bence Oden emin olmamakla birlikte Monster Trio'nun yani Luffy-Zoro-Sanji'nin ve kesin olarak Luffy ve Zoro'nun bir karışımı. Bu daha çok Ryuma için söylenirdi ama sanki Oden için de geçerli.

-Luffy Kaido'nun astlarına H. haki patlattığında Ashura'nın dikkatini çekti.
-İkisinin de hedefinde Kaido var. Daha doğrusu ikisi de Kaido ile savaştı/savaşacak (Luffy)
-Luffy eline kılıç alarak, samuray kıyafeti giydirelerek Wano'ya çok da uzak gösterilmemeye çalışılıyor.
-Üstelik bugün çiftlik hayvanlarınızı saklayın dendiğinde benim aklıma Luffy'nin oburluğuna sahip bir Oden geldi.

-Zoro Enma'yı aldı.
-İkisi de muhtemelen Wano'lu
-Kılıç ustaları

Sanji için çok dayanıksız aslında. Kızlarınızı ve eşlerinizi saklayın diyince ve Momo'yu hatırlayınca ufaktan bir düşündürdü sadece. Dolayısıyla bunu gelecek bölüme bırakıyorum. Oden kendisini belli edecektir zaten. Ama Luffy ve Zoro kesin gibi bir şey.

Bir diğer mesele Luffy'lerin şu an ne yaptığı. Gösterilen fb 2 gün öncesine ait ve hala neden bizimkilerden haber alamıyor bu kızıl kın belli değil. Daha önceki analizimde yanlış hatılrlamıyorsam tahminimi/tahminlerimi yazmıştım.

Evet, analiz bu kadar. Umarım beğenirsiniz. Dediğimi gibi çeviler, ingilizce ya da cahilliğim aktardığım cümlelerin tamamen doğru olduğunu garanti etmemi engelliyor.

Yorumlarınızı bekliyorum, iyi forumlar.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık