1044. Bölüm: Özgürlük Savaşçısı
Germa 66’nın, Ahh… Duygusuz Yolculuğu, 8. Cilt: “Ana seferde, araştırma başladı!!” Köşede, Oven Mahkumların Kitabı’nı (Niji ve Yonji’nin sayfası açık), kardeşlerinden (Prim, Kato, Brownie ve Anana) bazılarının olduğu bir odaya bırakıyor. Oven vedalaşırken, kardeşleri Niji ve Yonji’nin bedenini incelemek için hazırlıklara başlamışlar (bıçak, testere, çekiç, lazer gibi şeyler kullanacaklarmış).
Bölüm Luffy’nin konuşmasıyla başlıyor fakat onu yakından göremiyoruz. Davul sesleri gittikçe yükseliyor.
Luffy: “Ne oldu? Ben… Neden?... Kaybetmeme rağmen nasıl ayağa kalkabiliyorum? Bir anda çok keyiflendim… Ahahahahaha!!”
Luffy konuşurken, uzaktan görüyoruz ki bedeninden siyah yıldırımlar çıkıyor.
Zunesha hâlâ Dünya Hükümeti’nin gemileriyle birlikte, Wano’nun yanında duruyor. Momonosuke, Onigashima’nın çatısına bakıyormuş, çok üzgünmüş hatta kahrından titriyormuş.
Momonosuke: “Joy Boy…!? Luffy’yi mi kastediyorsun!?”
Yamato: “Zunesha bunu mu söyledi!!?”
Sol Beyin Kulesinin ‘Haz Salonu’nda, bazı kişilerin Sanji’yle ilgilendiğini görüyoruz. Bir futonun üstünde yatıyormuş. Sonra aniden bir şey hissedip ayağa kalkıyor ve yukarıya bakıyor.
Onunla ilgilenen kişiler: “Ay! Aaahh!”
Sanji: “…!! Hah, hah… Luffy…!?
Alt katta, Luffy’nin müttefikleri de bir şey hissediyorlarmış. Kid, Law ve Hyogoro yukarıya bakıyor
Kid: “Ne!?”
Hyogoro: “Ha… Bu Hasır Şapkalı Çocuk mu…!?”
Marco da bir şeyler hissetmiş ve bunu sarılarak ağlayan Nami ile Tama’ya söylemiş.
Marco: “Hasır Şapka…!? Hey! O hâlâ yaşıyor.”
Nami: “Luffy yaşıyor mu!!?”
Tama: “Gerçekten hayatta mı? Aniki!!”
Sahne Mary Geoise’in kutsal topraklarına, Pangea Kalesi’nin ‘Yetkili Odası’na geçiyor.
Kadimler, Wano’daki durum hakkında konuşmaya devam ediyorlar. İçlerinden biri, en iyi ajanlarından birini kaybedip Kaido’yu öfkelendirmeye değip değmeyeceğini merak ediyor. Rastalı Kadim, özellikle bu durumun yaratabileceği gelecek göz önünde bulundurulursa buna değeceğini söylüyor.
Kılıç taşıyan Kadim: “ ‘Dünya Hükümeti’ her neslinde “Gomu Gomu no Mi” meyvesini elinde tutmaya çabalıyor fakat her nasılsa meyve sürekli kaçıyor. Bu şekilde tam 800 yıl geçti…!!!”
Büyük sakallı ve bıyıklı Kadim: “Sanki şeytan meyvesi Hükümet’ten kaçmaya çalışıyormuş gibi”
Kafasında leke olan Kadim: “Bu mümkün, bildiğimiz üzere Zoan meyvelerin kendi bilinçleri var ve bu meyvenin isminde “Tanrı” geçiyor. “Gomu Gomu no Mi” meyvesinin diğer ismi…”
Sarışın Kadim: “ ‘Hito Hito no Mi: Model Nika’, mitolojik Zoan…”
Kadim bunu derken, inanılmaz bir çift sayfada arkaplanda Dolunay varken Luffy’nin silüetini görüyoruz. Silüeti, Nika’nınkiyle aynı ama elinde silah yok. Sadece gölgesini görüyor olmamıza rağmen Luffy’nin güldüğü barizmiş. Ek olarak, davul sesleri gelmeye devam ediyormuş.
