Oda'nın sabrına hayranım. Her şeyden önce fanların istediğini vermiyor. Çoğu Mangaka'nın bir sınırı vardır. Bir yere kadar sıkar sıkar sonra istenileni fazlasıyla verir... O ara bir heyecan yaşarsın. Vay be sonunda ana karakteriniz istediğiniz yere gelmiş amacını başarmıştır. Gelişmiştir, güçlenmiştir ya da hikaye her ne ise onda güzel bir adım atmıştır. Ama bu heyecan o bölümden sonrasında biter. OP'ta bu böyle değildir. Seriyi güncel okurken iyice sıkılırsın. Bir sürü gereksiz ayrıntı var dersin. Bu karaktere neden bu kadar yer ayırıyor, hadi olayları hızlandır, şu sahnelere geç diye istersin. Oda bir türlü geçmez. Sonrasında istediğin yerlere doğru seri yaklaşmaya başlar, sen de sevdiğin karakterden büyük şeyler beklersin. Bu beklenti içerisinde olursun çünkü serinin elbet, eninde sonunda hikayesinin o olduğunu bilirsin. Ama Oda kolaya kaçmaz... Bir hayal kırıklığı yaşarsın. 900 küsür bölüm oldu diye söversin.
Demek istediğim şu ki Oda her zaman okuyucusunu şaşırtır. 900 küsür bölüm oldu hala daha şaşırtıyor. OP'un her bir arc'ı kendi içinde olabildiğince iyi işlenir. Yan karakterlerin, baş düşmanların hakkı verilir. Sonrasında geriye bakıp seriyi bir bütün olarak okuduğunda Oda'nın nasıl ilmek ilmek seriyi dokuduğunu anlarsın.
Demek istediğim Oda sıkar sıkar öyle bir patlar ki...