Joy Boy'un konuşma yapması falan da olmaz. En ufak reenkarnasyon Luffy'i bitirir. Ancak Joy Boy, Korsanlar Kralı gibi bir ünvan olursa ve Luffy istemeden bu ünvanı kazanırsa olabilir. Buna kimse itiraz etmez.
[Spoiler] 1043 Spoiler Yorumları
- Konbuyu başlatan Amaterasu
- Başlangıç tarihi
- Durum
Sonda konuşan Luffy değil zaten anladığım kadarıyla. Yani konuşma olayı gerçekleşmiş bile. Meyve yüzünden veya başka sebepten anlık olarak Luffy'i ele geçirmiştir belki bilemiyorum. Tam olarak anlamak için 1-2 bölüm beklememiz gerekecek gibi gözüküyor.
Kronolojik olarak şöyle olmuyor mu arkadaşlar? Yanlışım varsa düzeltin;
1-Kayıp tarih zamanı, ay halkı dünyaya inip krallıkların içinden geçiyorlar. Gücü tekelleştiriyorlar. Bununla Joy Boy ve tayfası mücadele ediyorlar ama antik silahlar etmenleri nedeniyle kaybediyorlar.
2-Bu mirası gelecek nesile bırakıyor. Miras bırakılan irade. Hatta Nika'nın insanlara verdiği özgürlük umudu, hapishanelerde, Shandia'da vs. devam etmiş.
3-Roger ve tayfası son adayı buluyorlar ve komik bir hikayeyle karşılaşıyorlar. Joy Boy'un yaşadıklarına bakarsak ortada komik bir şey yok gibi ama belli ki varmış.
4-Roger ve tayfası çağın değişmesi için henüz zamanın gelmediğini bir şekilde fark ediyorlar. Belli ki bir kehanet veya 800 yıllık çılgın bir plan var ortada.
5-Roger ölümü için hükümetle bir anlaşma yapıyor ve tayfasını güvenceye alıyor. Tayfasının görevi ise iradenin mirasçısını bulup, işine çok karışmadan yol göstermek.
6-Shanks şapkayı alıp mirasçıyı bulma görevine başlıyor. Belki de Roger'ın inandığı gibi Ace'in o kişi olma ihtimalini değerlendirmek için doğu maviye gidiyor. Luffy'i görünce belli ki bazı taşlar yerine oturuyor ve
Luffy'in görebileceği bir noktaya nika nika no mi'yi koyup yemesini sağlıyor. Sonra kol kaybetme şovuyla kafasına belli bir ideolojiyi sokuyor.
7-Crocus Grand Line'ın girişinde bekliyor. Gelen geçene bakıp ölçüp tartıyor. Luffy'i görünce "beklediğimiz adam geldi diyor ve ekibe haber veriyor.
7.5- Daha yolun başında Dragon (dünyanın en meşgul ve en aranan adamı) işini gücünü bırakıp, Luffy'nin konumunu öğrenip maceraya başlamasına yardımcı oluyor.
8-Yolda Doctorin ile karşılaşılıyor ve belli ki bu kadın da Roger tayfasıyla bağlantılı, bunların ilerleyişlerini onaylıyor.
9-Rayleig grand line'ın ortasında bekliyor ve Luffy'nin gelişimini kontrol ediyor.
10-Devrim ordusu üst düzey istihbarat ve anlık karar verebilme becerilerini kullanarak Luffy ve tayfasını gelişimlerini tamamlayabilecekleri bir noktaya gönderiyor. Bu sırada Rayleigh Luffy'i eğitirken Kuma da gemiyi koruyor. Bu arada geminin marangozu da bir korsan tarafından terkedilmiş bir çocuk. Roger'ın marangozu ve nakaması olan bir adam bu marangoza plüton'un çizimlerini bırakıyor. Her detay önemli ve planlı.
Şimdi şu maddelere bakınca her şeyin, devrim ordusunun ve Roger'ın da dahil olduğu bir grup tarafından planlandığı anlaşılıyor. Imu'nun da Luffy'e yaklaşımına bakarsak o da farkında. Diğer yandan Luffy'nin Momo ve Kinemon'u kurtarması, Skypia'da çanı bulup Norland'ın torunuyla olan hesabı kapatması, Robin'i tayfasına alması, Laboon'un önemini göz önüne alırsak Brook'u tayfaya alması, bunlar da tesadüfi şeyler gibi görünüyor.
Naruto'daki ya da Bleach'teki gibi sonradan hikayeye yedirilmiş bir mesihçilik yok burada. İlmek ilmek işlenmiş bir hikaye var ve günün sonunda Oda bunu öyle bir bağlayacak ki, afallayıp kalacağız.
1-Kayıp tarih zamanı, ay halkı dünyaya inip krallıkların içinden geçiyorlar. Gücü tekelleştiriyorlar. Bununla Joy Boy ve tayfası mücadele ediyorlar ama antik silahlar etmenleri nedeniyle kaybediyorlar.
2-Bu mirası gelecek nesile bırakıyor. Miras bırakılan irade. Hatta Nika'nın insanlara verdiği özgürlük umudu, hapishanelerde, Shandia'da vs. devam etmiş.
3-Roger ve tayfası son adayı buluyorlar ve komik bir hikayeyle karşılaşıyorlar. Joy Boy'un yaşadıklarına bakarsak ortada komik bir şey yok gibi ama belli ki varmış.
4-Roger ve tayfası çağın değişmesi için henüz zamanın gelmediğini bir şekilde fark ediyorlar. Belli ki bir kehanet veya 800 yıllık çılgın bir plan var ortada.
5-Roger ölümü için hükümetle bir anlaşma yapıyor ve tayfasını güvenceye alıyor. Tayfasının görevi ise iradenin mirasçısını bulup, işine çok karışmadan yol göstermek.
6-Shanks şapkayı alıp mirasçıyı bulma görevine başlıyor. Belki de Roger'ın inandığı gibi Ace'in o kişi olma ihtimalini değerlendirmek için doğu maviye gidiyor. Luffy'i görünce belli ki bazı taşlar yerine oturuyor ve
Luffy'in görebileceği bir noktaya nika nika no mi'yi koyup yemesini sağlıyor. Sonra kol kaybetme şovuyla kafasına belli bir ideolojiyi sokuyor.
7-Crocus Grand Line'ın girişinde bekliyor. Gelen geçene bakıp ölçüp tartıyor. Luffy'i görünce "beklediğimiz adam geldi diyor ve ekibe haber veriyor.
7.5- Daha yolun başında Dragon (dünyanın en meşgul ve en aranan adamı) işini gücünü bırakıp, Luffy'nin konumunu öğrenip maceraya başlamasına yardımcı oluyor.
8-Yolda Doctorin ile karşılaşılıyor ve belli ki bu kadın da Roger tayfasıyla bağlantılı, bunların ilerleyişlerini onaylıyor.
9-Rayleig grand line'ın ortasında bekliyor ve Luffy'nin gelişimini kontrol ediyor.
10-Devrim ordusu üst düzey istihbarat ve anlık karar verebilme becerilerini kullanarak Luffy ve tayfasını gelişimlerini tamamlayabilecekleri bir noktaya gönderiyor. Bu sırada Rayleigh Luffy'i eğitirken Kuma da gemiyi koruyor. Bu arada geminin marangozu da bir korsan tarafından terkedilmiş bir çocuk. Roger'ın marangozu ve nakaması olan bir adam bu marangoza plüton'un çizimlerini bırakıyor. Her detay önemli ve planlı.
Şimdi şu maddelere bakınca her şeyin, devrim ordusunun ve Roger'ın da dahil olduğu bir grup tarafından planlandığı anlaşılıyor. Imu'nun da Luffy'e yaklaşımına bakarsak o da farkında. Diğer yandan Luffy'nin Momo ve Kinemon'u kurtarması, Skypia'da çanı bulup Norland'ın torunuyla olan hesabı kapatması, Robin'i tayfasına alması, Laboon'un önemini göz önüne alırsak Brook'u tayfaya alması, bunlar da tesadüfi şeyler gibi görünüyor.
Naruto'daki ya da Bleach'teki gibi sonradan hikayeye yedirilmiş bir mesihçilik yok burada. İlmek ilmek işlenmiş bir hikaye var ve günün sonunda Oda bunu öyle bir bağlayacak ki, afallayıp kalacağız.
Orada Nika geri geldi diyen Luffy mi
Korkacaksan kork gerçek bu.
Kyuubi'nin içeriden sal beni yok edeyim demesinden yada hollow kişiliğin bırak beni defterini düreyim versiyonundan tek farkı var.Sessiz kalma hakkını kullanmış iletişime geçmiyor.
Nika kelimesinin sırıtma anlamı da varmış. Oda meyvenin o meyve olduğunu göstermek için kelime oyunu yapıyor olabilir sadece. Ayrıca Nika meyve ruhunun adı falan da çıkabilir. Luffy belki meyve ruhu ile konuşuyordur uyanış için. Eski devirlerde meyve ruhları gerçek ruhlar ya da insanlar olarak dünyada dolaşıyorlardır, sonradan meyvelere hapsedilmişlerdir falan filan. Hala bir şeyler uydurmak için kapı açık
Yav he he yapıyorsun şuanNika kelimesinin sırıtma anlamı da varmış. Oda meyvenin o meyve olduğunu göstermek için kelime oyunu yapıyor olabilir sadece. Ayrıca Nika meyve ruhunun adı falan da çıkabilir. Luffy belki meyve ruhu ile konuşuyordur uyanış için. Eski devirlerde meyve ruhları gerçek ruhlar ya da insanlar olarak dünyada dolaşıyorlardır, sonradan meyvelere hapsedilmişlerdir falan filan. Hala bir şeyler uydurmak için kapı açık
Luffy gülümserken 32 dişi de gözükuyor hep. Burada sadece bir sıra diş gözükmüş ondan garipsendi. Böyle bir sira gozuktüğü fazla sahnesi var mı?
Görünüş olarak Enies Loby arcında Garp yonkoulardan bahsederken görünen Kaido'nun sırıtmasını da Roger'ın Rayleigh ile ilk karşılaşmasındaki sırıtışını da anımsatıyor biraz ama Joy Boy kötü bir karakter de olmadığından bu sırıtma küçümsemekten ziyade öz güvenin, özgürlüğün ve geri dönmenin verdiği sevinçten kaynaklı bir gülümseme bence.
Son düzenleme:
- Durum
Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 23)
Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Tasarım Korsanfan V.6.0
