Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Sinema Dünyası Sohbet, Haber ve Tartışma

Sinemada mekan: bir düşünün, bu sahnelerde farklı mekanlar kullanılsaydı filmin ruhunda hal değişimi meydana gelir miydi?
Bana kalırsa sanat yönetiminin yani mizansenin bize yansıdığı kadraj dahilindeki prodüksiyon tasarımının ne kadar başarılı olduğu önemli bu konuda. Kameranın dışında kalan yönleriyle bir mekanın ruhunun seyirciye yansıdığını düşünmüyorum. Londra'da geçen bir sahne Londra'da çekilmeli demiyorum yani, prodüksiyon tasarımı yeterince iyiyse bambaşka bir mekanda set kurulabilir. Zaten aksi takdirde geçmiş bir zaman dilimini anlatan filmlerin o dönemin ruhunu yansıtması hiçbir zaman mümkün olmaz demeliyiz.
 
Bana kalırsa sanat yönetiminin yani mizansenin bize yansıdığı kadraj dahilindeki prodüksiyon tasarımının ne kadar başarılı olduğu önemli bu konuda. Kameranın dışında kalan yönleriyle bir mekanın ruhunun seyirciye yansıdığını düşünmüyorum. Londra'da geçen bir sahne Londra'da çekilmeli demiyorum yani, prodüksiyon tasarımı yeterince iyiyse bambaşka bir mekanda set kurulabilir. Zaten aksi takdirde geçmiş bir zaman dilimini anlatan filmlerin o dönemin ruhunu yansıtması hiçbir zaman mümkün olmaz demeliyiz.

Size ilginizi çekebilecek videolar önereyim.Kanal biraz şov amaçlı ve her söylediğine katılmıyorum ama dinlemesi keyifli denebilir o amaçla yapılmış sıkmadan vs.Arada ilginç bilgiler veriyor yönetmenlerin kişiliğine dair onlar fena değil.Tabii sevmediği adamları bire bin katarak anlatıyorlar o ayrı.
 

Size ilginizi çekebilecek videolar önereyim.Kanal biraz şov amaçlı ve her söylediğine katılmıyorum ama dinlemesi keyifli denebilir o amaçla yapılmış sıkmadan vs.Arada ilginç bilgiler veriyor yönetmenlerin kişiliğine dair onlar fena değil.Tabii sevmediği adamları bire bin katarak anlatıyorlar o ayrı.
Flu TV'nin neredeyse tüm serilerini takip ediyorum. Projelerine dahil ettikleri insanlarla, içerik çeşitliliğiyle bence şu an YouTube'daki en iyi Türkçe kanal. İlker Canikligil'in bu videolarını da izliyorum ama bunlarda genelde biraz standart bir akış izliyorlar. Kanalın sinemayla ilgili içeriklerinden Mustafa Preşava'yla yaptıkları Kral ve Ben serisini daha çok beğeniyorum. Preşava'nın filmleri değerlendirme becerisi muazzam.
 
Bana kalırsa sanat yönetiminin yani mizansenin bize yansıdığı kadraj dahilindeki prodüksiyon tasarımının ne kadar başarılı olduğu önemli bu konuda. Kameranın dışında kalan yönleriyle bir mekanın ruhunun seyirciye yansıdığını düşünmüyorum. Londra'da geçen bir sahne Londra'da çekilmeli demiyorum yani, prodüksiyon tasarımı yeterince iyiyse bambaşka bir mekanda set kurulabilir. Zaten aksi takdirde geçmiş bir zaman dilimini anlatan filmlerin o dönemin ruhunu yansıtması hiçbir zaman mümkün olmaz demeliyiz.
Demek istediğimi daha anlaşılır kılmak için şöyle sorayım.

Bu filmde "akşam vakti, yağmurlu bir cadde" sahnesi var (1:13'te giriyor).
Her sahnenin bir ruhu var diyelim (aslında yok da var kabul edelim). Bu filmdeki "akşam, yağmurlu cadde" sahnesinde yine "akşam vakti, yağmurlu bir cadde" olsaydı ama "bu cadde" olmasaydı sahnenin ruhu/yaşattığı hal değişir miydi?
Cevabı bildiğim için sormuyorum. Ben de merak ediyorum, sinemada mekan nereye düşüyor, ne işe yarıyor, nedir ne değildir meselesini sorguluyorum sadece.
 
Demek istediğimi daha anlaşılır kılmak için şöyle sorayım.

Bu filmde "akşam vakti, yağmurlu bir cadde" sahnesi var (1:13'te giriyor).
Her sahnenin bir ruhu var diyelim (aslında yok da var kabul edelim). Bu filmdeki "akşam, yağmurlu cadde" sahnesinde yine "akşam vakti, yağmurlu bir cadde" olsaydı ama "bu cadde" olmasaydı sahnenin ruhu/yaşattığı hal değişir miydi?
Cevabı bildiğim için sormuyorum. Ben de merak ediyorum, sinemada mekan nereye düşüyor, ne işe yarıyor, nedir ne değildir meselesini sorguluyorum sadece.
Bana kalırsa kaç farklı açı kullanıldığına göre değişir. Örneğin o caddeden bir establishing shot sunup ardından iki karakterin konuşmasını sabit kameralardan izleyeceksek o establishing shot'ı stok görüntülerden alıp diyalogu iyi donatılmış bir sette çekmek pek bir şey değiştirmez. Ama farklı bir hissiyatı yansıtmak istiyorsan kameranı daha fazla yöne çevirmen gerek. Araba egzozlarını, etrafta koşturan insanları çekersen ve karakterler kalabalığın içinden yürürken belli bir mesafeden takip eden bir kamera kullanırsan ya da çok yukarılara bir kamera yerleştirip karakterlerini kalabalık içinde kaybedersen seçtiğin cadde, başka bir caddeden farklı bir hissiyat verebilir.
 
Flu TV'nin neredeyse tüm serilerini takip ediyorum. Projelerine dahil ettikleri insanlarla, içerik çeşitliliğiyle bence şu an YouTube'daki en iyi Türkçe kanal. İlker Canikligil'in bu videolarını da izliyorum ama bunlarda genelde biraz standart bir akış izliyorlar. Kanalın sinemayla ilgili içeriklerinden Mustafa Preşava'yla yaptıkları Kral ve Ben serisini daha çok beğeniyorum. Preşava'nın filmleri değerlendirme becerisi muazzam.
Yazamadım araya başka şeyler girince.Diğerlerini bilmiyorum sadece koyduğum formatta yönetmen videolarına baktım.Videolar oldukça eğlenceli izlemesi güzel.Fakat şu var.Samimi bir hava var ama analizler bana sinema sevgisi açısından çok samimi gelmiyor.Rating kaygısı yüksek biraz.Samimi olsalar videonun içine ürün yerleştirmezler zaten youtube görüntülenme ve abone sayısından kazanıyor olmaları lazım.Kısacası yaptıkları işin ticari yönü fazla.Stajyerler her videoda filmi izlemiyor falan bunların bilerek böyle tasarlandığı bariz.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 13)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık