Burada bu kadar tartışılınca benim kafam karıştı bayağı. O yüzden okuduklarımdan yola çıkarak fikrimi baştan sona yazacağım.
Denizciler, Dünya Hükümeti'nin köpeği malesef. Tamam baskın görünen görevleri dünyada düzeni sağlamak, sivilleri korumak vs ama söz konusu kutsal ejderler ve hükümetin sırları olduğunda denizcilerin tek yaptığı köprklik oluyor malesef.
Ama bunun dışındaki görevlerini göz önünde bulundurursak yaptıkları şeyler, mesela Shicibukailik sistemi gayet iyi ve mantıklı.
Denizcilerin işi denizlerde kaosu önlemek. Güçlü bir korsana, korsanlığı bıraktırmak ve kendi gücün olarak korsanlara karşı kullanmak bence güzel bir strateji.
Hiç de köpeklik olmuyor bu.
Shicibukailik ise resmen köpeklik. Baştan niye korsan oldun, denizci emriyle yaşayacaksan? Evet, getirisi var ama emir geldi mi gitmen gerekiyor.
Mihawk'san da şart. Doflamingo'ysan da şart.
İstediğini dw yapamazsın, bir yanlışın ortaya çıkarsa doğruca impeldown'u boyluyorsun. Crocodile ve Doflamingo'da gördük.
Ama bütün shicibukailere köpek denmesi de hoşuma gitmiyor. Çünkü aynı teklifi bütün gün boş bir adada şarap içmek, ya da istediği pisliği yapıp, sırf kılıfına uydurdu diye özgür kalmak için kabul edenle, birilerini korumak için kabul eden insanlar bir olmamalı.
Evet shicibukai olduğunda onurunu terk etmiş oluyorsun ama birilerini korumak için onurunu çiğnemekten çekinmeyen birine köpek demek de yanlış bana göre.
Ben onlara kahraman derim. Bence tayfası için Mihawk'ın önünde diz çöken Zoro'dan ya da tükürdüğünü yalamaktan çekinmeyen Sanji'den farkları yok bu konuda.
Bu yüzden Jimbei ve Kuma benim gözümde kahramanken, Mihawk, Doflamingo, Crocodile hükümet köpekleri.
Hancock'dan emin değilim. Derdi ne bilmiyorum. Karakter olarak çok bencil biri, birilerini koruması fikri aklıma yatmıyor. Ama hep böyle miydi bilmiyoruz. Bu kız senelerce kutsal ejder kölesi olmuş.
Kuma'ya yaptıklarını gördük, yolu çeken esirler "Lütfen bizi öldürün" diye yalvarıyorlardı. Kızın birini esir almışlar. Sonra canları sıkılınca serbest bırakmışlar. Ama canları sıkılana kadar kızane yaptılarsa üç gün dayanamamış, intihar etmiş.
Hancock'un kişiliği orada bpzulmuş olabilir, emin olamıyorum.
Ama Doflamingo öyle mi? Adam köpekliğe doymamış, girmiş bir de Kaido'ya yanaşmış mesela.
Law ise çok ayrı bir mesele. Adam canından geçmiş. Sadece bir amaç için yaşıyor. Onur, gurur, hayal, arkadaş vs hiçbiri umrunda değil. Obsesifçe tek bir şeye kitlemiş kendini. Hani çıkar falan söz konusu değil. Ama Kuma ya da Jimbei gibi de değil.
Bu yüzden benim düşüncem net ama gördüğünüz gibi bayağı dolambaçlı.