Luffy: “Ahahahahahahahaha!!!”
Kadimler konuşmaya devam ederken, Luffy’nin yüzünü yakından görüyoruz. Hâlâ gülüyor.
Kadimler: “Vücudu, lastik özelliklerini taşıyor. Ayrıca nasıl isterse o şekilde savaşabiliyor. Nereye giderse oradaki insanların gülmesine sebep oluyor. O, “Özgürlük Savaşçısı”. Namıdiğer “Güneş Tanrısı Nika”. Uyanış, lastik vücuduna daha da fazla güç ve özgürlük veriyor. Söylenene göre bu dünyadaki en gülünç güç!!”
Onigashima’nın ikinci katındaki ‘Hazine Odası’na geçiyor sahne. Orochi hâlâ molozların altında sıkışmış vaziyette.
Orochi: “Hey… Hiyori!!” Ben… Ben de Oden’e çok minnet duyuyorum. Ben… Kaido tarafından kullanıldım!! Hadi buradan beraber kaçalım. Şu iğneleri çıkar benden.”
Hiyori: “Babam sözünün eriydi değil mi? Sözünüze güvendi ve Wano’yu serbest bırakmanız karşılığında 5 sene boyunca komik bir şekilde dans etti. Ailesine karşı bile! Benim babam sözünü tuttu. Tutsakları serbest bırakacağınıza inandı. Kaynar yağın içinde kalmaya bile katlandı! Sürekli gülerdi, bütün bir ülkenin hayatı gasp edilse bile. Babam tüm bu acıya tek başına katlandı!!!”
Oden ve Hiyori’nin kısa bir flashbackini görüyoruz.
Oden: “Sorun ne Hiyori?”
Hiyori: “Baba, herkesin senin hakkında kötü konuşmasına aldırmıyor musun?”
Oden: “Dert etmiyorum. Neden diye soracaksın. Çünkü yanımda siz varsınız.”
Hiyori: “Sahi mi? O zaman hep birlikte kalalım.”
Günümüze dönüyoruz. Orochi konuşuyor.
Orochi: “Evet evet! Oden muhteşem bir samuraydı. Shogun olarak, babanın hakkını vermeliyim…”
Hiyori: “…”
Hiyori: “Benim adım ‘Kozuki Hiyori’. Kes sesini seni küstah adam!”
Orochi: “Neee!?”
Hiyori: “Midemin kazındığı ve yırtık elbiseler giydiğim zamanlarda bile babamın ismine leke sürmeyecek bir hayat yaşadım! Sen, bir günlüğüne bile “Shogun” pozisyonunda olmayı hak etmiyorsun! Acınası soytarı! Ahmaklığın arttıkça, masumların beyhudenin içindeki mahvoluşları arttı!”
Orochi, Hiyori’nin sözlerinden sonra çok korkmuş.
Orochi: “Bana bir şey yapmayacaksın değil mi!!? İntikam, bu aralar çok popüler bir şey değil!! Hem beni öldürsen bile Kaido’yu yenme imkânın yok.!!”
Aniden, Kanjuro’nun Kazenbo’su küçük bir hâlde yanlarına gelmiş.
Kazenbo: “Orochi-sama…”
Orochi: “Hmm?”
Kazenbo: “Ben.. başara… madım…”
Orochi: “Kanjuro??” Tam vaktinde geldin! Bu durumu lehime çevirir!! Şu kadını ölesiye kadar yak! Ne kadar da trajikomik! Kozuki’nin kalıntıları, gördün mü bunu? İşte bu, en güçlünün ‘şansı’.
Kazenbo: “Orochi-sama…”
Orochi: “Ne? Hey! Ne yapıyorsun lan! Ahhhh…!!”
Kazenbo, Orochi’nin sözlerine kulak asmamış ve Hiyori’ye gitmek yerine Orochi’yi vahşice yakmış. Hiyori, gözleri yaşlı bir şekilde bunu izlemiş.
