Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Spoiler] Bölüm Analizleri

Çizilen kapak bir istek üzerine yapıldığı için söylenecek pek bir şey yok. CC, öldürücü silahlar yapabileceğini, bu minvalde bir isteği olan kişilere de alt kısımda yer alan adrese mektup yollamalarını söylemiş. Dahimiz iş arıyor anlayacağınız. Toplamda 5 keçi var. Bir tanesi arka tarafta dahi CC'nin yazdığı ilanları yiyor. Fotokopi makinesinden bihaber olan dahi bilim adamına saygılarımızı sunup yolumuza devam ediyoruz. Tabii gitmeden keçilerimizden birinin yarasına ve gözlüğüne bakmayı da unutmuyoruz.


"Be-ben" efekti shamisen çalarken kullanılıyor Oda tarafından. Komurasaki de shamisen'i çok iyi çalan biri olarak sahne alıyor. Sahne başı ve sonunda çıkan kişi aynı zamanda Komurasaki. Esasınd adaha önceden de bunu gösteren işaretler vardı ama ben seriye doğrudan etkisi olmayan birinin çalmasını yeğlerdim açıkçası. Bu durumda anlatım şeklinin mantıklı olabilmesi için daha önce dile getirmiş olduğum gibi bu hikâyenin Wano'da yaşananlar anlatıldıktan sonra bir tiyatro eşliğinde anlatılıyor olması mümkün. Wano'nun açılış hikâyesi gibi yani.


Acaba Komurasaki'nin shamisen çalarken maske takmasının sebebi ne? Belki de hayalinde anlatıcı olmak vardır.

Sahne Robin'e geçerken Oda üşenmeden aynı kişileri farklı açıdan ve Robin'in çevresini sararken çizmiş. Robin ne söylerse söylesin ölecek. Görünüşe göre birden fazla "kedi balığı"msı canlıdan var.

Robin ve Oniwabanshu'nun olduğu yerin çizildiği açı ilen Nami'lerin gözetleme yaptığı yerin çizilen açısı aynı olsa da doğal olarak ikisi de farklı yerler.

Robin'in kendisini "witching hour boy" olarak tanıtması elbette bir misdirection, yanlış yönlendirme galiba Türkçesi. Tabii bunu bizim kel kafa Fukurokuju da anlıyor ve "ne kadar da iyi bir şekilde tasarlanmış bir cevap." minvalinde bir şey diyor ve yakalama emrini veriyor. Diğer yandan pisili adamlardan biri witching hour boy'un bugün de başkentte görüldüğünden bahsediyor.

Robin'in kendisinden bir klon yaptığını görüyoruz, pek şaşırtıcı bir sahne değil. En azından bizim için. Oniwabanshu afallıyor ve ninja mıydı yoksa hayalet miydi gibi sorular soruyor. Bu sırada shamisen'in sesi geceye tat katmaya devam ediyor elbette. Robin'in gerçek bedeninin yakınlarda bir yerlerde olduğuna karar veren Oniwabanshu ekibi peşine düşüyor.

Robin, Nami, Shinobu ve Brook ile temasa geçiyor. En az 11 ninja olduğundan bahsediyor. Bizimkiler yine çatı katına girmişler. Oda'dan güzel bir ninja sahnesi geliyor:

Fukurokuju Orochi'ye gözükmeyin derken Robin de "Bilge adam yaprağı ormanın içine saklar." diyerek dalıyor ziyafetin içine. Orochi ve Robin arasına geçen konuşma bir kenara bu ne tatlılıktır?


Aşüfteler birbirini kıskanıyor. :oleyo2: Komurasaki'nin işlediği günahlarsa güzelliğiyle bağışlanıyor. Robin maskesiyle ninjalardan saklanmaya çalışırken bir yandan da bilgi almak için Orochi'yi şıkıştırıyor.

Kyoshiro da Komurasaki'nin arkaplandan yaptıklarının korkunçluğundan bahsediyor ve onun kendisi için doğru kişi olmadığını dil getiriyor. Prensipleri olmasa düşermiş anlayacağınız. Bir yandan da adamlarının Komurasaki'ye laf atmasına nevi şahsına münhasır bir şekilde engel olup afilli laflar söylüyor. Komurasaki'nin Kyoshiro'nun bölgesinden geldiğini de öğreniyoruz. Kyoshiro ve adamları arasında güzel bir ilişki var. Bir nevi Dof ve ailesi gibi. Kyoshiro daha samimi geldi bana.

