Oyun Dünyamız

[Monkey D. Garp]

Büyük konuşmak istemem ama ne zaman bir oyun en iyi özelliğini grafik olarak tanıtıyorsa sonu genellikle hayal kırıklığı oluyor. Görseli sürükleyici bir oynayışla süslemek lazım. Dövüş mekanikleri hoş duruyor ama oyunun ilerleyişi hakkında pek fikir yürütemedim.

Bunun ilk videosu oynanış açısından yeterince tatmin ediciydi. Çin mitolojisi de çok geniş ve detaylı zaten, Bence güzel bir oyun çıkacak gibi duruyor... Beklentim bayağı büyük ya.

 

[ƊƛƝƬЄ]

Oynamak nasip olmadı ama Resident Evil 8 hikayesi çok iyi; Olay virüsün ilk çıkış aşamasına kadar iniyor deneylerle savaşıyorsun , sinekleri evlat ediniyorsun falan böyle hikayeli başka oyunlar varmı ?

Ben Naughty Dog'un oyunlarını genelde oynanışlarını geçerek film gibi izledim. Uncharted 4 ve sonraki sene çıkarılan Uncharted oyunu, The Last Of Us 1 ve 2... Bunlar film tadındalar, Youtube'da bir oyuncudan izleyebilirsin. Bunlar dışında Ghost of Tsushima ve God of War da PS olmadığından oynayamadığım oyunlardır. Bunları oynama imkanın varsa oyna bence, yoksa izlemek de keyif verir.

 

[Historia]

Wolfenstein serinin ikinci oyunu olan Wolfenstein: The Old Blood’u da bitirdim.

Oyun, birinci oyunda yaşananların öncesini anlatıyor. Hatta oyun direkt 1. oyunun başladığı yerde bitiyor.
Karakterler, vahşet, dialoglar ve hikaye açısından birinci oyun çok daha iyiydi.
Ayrıca Old Blood birinci oyundan daha kısaydı.
Birinci oyundaki gibi güzel detaylar hiç yoktu. Yani ana karakterimiz olan Blazkoviç’e biraz daha derinlik katsın diye yapılmış çerezlik bir oyun denebilir.

 

[Dark King]

Wolfenstein serinin ikinci oyunu olan Wolfenstein: The Old Blood’u da bitirdim.

Oyun, birinci oyunda yaşananların öncesini anlatıyor. Hatta oyun direkt 1. oyunun başladığı yerde bitiyor.
Karakterler, vahşet, dialoglar ve hikaye açısından birinci oyun çok daha iyiydi.
Ayrıca Old Blood birinci oyundan daha kısaydı.
Birinci oyundaki gibi güzel detaylar hiç yoktu. Yani ana karakterimiz olan Blazkoviç’e biraz daha derinlik katsın diye yapılmış çerezlik bir oyun denebilir.

Dlc denebilir old blood için zaten bence. New order son çıkanlar içinde en iyisi, the new colossus ikinci, old blood da üçüncüdür.

 

[Starrk]

Oynadıktan sonraki yorumunu bekliyoruz o zaman.

El alışkanlığımın bu kadar gitmiş olmasını beklemezdim moralim bozulmadı desem yalan olur. Ama çok uzun zaman geçtiği için normal.
Ben düşmanları bu kadar basit hatırlamıyorum ama. O şaşırttı beni. Uzun zamandır doom, nioh ve monster hunter oynadığım için sanırım her düşmanın agresif olmasına ve birçok çeşit saldırısının olmasına alışmışım.


V’yi sevemedim. Nero’nun oyun sonunda alacağı şeyi bekliyorum oraya kadar jump cancel’a bağlı kombo yapıyorum anca. 4’ten daha zevkli olacak o belli.

Dante 4’te en çok kullandığım karakterdi. Lisede 2 baş parmağımın da kenarında çıkan morlukların sebebiydi. O tecrübeye güveniyordum ama o kadar çok şeyi var ki beynim durdu silah ve stil arasında geçiş yapmayı unutuyorum hep. Kombo ortasında swordmaster saldırısı yapacakken blok yapıp duruyorum royalguard’dan swordmaster’a geçmeyi unuttuğum için. Bu yaz işim bittikten sonra birgün oturup antrenman odasından çıkmamam lazım belli. El alışkanlığı istiyor.

Silahları motor hariç epey hoşuma gitti. Motoru da güçlü ve tek başına sevdim ama ağır kalıyor biraz. Kendi başına iyi ama 2-3 saniyede bi silah değiştirerek kombo yapmaya çalışırken motor hep bozuyor beni. Kendi saldırılarını yine kendi saldırılarıyla güzel birleştiriyor ama diğer silahlarla kullanmaya tam alışamadım.