Hiyori: “Şafak gelecek.”
Orochi: “Geri zekâlı Kanjuro, n’aptın sen? Hiyori, kurtar beni!!!”
Hiyori: “Kozuki hanesi, her zaman sözünü tutar!”
Sahne çatıya geçiyor, yine Luffy’nin silüetini arkada Dolunayla görüyoruz.
Luffy: “… Ne istersem yapabilecekmişim gibi hissediyorum. Kalp atışım kulağa çok keyifli geliyor. Bu, benim zirvem. Bu… “5. Vites”!!!”
Alt kata geçiyor sahne, yukarıdan devasa bir kral haki patlaması geliyor. Bir sürü siyah yıldırım çatıyı parçalıyor ve Kaido’nun astları ağızları köpürerek yere devriliyor. Kaido endişeyle çatıya bakıyor.
Kaido: “N’oluyor lan çatıda?”
Devasa bir çift sayfada, çatının kırılmaya başladığını ve Luffy’nin kollarının delikten uzandığını görüyoruz. Kolları kocamanmış ve Kaido’yu kolaylıkla yakalamış. Herkes şok olarak izlemiş olanları.
Kid: “Hasır Şapka..!?”
Chopper (ağlıyor): “Luffy…!!?”
Luffy, Kaido’yu yanına çekiyor (Kaido’nun gözleri çizgi filmlerdeki gibi pörtlemiş). Sonra Luffy, kas kütlesini aniden arttırmış (sızan görseldeki gibi) ve Kaido’yu vahşice çevirmeye başlamış. Kaido’nun yüzü yine çizgi filmlerdeki gibi olmuş.
Luffy, çevirmeyi bırakmış ve Kaido’yu yerden yere çalmaya başlamış. Kendi isteğiyle bırakmış sonra. Kaido’nun başı dönmüş, şişlik oluşmuş ve kafasında yıldızlar dönmeye başlamış (yine çizgi film gibi). Luffy kahkaha atmayı kesemiyormuş.
Luffy: “Haha… hah… Ahahahahahha!!”
Kaido: “…! Hasır Şapka…! Hayattasın!! Teşekkür ederim. “Bolo Breath”!!”
Luffy: “Ahahahahha!! Ne? Aaaaaaa!”
Luffy (normal formuna dönmüş) yerde kahkahalar atarak gülüyormuş, Kaido’nun saldırısını görünce şaşkınla haykırmış. Onun da gözleri çizgi filmlerdeki gibi pörtlemiş ama Kaido’nunkinden bile abartılıymış bu sahnede (Luffy, Jim Carrey’nin Maske filmindeki gibi davranıyormuş).
Luffy, zemini kavrayıp esnetmiş, lastiğe çevirmiş. Kaido’nun saldırısı buna çarpmış ama lastik olduğundan zarar verememiş. Luffy yine kaslarını şişirmiş, yeri çekmiş ve saldırıyı Kaido’ya sektirmiş. Devasa bir patlama olmuş.
Sonrasında sonunda Luffy’nin tüm vücudunu düzgünce görebileceğimiz bir sayfa geliyor. Fiziksel olarak neredeyse her zamankiyle aynı ama şu an gömleği siyah da değil de beyazmış (Oda’nın renklendirmesine göre değişebilir). Saçları aleve benzer bir hâl almış ve boynunun etrafında ve koltukaltında buhardan bir kuşak varmış (4. Vitesteki gibi). Kaşları kıvrılmış ve göz bebeği değişmiş (Sızan fotoğrafa bakın).
Luffy yine durmaksızın kahkaha atmaya başlamış, Kaido da ayağa kalkmış. 5. Vites, resmî olarak tanıtılmış bu sayfada. Luffy: “Ahyahyahyahyahya!!”
Kaido: “Evvelki olaydan dolayı özür dilerim, aptallık ettim. Bu şekilde kazanmak istememiştim.”
Luffy, Kaido’ya kararlılıkla gülümser.
Luffy: “Lafını bile etme. Hadi bu işi bitirelim.!!”