Kyoshiro bazı adamlarının güçsüz olduklarının bir önemi olmadığını, sake kadehlerini çarpmalarının onları ailesinden biri yapması için yeterli olduğunu söylüyor. Beraberinde de soruyor, öz çocuğunuz eve morluklar içinde, dayak yemiş bir şekilde gelse ne yapardınız, diye. Adamlarından biri de Kyoshiro'nun mertliğinden dem vuruyor. Evet, bu bölümle birlikte bu karakter gözümde epey basamak tırmandı. Ancak Orochi'nin gelmesiyle birlikte Kyoshiro'nun suratı asılıyor. Orochi diyor ki düşmanını ezici bir güçle yeneceksin ki bir daha sana karşı çıkamasın. Mihawk'ın tavşan muhabbetinin tam tersi bir düşünce tarzı var anlayacağınız.

Orochi 20 yıl öncenin ve kehanetin konusunu açıyor ve bu muhabbeti duymaktan sıkılan adamları da mırıldanarak hayıflanıyor. Öyle ki Kin'emon'un ve diğer sekiz kişinin öldüğünden eminler. Buna karşın Orochi; Sanji, Zoro ve Shutenmaru'nun saldırılarını falan birbirleriyle ilişkilendirerek gerçekleri ortaya koyuyor. Belli ki bunca zaman yaşanmayan türden şeyler bir anda vuku bulmaya başladı. Her şeyin arkasındaki isim ise gerçekten de Kin'emon.

Kyoshiro, Orochi gelir gelmez başını öne eğmesine karşın daha sonradan konuşuyor. Biraz işkillendirici bir karakter, sağı solu belli değil. Neyse bu adama dair Çerlo yüz satır yazar zaten. :oleyo2:

Kyoshiro şimdi gelseler dahi keseriz diyor. Diğerlerinin aksine yaşadıklarını düşünüyor olabilir. Diğer yandan Orochi ise Oden'in gözlerinin önünde can verdiğinden bahsediyor. Burası önemli. Momo'dan bahsedilirken de Robin ve Komurasaki gösteriliyor. Burası da önemli.

Bu arada şu çizim hoşuma gitti.

Robin de durumu özetliyor kendi iç sesiyle. O-toko kendini tutamıyor ve kahkahalara boğuluyor. Orochi çıldırıyor:


Birisi bunu pp olarak kullanabilir.

Orochi, Oden'i yendiğiden bahsediyor ama doğrudan sonuca atlayıp birebir kapıştıklarını söylemek için çok erken bana kalırsa. Bu arada sürekli Oden'den bahsediyor ama Sukiyaki nerede? Niye bahsi geçmiyor?

O-toko'nun gülme alışkanlığı onun başını belaya sokarken onu korumak isteyen Komurasaki tokadı okkalı bir şekilde yapıştırıyor. Yürü be! Komurasaki'den diz çöküp özür dilemesi bekleniyor ama o bir samurayın kızı olarak doğrularının ardından gideceğini dile getirip bunu reddediyor. İyice dellenen Orochi ise birbirinden farklı kişiliklere sahip olan sekiz kafasını ortaya çıkartıyor.


Robin O-toko'yu alıp kaçmaya çalışırken ninjalar onu görüyor. Bu sırada Kyoshiro ortalığı kan gövde götürecek diyor ve elini nihayet kılıcına götürüyor.

Endonezya'ya bağlı bir ada olan Bali'nin mitolojisinde yer alan bir karakter olan ve aslana benzeyen Barong aşağıdaki gibidir. Ruhların kralı olan Barong, tüm ruh gardiyanların anası olan şeytan kraliçe Rangda'nın düşmanıyken iyilerin lideridir. Bu iki karakterin husumeti, İyi ve kötünün sonsuz savaşı olarak resmedildiği görülür. Bu mitolojide dansın da büyük bir yeri vardır. Detaylara internetten ulaşabilirsiniz.

