Aslında aklımı çelen bir husus var Aksiyon ve Hikaye hakkında.
Belki yanlış veya eksik gözlemlemiş olabilirim ama, aksiyon olmadığı zamanlarda "aksiyon" isteniyor, aksiyon gelince de "aksiyona" laf ediliyor. Ben eleştirilmesin demiyorum bu arada, demek istediğim bu Oda'nın serisini 1002.bölüme kadar okumuşsunuz, zaten yazarın ne yapıp, ne yapmayacağını biliyorsunuz, neden halen istenilen şeyin gelmesinden sonra tam tersi bir şey isteniyor veya söyleniyor? Aksiyonu bu kadar berbat ise hikaye kısımlarını odaklanılsın, ve istenilen bu olsun.
Belki Oda iyi bir aksiyon çizebilir, ama sırf kendi keyfi yüzünden çizmiyordur, zaten böyle bir durumun olasılığından da söz edildi ama halen ısrarla aksiyon, hikaye kısmında gidip geliniyor. Oda aksiyon çiziyor, "Başlarım böyle aksiyonuna" deniliyor, Oda hikaye açısından bir şey çiziyor, "Başlarım böyle hikayesine, aksiyon göster Oda" deniliyor. Yav zaten Oda'nın bu son arclarda berbat işler çıkardığı biliniyor neden ısrarla berbatlaştırdığı şey isteniyor?
Bu durumdan hareketle okuyucuların bir tatminsizliği mi var yoksa halen beklenti, serinin durumundan daha mı yüksek?
Editleme gereği duydum: Bu mesajda Oda'yı övmek gibi bir amacım yok. Eleştirdiğim kısımlarda mevcut. Sadece istek-sonuç ilişkisine dayalı bir sorunu dile getirmeye çalıştım.
Bölümü sevip, sevmemek konusunda herhangi bir şey de demedim, bu konuda da yanlış anlaşılmayayım. Kendimden örnek verirsem, bu seriye gram dahi önem vermiyorum. Mesela 2-3 bölümü resimlere bakarak geçtim. Diyaloglara önem vermedim, çok önemli olsalar dahi.