Warcury’nin orjinal Gorosei beşlisinden en güçlüsü olduğunu düşünüyorum, bunun sebeplerini kısaca paylaşacağım.
Haki
İlk olarak, bir Kral Haki kükremesi ile sahne aldı. Bu haki salınımlı kükreme o kadar kuvvetliydi ki yıldırımlar ada dışına kadar taştı ve tüm ada dahil, kıyıdaki gemiler de şokun etkisiyle savruldu. Hatta ada dışındaki denizcilerden bayılanlar bile oldu. Bu çok iyi bir haki başarısı.
Dayanıklılık
Devam eden bölümlerde Luffy ile bir kovalamaca içine girdiler. Burada ufak bir eşleşme söz konusu, yani Warcury diğerleri içinden Luffy ile eşleşen isim oldu diyebiliriz. Yanında ara ara Satürn, Jüpiter gibi diğer isimler de oldu ama hiç biri Luffy’e Warcury kadar sıkıntı çıkaramadı.
Luffy açıkça Warcury’nin kalın derisini aşamadı ve onu uzaklaştıramadı, kaçmak o an için tek çaresi oldu.
Kaido’ya hasar veren Red Roc saldırısı Warcury’e hasar veremediği gibi Luffy kendi elini yaraladı.
Hatta uyanış formunda bile saldırısı işe yaramadı.
Luffy diğer Gorosei’leri uzaklaştırmakta çok zorluk çekmezlem Warcury karşısında çaresiz kalması ve derisinin sertliğine birden fazla defa değinmesi Warcury’nin dayanıklılığı adına büyük bir başarı.
Kuvvet
Emeth gibi güçlü ve devasa bir Robot’u diş darbesiyle okyanusa fırlatabilecek kadar güçlü ve kuvvetli. Bu sırada gövdesini de parçalıyor.
Saldırdığında onu durdurmak için Brogy ve Dorry gibi iki efsane devin gücü birden gerekiyor.
Şeytan Formu
Warcury’nin şeytani formu gücü ve dayanıklılığı ile öne çıkan bir form. Henüz hibrit halini de görmedik.
Hızı ile ön plana çıkabilecek at benzeri bir şeytanı varlık olan Nusjuro hibrit haline girdiğinde aynı şekilde hızı ön plana çıktı.
Saturn, örümcek gibi zehiri ve sıçrama gibi özellikleriyle ön plandaydı.
Mars, daha çok alev püskürtme ve hava saldırıları ile öne çıktı.
Ju Peter, daha çok ağzı ile yutma, çekme, ısırma özellikleri öndeydi.
Warcury’nin domuz gücü ise ağır olarak güç ve dayanıklılık temelli.
Haki
İlk olarak, bir Kral Haki kükremesi ile sahne aldı. Bu haki salınımlı kükreme o kadar kuvvetliydi ki yıldırımlar ada dışına kadar taştı ve tüm ada dahil, kıyıdaki gemiler de şokun etkisiyle savruldu. Hatta ada dışındaki denizcilerden bayılanlar bile oldu. Bu çok iyi bir haki başarısı.
Dayanıklılık
Devam eden bölümlerde Luffy ile bir kovalamaca içine girdiler. Burada ufak bir eşleşme söz konusu, yani Warcury diğerleri içinden Luffy ile eşleşen isim oldu diyebiliriz. Yanında ara ara Satürn, Jüpiter gibi diğer isimler de oldu ama hiç biri Luffy’e Warcury kadar sıkıntı çıkaramadı.
Luffy açıkça Warcury’nin kalın derisini aşamadı ve onu uzaklaştıramadı, kaçmak o an için tek çaresi oldu.
Kaido’ya hasar veren Red Roc saldırısı Warcury’e hasar veremediği gibi Luffy kendi elini yaraladı.
Hatta uyanış formunda bile saldırısı işe yaramadı.
Luffy diğer Gorosei’leri uzaklaştırmakta çok zorluk çekmezlem Warcury karşısında çaresiz kalması ve derisinin sertliğine birden fazla defa değinmesi Warcury’nin dayanıklılığı adına büyük bir başarı.
Kuvvet
Emeth gibi güçlü ve devasa bir Robot’u diş darbesiyle okyanusa fırlatabilecek kadar güçlü ve kuvvetli. Bu sırada gövdesini de parçalıyor.
Saldırdığında onu durdurmak için Brogy ve Dorry gibi iki efsane devin gücü birden gerekiyor.
Şeytan Formu
Warcury’nin şeytani formu gücü ve dayanıklılığı ile öne çıkan bir form. Henüz hibrit halini de görmedik.
Hızı ile ön plana çıkabilecek at benzeri bir şeytanı varlık olan Nusjuro hibrit haline girdiğinde aynı şekilde hızı ön plana çıktı.
Saturn, örümcek gibi zehiri ve sıçrama gibi özellikleriyle ön plandaydı.
Mars, daha çok alev püskürtme ve hava saldırıları ile öne çıktı.
Ju Peter, daha çok ağzı ile yutma, çekme, ısırma özellikleri öndeydi.
Warcury’nin domuz gücü ise ağır olarak güç ve dayanıklılık temelli.