Bu noktada Orochi'nin meyvesi yapay mı gerçek mi belirsizliğini koruyor. Yalnız Orochi'nin tek kılıçla saldırması ilginç. Acaba bu rahatsızın 8 kafasından birini uçursak asıl bedenine dönmesi hâlinde neresi zarar görür? Yapay meyve olması hâlinde belki de düşük bir ihtimal de olsa içindeki kişiliklerden birine zarar gelir. Olasılık çok, detaylandırmak lüzumsuz. Yorum konuları da bu tip şeyler için var gerçi. Bu arada şu salak şeyi insana benzettim:

Bir sonraki bölüm atraksiyonlu geçecekse ben varım. Ancak buradan devam etsin olaylar. Kyoshiro sahne alsın, belki ilginç bir meyve yeteneği vardır, varsa görelim.

Son olarak tekrar Komurasaki'ye dönelim. Şu anlık hikâye anlatım şeklinden babası Oden, kardeşi Momo gibi gösteriliyor ama sanki fazlasıyla gözümüze sokuluyor. Yine de sürekli ters köşe bekliyor olduğumuz için bu kez beklemesek daha iyi olacak gibi geliyor. Çok da önemi yok benim için, neyse.

Komurasaki>Orochi gg wp.
Eline sağlık.
 
Kapağa baktığımız zaman Enel ve iki kurbağa görüyoruz. Biri Enel'in sakız balonunun üstünde, diğeriyse yanında. Enel fanları şu an:
Yaş akar gözüm sızlar
Ne kalur gerisine
Herkesun bir balonu var
Durur içerisinde
İnandık mangakaya
Öyle böyle dedi
Ayrılık defterini
Elimize verdi

Kurbağalar üzerinde Wano'da gördüğümüz türden motifler var. Enel Wano'ya geliyor, onaylı bilgi. ;)

Bölüm Orochi ile başlıyor. Meyvesi Yamata no Orochi. Daha önce forumda 529 defa adı geçmiştir fakat kısaca açıklayalım. Genellikle 8 kafası, 8 kuyruğu olan bir Japon yılanı bu. Bekiz Başlı Dev Yılan şeklinde geçiyor. Yamata no Orochi'ye dair detaylara ben girmeyeyim ama sizlere bir link bırakayım. Merak etmeyin Türkçe:
http://www.gazetebilkent.com/2013/09/04/japon-mitolojisi-ve-sinto-inanci-3/

Orochi'nin her kafası ayrı bir âlem yaşamaya devam ediyor. Özür bekliyor ama Komurasaki mükemmel duruyor karşısında.

"The one who falls in love first is the one who loses" Acaba Türkçe karşılığı var mı?

reyiz iş başında. Bunun kadar dönemin adamı birini daha görmedim ben. Arkın başından beri görüyoruz lavuğu. Ajan mısın lan? Aslında Oda ajan olarak seriye dahil etse fena olmazdı. Peki ya kimin ajanı? BİZZAT TANRI GODA'nın. Hehe.

O-toko gülmeye devam ederken Orochi manasız bir şekilde kendi adamlarına saldırıyor. Aslında bu durum çok da manasız sayılmaz. Çünkü her kafanın kendine has bir karakteri var gibi duruyor demiştim. En nihayetinde yakalıyor dişisini, kavrıyor çenesiyle, alıyor dişlerinin arasına, artık tek gıdımlık canı var onun, karmaşık duygular içinde, bekliyor öyle...

Oda'nın bu tarz çizimlerini özleyen varsa şöyle bırakayım.


Karakterlerden birinin adı Daikoku, hemen viki'ye dalıyor ve Daikokuten karakteriyle karşılaşıyoruz. Karanlığın muhteşem tanrısı olan bu kişi aynı zamanda 7 şans tanrısından biri. 5 tahılın tanrısı diye de geçiyormuş.

Daikoku diyor ki Shogun dediğin istediğini yapar, hem onu bunu bırak da bizim zaten daha önemli bir işimiz var. Robin'in kimliği ortaya çıkıyor. O-toko Komurasaki'ye yardım edilmesini istiyor. Robin, kendi kellesi ipteyken O-toko'yu kucaklamış. İşte yüce gönüllü bir kadın olmak bunu gerektiriyor.

Fuujin ve Raijin isimli iki karakter, yine aynı ninja birliğinin bir parçası. Peki kim bunlar? Esasında tanıyanlar olacaktır. Fuujin, Rüzgâr tanrısı, Raijin ise yıldırım. Bu iki tanrıda insanlara korku salan tanrılarmış. Fırtınalı günlerde aileler çocuklarına göbek deliklerini kapamalarını, aksi takdirde Raijin'in karınlarını yiyeceğini söylermiş. Düşünürseniz Luffy'nin G4 hâllerinin de bu iki tanrıda olduğu gibi detaylara sahip olduğunu anımsayabilirsiniz. Oda Japonca yazarken Fuujin ve Raijin kelimelerinden "Tanrı"yı çıkartıp yerine "Kılıç"ı koymuş. Seriye bu şekilde entegre etmiş yani.

