Her olayı süper oyunun. Şimdi konusuna filan çok girmeyeyim oynarsın belki.Neden? Konusu ne?
Her olayı süper oyunun. Şimdi konusuna filan çok girmeyeyim oynarsın belki.Neden? Konusu ne?
Uzunmuş bayağı :/Her olayı süper oyunun. Şimdi konusuna filan çok girmeyeyim oynarsın belki.
Control’u şu an bende oynuyorum ve diyebileceğim tek şey, Ps5 alınca tekrar oyna. Farkı gani gani hissedeceksin.Control’ü bitirdim. Ps5 veya düzgün bi pc aldığımda tekrardan oynamayı düşünüyorum. Güzeldi ama bu performansla uğraşamam bi daha.
Ps4’te baya performans sorunu yaşadım. Bu kadar zaman geçmişken hala bu derece frame düşüşleri olması şaşırttı baya.
Just cause 4’teki iple yapılabilen şeyler gibi telekinesis mekanikleri olsa tadından yenmezdi. Güçler biraz sıradan geldi. Ama bi shooter olarak gayet güzel oyun. Dünyası, çevre falan da zaten güzeldi.
Valhalla’da oyunun hikayesine etki ediyoruz ama Witcher kadar drastik ve net bir şekilde değil. Mesela hikayenin gidişatı senin tek bir kararına bağlı değil. Bir şeylerin değişmesi için cidden o karaktere karşı zıt gitmen gerekiyor ve anca o zaman bir şeyler değişiyor ama değişen şeyler de mesela bir karakter en fazla sinirlenip konum değiştiriyor türden şeyler. Hikaye en sonunda aynı sonuca bağlanıyor.@Historia hocam Valhalla da oyunun ana hikayesine etki ediyor muyuz? Yoksa sadece ufak görevlerde gizem görevlerinde falan mı var böyle şeyler? Spoiler yememek için araştırmadım pek. Witcher benzeri bir yapısı var mı yani.?
Belki sonraki oyunlarda bunu arttırırlar. Tabi neredeyse her sene oyun çıkardıkları için ve devam eden bir ana hikaye söz konusu olduğu için zor olabilir ama en azından biraz daha iyi çalışılmış yan görevler yapıp bunlara farklı sonlar ekleyebilirler belki. Seri biraz buna doğru gidebilir gibi geldi bana. Olursa güzel olur bence. Arada kalmış hissi bırakan oyunlar çok zevk veriyor. Öyle yapmasaydım ne olurdu merakınla tekrar oynayasın geliyor vs.Valhalla’da oyunun hikayesine etki ediyoruz ama Witcher kadar drastik ve net bir şekilde değil. Mesela hikayenin gidişatı senin tek bir kararına bağlı değil. Bir şeylerin değişmesi için cidden o karaktere karşı zıt gitmen gerekiyor ve anca o zaman bir şeyler değişiyor ama değişen şeyler de mesela bir karakter en fazla sinirlenip konum değiştiriyor türden şeyler. Hikaye en sonunda aynı sonuca bağlanıyor.
Valhalla’daki kararlar daha çok anlık değişimlere sebep oluyor yani öyle baskın değiller. Ve daha çok dialoglara etki ediyor. Mesela bir karakterin ölüp ölmeyeceğine karar versek bile hikaye yine aynı sonuca bağlanıyor.
Kararlarımızın ana hikayeye etki etmesi Ac’de çok zor ama dediğin gibi yan hikayelerde neden olmasın.Belki sonraki oyunlarda bunu arttırırlar. Tabi neredeyse her sene oyun çıkardıkları için ve devam eden bir ana hikaye söz konusu olduğu için zor olabilir ama en azından biraz daha iyi çalışılmış yan görevler yapıp bunlara farklı sonlar ekleyebilirler belki. Seri biraz buna doğru gidebilir gibi geldi bana. Olursa güzel olur bence. Arada kalmış hissi bırakan oyunlar çok zevk veriyor. Öyle yapmasaydım ne olurdu merakınla tekrar oynayasın geliyor vs.
Of çok güzele benziyor ama dil desteği yokmuş. Geçen önerdiğin LISA da çok ilginç bir oyuna benziyordu onu da oynayamadım bu yüzden. :/Ara Fell diyorum ve susuyorum. Adamlar RPG Maker ile çoğu açık dünya oyununda hissedemediğim keşif ve macera duygusunu vermeyi başardı bana. Böyle bir oyunu 10 lira gibi şaka gibi bi ücret ile edinebilmek de ayrı hoş oldu. Eski Final Fantasy oyunlarını falan sevenler hiç düşünmeden alabilir.
Aslında dili çok ağır değil Ara Fell'in, arada takıldığın kelimelere baka baka ilerlersen dil geliştirmene de yardımcı olabilir. :/ Lisa'nın dili ağır mıydı hatırlamıyorum. Türkçe çevirisi olan ve güzel hikayeli To The Moon geliyor aklıma, ama büyük ihtimalle oynamışsındır onu. Türkçe olduğunu hatırladığım Punch Club da keyifli bir oyundu, piksel grafikli bi boksörlük simülasyonu Aklıma daha gelirse yazarım ama çevirisi olmayan oyunlara da girişmeyi düşünürsen daha geniş bi arşiv seni bekliyor olacak.Of çok güzele benziyor ama dil desteği yokmuş. Geçen önerdiğin LISA da çok ilginç bir oyuna benziyordu onu da oynayamadım bu yüzden. :/
Ya aslında çok da büyük bir dil sorunum yok genel olarak anlıyorum. Sadece mesela oyunun heyecanlı bir yerindeyim ya da bir görevle uğraşıyorum diyelim. Tam o anda anlamadığım bir cümle olduğunda çıkıp cümlenin anlamına bakıp geri dönünce bir soğuyorum oyundan aynı zevki alamıyorum. Ama o iki oyundan birini yüksek ihtimalle alacağım. Oynayınca yazarım artık.Aslında dili çok ağır değil Ara Fell'in, arada takıldığın kelimelere baka baka ilerlersen dil geliştirmene de yardımcı olabilir. :/ Lisa'nın dili ağır mıydı hatırlamıyorum. Türkçe çevirisi olan ve güzel hikayeli To The Moon geliyor aklıma, ama büyük ihtimalle oynamışsındır onu. Türkçe olduğunu hatırladığım Punch Club da keyifli bir oyundu, piksel grafikli bi boksörlük simülasyonu Aklıma daha gelirse yazarım ama çevirisi olmayan oyunlara da girişmeyi düşünürsen daha geniş bi arşiv seni bekliyor olacak.