Üzümlü kekim vergil’ı daha denemedim.

 

[ƊƛƝƬЄ]

El alışkanlığımın bu kadar gitmiş olmasını beklemezdim moralim bozulmadı desem yalan olur. Ama çok uzun zaman geçtiği için normal.
Ben düşmanları bu kadar basit hatırlamıyorum ama. O şaşırttı beni. Uzun zamandır doom, nioh ve monster hunter oynadığım için sanırım her düşmanın agresif olmasına ve birçok çeşit saldırısının olmasına alışmışım.


V’yi sevemedim. Nero’nun oyun sonunda alacağı şeyi bekliyorum oraya kadar jump cancel’a bağlı kombo yapıyorum anca. 4’ten daha zevkli olacak o belli.

Dante 4’te en çok kullandığım karakterdi. Lisede 2 baş parmağımın da kenarında çıkan morlukların sebebiydi. O tecrübeye güveniyordum ama o kadar çok şeyi var ki beynim durdu silah ve stil arasında geçiş yapmayı unutuyorum hep. Kombo ortasında swordmaster saldırısı yapacakken blok yapıp duruyorum royalguard’dan swordmaster’a geçmeyi unuttuğum için. Bu yaz işim bittikten sonra birgün oturup antrenman odasından çıkmamam lazım belli. El alışkanlığı istiyor.

Silahları motor hariç epey hoşuma gitti. Motoru da güçlü ve tek başına sevdim ama ağır kalıyor biraz. Kendi başına iyi ama 2-3 saniyede bi silah değiştirerek kombo yapmaya çalışırken motor hep bozuyor beni. Kendi saldırılarını yine kendi saldırılarıyla güzel birleştiriyor ama diğer silahlarla kullanmaya tam alışamadım.

Üzümlü kekim vergil’ı daha denemedim.

Ben o kadar pro değilim. Arada bu adamın videolarına bakıp mest oluyorum ama Yaptığı komboların yarısını görmüyorum bile, gerçekten fena oynuyor.

 

[Historia]

Bu sene çıkacak olan yeni Call of Duty Vanguard haftasonu Playstation için bedava olacak.

Şimdiden indirebilirsiniz haftasonu boyunca da alpha’yı deneyebilirsiniz.

 

[Starrk]

Ben o kadar pro değilim. Arada bu adamın videolarına bakıp mest oluyorum ama Yaptığı komboların yarısını görmüyorum bile, gerçekten fena oynuyor.

Oyun elimde değilken ben de yaptım onu çok. İzlemesi zevkli baya.

Bunun el hızı fena. Bende de çok beceri yok da kafaya takıp 500-1000 saat gömüyorum işte olana kadar. Bu herif oyun çıktıktan birkaç gün sonra falan video atmıştı.

 

[Leffwn]

Seri hakkında hiçbir fikrim yok ilk kez bu videoyu izliyorum ama daha ilk başta tepedeki kaleyi görür görmez düştüm. Bir evrende görünce "keşke benim olsa" dediğim birçok şeyin içinde böyle efsane kaleler geliyor.

 

[Kuroro]

Dark Souls 1 ve 3'ü bitirdim en son. Bu oyunlar cidden birer şaheser. Nameless King'den öyle böyle nefret etmedim ama ya. Full dex vermiştim karakterime, ne güzel hiç kalkan kullanmadan, iki kılıçlı Oden stilim ile önüme gelen bossu biçip geçiyordum. Bu Nameless King isimli arkadaşın ikinci aşamasında kendimi Katakuri ile dövüşürken hayatta kalmak için gözlem hakisini geliştiren Luffy gibi hissettim. Tabi Luffy'nin 2 molaya falan ihtiyacı olmuştu, ben yaklaşık 40 kere falan denemek zorunda kaldım.

Jedi: Fallen Order ise pek iyi değildi bence ya. Bu kadar parkur Uncharted'da yok yeminle. Bir de bu oyunun Souls türünde olduğuna dair bir şeyler okumuştum ama pek de alakasını göremedim. Kayıt sistemi dışında pek de bir benzerliği yok. Zor seviyede oynadığım halde en son düşman dışında bir numarası yoktu bölüm sonu rakiplerinin. İkinci oyunu da gamepass'e gelirse oynayabilirim, bence para verip oynanacak bir oyun değildi.