İki Tanrı çakması Brook'un hayalet forumdan korkuyor. Brook da nasıl korku salacağını biliyor doğrusu. Diğer yandan O-toko güle oynaya bayılıyor. En iyi ölüm, gülerek ölmektir gibisinden laflar vardır. Kız az daha yaşıyordu bunu. Gülmek lüks bir şeydir.

Bu iki Tanrı çakması kızı çağıran kız da korkuyor epey. Japonya'nın merkez alındığı bir ada ve arkta insanların hayalet ve benzeri şeylerden bilhassa korkması normal zaten. Ne kadar güçlü olduklarının pek bir önemi yok, olabilir, makul.

Starving Skeleton'un yalnızca bir fabl olmadığının bahsi geçiyor. Gashadokuro olarak da bilinen bu mite göre hayaletler, açlıktan ölen insanların kemiklerinden oluşturdukları devasa bir iskelet formuna bürünüyor ve ardından da gece sularında, kırsal mekânlarda yiyecek gezginleri arıyor.

Robin Brook'a teşekkür edip bildiğimiz bir tekniği kullanıyor. Verilen tepki şeytani sanatlar ve hayalet ordusu. Nami'nin bir tarafları balonla örtbas edilirken Brook'a yardım düşüncesi vuku buluyor. Hanzo derken bizim bildiğimiz anlamda hanzo değil ama bir takozluğunu görürsek Hanzo diye sövebiliriz. 16. yüzyılda yaşamış olan Hattori Hanzo, Sengoku döneminde ünlü bir samuray ve ninja olarak biliniyor. Birleşik Japonya'nın kurulmasında parmağı olan bu arkadaş aynı zamanda Tokugawa Ieyasu-dono'yu kurtarmış. Evet -dono. Çünkü Sengoku Basara izlemiş olmak bunu gerektirir. Hanzo aynı zamanda Edo kalesini koruyan İga ninjalarının başı olarak biliniyor. Hanzo ismi nesiller boyunca aktarılmış. Şeytan Hanzo lakabını alan bu kişinin bir çizimi:

Hanzo, Shinobu'nun bunca yıl sonra yaşıyor olmasına barnah basıyor. Erkekleri cezbedip öldüren ninjanın da yine Shinobu olduğu anlamını da çıkarmadan geçmiyor. Shinobu vaktinde güzel biriymiş anlayacağınız. Shinobu kızıp sözde ninja sanatını kullanarak yumurta kırıyor. Ball Buster, erkeklerin huzurunda gıkını çıkartamadığı türden biri geçiyor. Aynı zamanda yumurta kırmaya da deniyor, yumurta derken, anladınız.

Shinobu'nun sahip olduğu meyve olgunlaştırma diyebileceğimiz bir meyveydi. Zaman içinde bu meyve kendisini de fazlasıyla olgunlaştırmış ve klasik cüce Japon teyze tiplemesine sokmuş olabilir. Hanzo'nun yaptığı hanzoluğa karşı bağlama sanatını kullanan Shinobu diğer yandan kare-san-sui tekniğini kullanıyor. Bu ne demek? Japon kayalık bahçesi anlamına geliyor. Zen bahçesi şeklinde de kullanıldığı oluyor. Çimen, kaya, çakıl ve kumun yanı sıra çeşitli doğal unsurlar barındıran sığ bir kum bahçesi. Çakıllar okyanusu, kayalar Japon adalarını temsil ediyormuş. Zen bahçesi kavramının mit olduğunu düşünenler de varmış. Detaylar: http://www.wikizero.biz/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvS2FyZXNhbnN1aQ

Son olarak, Shinobu'nun yaptığı Kare-san-sui farklı bir şekilde hecelenmiş. Doğrudan meyve gücünü işaret eder şekilde "dry-scattering-decay" manasına gelecek şekilde yazılmış yani. Japonca ilginç bir dil.

Souma no Furudairi, ya da Takiyasha the Witch and the Skeleton Spectre olarak bilinen bu tablo Utagawa Kuniyoshi tarafından yapılmış. Ukiyo-e stilinde uzman olan bu kişi Utagawa okulunun bir üyesiymiş. Kabuki aktörleri, kediler, efsanevi hayvanlar, güzel kadınlar ve manzaralar çizermiş.

Bizim pandaya bir şey olmamış galiba:
Yalnız lavuğun elinde Den Den Panda var sanki. Diyorum size. Ajan bu lavuk.

Gelelim malum sahneye. Kyoshiro açıkça hazır olup olmadığını soruyor, Komurasaki de hazır olduğun söylüyor. Bunlar ayarlanmış.

Unutmamak lazım. Bu ikisinin bir mazisi var:

Ölümü kabul etmiş gibi çizilen Komurasaki gene oldukça duru ve etkileyici gözüküyor.

Herkes şoka uğruyor ama çok açık ki bölümler boyunca temeli oturtulan bir karakter ölmeyecek. Neyse, millet öldü sansın da. :/

Bu tip olaylar bize değil seri içinde olan karakterlere ters köşe oluyor aslında.

Burada bir güzel detay da O-toko'nun Komurasaki'yi öldü düşünüyor olmasına karşın gülmeye devam etmesi. Ulen kereta sen ne ara kendine geldin? Neyse, sen gül güneş doğsun yeniden.

Kyoshiro'ya çok çıkışıyorlar ama o bu yapılanın bir suç olduğunu ve Komurasaki'ye samurayın merhametini gösterdiğini falan söylüyor.

Kyoshiro'nun elinde Kin'emon'un dağıttırdığı çizim var. Neyse bu konulara son kısımda tekrar girerim.

Orochi Robin'in peşine düşüyor, Nami ortaya çıkıyor ve Zeus'u çıkartıyor. Ulen Oda bu nasıl çizim? :oleyo2:

Ve böylelikle sahne BM'nin tarafına geçiyor. Ancak ilginç bir şekilde gece bitiyor ve sabah oluyor. Oda hızlı bir şekilde geçecek bu kısmı da.

BM'ye de O-lin demeye başlanmış. Şahane.

Tsuru'nun BM'ye verdiği tatlı olan Shiruko, geleneksel bir Japon tatlısı. Azuki fasulyelerinin kaynatıldıktan sonra ezilip, bir kase içerisinde mochi ile birlikte sunulmasıyla oluşuyor. Glütenli pirinç unu hamuru ya da kestane ile yapılan çeşitleri de bulunuyormuş. Bkz:

BM'de görünür bir tatlılaşma var. Gayet bebiş davranıyor. Chopper ve diğerleri Udon'a gitmenin peşinde. BM'nin hafızası olmaması bir yan bildiğin çocuk gibi davranıyor. Meyve gücünün olmadığı zamanlardaki hâline dönmüş yani. Bu beklenen bir şeydi ve dile de getirilmişti. Burada bir diğer detay olarak şunu sunabiliriz:
BM'nin şapkası BM'den bağımsız bir şekilde uyuyor ya da en azından iki gözünü de yummuş. Oysa BM'nin tek gözü açık.

BM'nin tatlı ve sakin tarafı kendinde olduğu için Zeus da hâlâ var olmaya devam ediyor. Ancak Prometheus sizlere ömür. Neden? Zira Whole Cake Island arkında da söylediğim gibi BM'nin pis tarafıydı ve şu an o tarafı sizlere ömür. Napoleon'un ise geçen bölüm gözleri açıktı. Şimdiyse kapalı. Bunu da şu şekilde yorumlayabiliriz belki: Gözler kalbin aynası muhabbetine gözleri ve tepkilerini yansıtan Napoleon, BM'nin adaya ayak bastığı ilk anda içgüdüsel olarak tetikteydi lakin BM'nin an itibarıyla huzur içinde olması onun da uykuya geçmesine neden oldu. Bunlar varsayım tabii. Biraz daha görmek lazım.

BM daha fazla shiruko yemek istediği için onlarla birlikte gidecekmiş. BM'yi kimse tanımıyor olabilir. Ancak Kaido'nun as adamları illaki bilecektir ve bu durum da ortalığı karıştırabilir. Ancak ilerleyen bölümlerde BM'yi şebek kıyafetlerle görebiliriz.

Nihai savaşa 9 gün kalmış. 929. bölümde Orochi Ateş Festivaline 1 hafta kaldığını söylemişti. Vİkiden bakayım dedim ama Japonların 1 haftalık takvimleri kullandığını gördüm. Geçmişte de yani.

Birkaç noktaya tekrar değinelim.

- Orochi'nin esas formunda kuyruklarının da fink atması gerekir bence. Oysa şu noktada tam olarak yılan olduğunu söyleyemeyiz.
- Kyoshiro büyük ihtimalle 9 kından biri olacak. Hâlâ karizma olmaya devam ediyor ve bir şekilde bizimkilerin içerideki adamı olabilir. Spoiler'da Komurasaki'nin cebinden aldığına dair bilgi vardı ya da ben öyle anladım lakin şu noktada tam olarak ne olduğu söylenemez gibi. Gene de durup dururken kendi cebinden çıkaracak hâli olmadığına göre Kin'emon'un dağıttırdığı kâğıt da Komurasaki'nin cebinden çıkmıştı. Samurayın merhametine gelecek olursak bu merhamet tam anlamıyla bir merhamet zira bana göre analiz esnasında da değindiğimiz üzere planlanmış bir şey. O-toko 7/24 güldüğü için farkında olmadan planın bir parçası olabilir lakin olmasa dahi bu ikisi bir şekilde bu işlemi gerçekleştirecekti gibi gözüküyor. Aynı zamanda geçen bölüm ortalığı kan gövde götürecek minvalinde konuşmuş olması ve yalnızca Komurasaki'ye bir kesik atması da planın adım adım işlediğine dair bir gösterge gibi duruyor. Plan yaptılarsa cebinde kâğıt olması falan da saçma gerçi ama o da Oda'nın bize işaret vermek için göz ardı ettiği bir detay herhâlde.
- BM'ye gelecek olursak söyleyecek çok bir şey yok çünkü bu noktada Oda'nın kafasında ne olduğunu göremiyorum. Normalde üç aşağı beş yukarı anlardım ama şu an tam anlamıyla bir boşluk var kafamda. Henüz Oda seviyesine gelememişiz. :( Şöyle bir düşünecek olursak BM'nin hayali, ütopik ve esasında Luffy'nin de onaylayacağı türden bir hayal. Tabii herkesi kafa hizasına getirmeyen hâli. Her ırkın bir arada mutlu mesut geçineceği türden bir hayal. Bizimkilere burada olmasa bile ileride yardım edebilir belki. Bakalım.
- Peki ya BM'nin tayfasına ne oldu?

Mama'nın yeni lakabı: Childish Mambino.

Neyse. Şimdi işim var, kalanını da hep beraber konuşuruz. Epey güzel bölüm.
 
Kapağa baktığımız zaman Enel ve iki kurbağa görüyoruz. Biri Enel'in sakız balonunun üstünde, diğeriyse yanında. Enel fanları şu an:
Yaş akar gözüm sızlar
Ne kalur gerisine
Herkesun bir balonu var
Durur içerisinde
İnandık mangakaya
Öyle böyle dedi
Ayrılık defterini
Elimize verdi

Kurbağalar üzerinde Wano'da gördüğümüz türden motifler var. Enel Wano'ya geliyor, onaylı bilgi. ;)

Bölüm Orochi ile başlıyor. Meyvesi Yamata no Orochi. Daha önce forumda 529 defa adı geçmiştir fakat kısaca açıklayalım. Genellikle 8 kafası, 8 kuyruğu olan bir Japon yılanı bu. Bekiz Başlı Dev Yılan şeklinde geçiyor. Yamata no Orochi'ye dair detaylara ben girmeyeyim ama sizlere bir link bırakayım. Merak etmeyin Türkçe:
http://www.gazetebilkent.com/2013/09/04/japon-mitolojisi-ve-sinto-inanci-3/

Orochi'nin her kafası ayrı bir âlem yaşamaya devam ediyor. Özür bekliyor ama Komurasaki mükemmel duruyor karşısında.

"The one who falls in love first is the one who loses" Acaba Türkçe karşılığı var mı?

reyiz iş başında. Bunun kadar dönemin adamı birini daha görmedim ben. Arkın başından beri görüyoruz lavuğu. Ajan mısın lan? Aslında Oda ajan olarak seriye dahil etse fena olmazdı. Peki ya kimin ajanı? BİZZAT TANRI GODA'nın. Hehe.

O-toko gülmeye devam ederken Orochi manasız bir şekilde kendi adamlarına saldırıyor. Aslında bu durum çok da manasız sayılmaz. Çünkü her kafanın kendine has bir karakteri var gibi duruyor demiştim. En nihayetinde yakalıyor dişisini, kavrıyor çenesiyle, alıyor dişlerinin arasına, artık tek gıdımlık canı var onun, karmaşık duygular içinde, bekliyor öyle...

Oda'nın bu tarz çizimlerini özleyen varsa şöyle bırakayım.


Karakterlerden birinin adı Daikoku, hemen viki'ye dalıyor ve Daikokuten karakteriyle karşılaşıyoruz. Karanlığın muhteşem tanrısı olan bu kişi aynı zamanda 7 şans tanrısından biri. 5 tahılın tanrısı diye de geçiyormuş.

Daikoku diyor ki Shogun dediğin istediğini yapar, hem onu bunu bırak da bizim zaten daha önemli bir işimiz var. Robin'in kimliği ortaya çıkıyor. O-toko Komurasaki'ye yardım edilmesini istiyor. Robin, kendi kellesi ipteyken O-toko'yu kucaklamış. İşte yüce gönüllü bir kadın olmak bunu gerektiriyor.

Fuujin ve Raijin isimli iki karakter, yine aynı ninja birliğinin bir parçası. Peki kim bunlar? Esasında tanıyanlar olacaktır. Fuujin, Rüzgâr tanrısı, Raijin ise yıldırım. Bu iki tanrıda insanlara korku salan tanrılarmış. Fırtınalı günlerde aileler çocuklarına göbek deliklerini kapamalarını, aksi takdirde Raijin'in karınlarını yiyeceğini söylermiş. Düşünürseniz Luffy'nin G4 hâllerinin de bu iki tanrıda olduğu gibi detaylara sahip olduğunu anımsayabilirsiniz. Oda Japonca yazarken Fuujin ve Raijin kelimelerinden "Tanrı"yı çıkartıp yerine "Kılıç"ı koymuş. Seriye bu şekilde entegre etmiş yani.

İki Tanrı çakması Brook'un hayalet forumdan korkuyor. Brook da nasıl korku salacağını biliyor doğrusu. Diğer yandan O-toko güle oynaya bayılıyor. En iyi ölüm, gülerek ölmektir gibisinden laflar vardır. Kız az daha yaşıyordu bunu. Gülmek lüks bir şeydir.

Bu iki Tanrı çakması kızı çağıran kız da korkuyor epey. Japonya'nın merkez alındığı bir ada ve arkta insanların hayalet ve benzeri şeylerden bilhassa korkması normal zaten. Ne kadar güçlü olduklarının pek bir önemi yok, olabilir, makul.

Starving Skeleton'un yalnızca bir fabl olmadığının bahsi geçiyor. Gashadokuro olarak da bilinen bu mite göre hayaletler, açlıktan ölen insanların kemiklerinden oluşturdukları devasa bir iskelet formuna bürünüyor ve ardından da gece sularında, kırsal mekânlarda yiyecek gezginleri arıyor.

Robin Brook'a teşekkür edip bildiğimiz bir tekniği kullanıyor. Verilen tepki şeytani sanatlar ve hayalet ordusu. Nami'nin bir tarafları balonla örtbas edilirken Brook'a yardım düşüncesi vuku buluyor. Hanzo derken bizim bildiğimiz anlamda hanzo değil ama bir takozluğunu görürsek Hanzo diye sövebiliriz. 16. yüzyılda yaşamış olan Hattori Hanzo, Sengoku döneminde ünlü bir samuray ve ninja olarak biliniyor. Birleşik Japonya'nın kurulmasında parmağı olan bu arkadaş aynı zamanda Tokugawa Ieyasu-dono'yu kurtarmış. Evet -dono. Çünkü Sengoku Basara izlemiş olmak bunu gerektirir. Hanzo aynı zamanda Edo kalesini koruyan İga ninjalarının başı olarak biliniyor. Hanzo ismi nesiller boyunca aktarılmış. Şeytan Hanzo lakabını alan bu kişinin bir çizimi:

Hanzo, Shinobu'nun bunca yıl sonra yaşıyor olmasına barnah basıyor. Erkekleri cezbedip öldüren ninjanın da yine Shinobu olduğu anlamını da çıkarmadan geçmiyor. Shinobu vaktinde güzel biriymiş anlayacağınız. Shinobu kızıp sözde ninja sanatını kullanarak yumurta kırıyor. Ball Buster, erkeklerin huzurunda gıkını çıkartamadığı türden biri geçiyor. Aynı zamanda yumurta kırmaya da deniyor, yumurta derken, anladınız.

Shinobu'nun sahip olduğu meyve olgunlaştırma diyebileceğimiz bir meyveydi. Zaman içinde bu meyve kendisini de fazlasıyla olgunlaştırmış ve klasik cüce Japon teyze tiplemesine sokmuş olabilir. Hanzo'nun yaptığı hanzoluğa karşı bağlama sanatını kullanan Shinobu diğer yandan kare-san-sui tekniğini kullanıyor. Bu ne demek? Japon kayalık bahçesi anlamına geliyor. Zen bahçesi şeklinde de kullanıldığı oluyor. Çimen, kaya, çakıl ve kumun yanı sıra çeşitli doğal unsurlar barındıran sığ bir kum bahçesi. Çakıllar okyanusu, kayalar Japon adalarını temsil ediyormuş. Zen bahçesi kavramının mit olduğunu düşünenler de varmış. Detaylar: http://www.wikizero.biz/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvS2FyZXNhbnN1aQ

Son olarak, Shinobu'nun yaptığı Kare-san-sui farklı bir şekilde hecelenmiş. Doğrudan meyve gücünü işaret eder şekilde "dry-scattering-decay" manasına gelecek şekilde yazılmış yani. Japonca ilginç bir dil.

Souma no Furudairi, ya da Takiyasha the Witch and the Skeleton Spectre olarak bilinen bu tablo Utagawa Kuniyoshi tarafından yapılmış. Ukiyo-e stilinde uzman olan bu kişi Utagawa okulunun bir üyesiymiş. Kabuki aktörleri, kediler, efsanevi hayvanlar, güzel kadınlar ve manzaralar çizermiş.

Bizim pandaya bir şey olmamış galiba:
Yalnız lavuğun elinde Den Den Panda var sanki. Diyorum size. Ajan bu lavuk.

Gelelim malum sahneye. Kyoshiro açıkça hazır olup olmadığını soruyor, Komurasaki de hazır olduğun söylüyor. Bunlar ayarlanmış.

Unutmamak lazım. Bu ikisinin bir mazisi var:

Ölümü kabul etmiş gibi çizilen Komurasaki gene oldukça duru ve etkileyici gözüküyor.

Herkes şoka uğruyor ama çok açık ki bölümler boyunca temeli oturtulan bir karakter ölmeyecek. Neyse, millet öldü sansın da. :/

Bu tip olaylar bize değil seri içinde olan karakterlere ters köşe oluyor aslında.

Burada bir güzel detay da O-toko'nun Komurasaki'yi öldü düşünüyor olmasına karşın gülmeye devam etmesi. Ulen kereta sen ne ara kendine geldin? Neyse, sen gül güneş doğsun yeniden.

Kyoshiro'ya çok çıkışıyorlar ama o bu yapılanın bir suç olduğunu ve Komurasaki'ye samurayın merhametini gösterdiğini falan söylüyor.

Kyoshiro'nun elinde Kin'emon'un dağıttırdığı çizim var. Neyse bu konulara son kısımda tekrar girerim.

Orochi Robin'in peşine düşüyor, Nami ortaya çıkıyor ve Zeus'u çıkartıyor. Ulen Oda bu nasıl çizim? :oleyo2:

Ve böylelikle sahne BM'nin tarafına geçiyor. Ancak ilginç bir şekilde gece bitiyor ve sabah oluyor. Oda hızlı bir şekilde geçecek bu kısmı da.

BM'ye de O-lin demeye başlanmış. Şahane.

Tsuru'nun BM'ye verdiği tatlı olan Shiruko, geleneksel bir Japon tatlısı. Azuki fasulyelerinin kaynatıldıktan sonra ezilip, bir kase içerisinde mochi ile birlikte sunulmasıyla oluşuyor. Glütenli pirinç unu hamuru ya da kestane ile yapılan çeşitleri de bulunuyormuş. Bkz:

BM'de görünür bir tatlılaşma var. Gayet bebiş davranıyor. Chopper ve diğerleri Udon'a gitmenin peşinde. BM'nin hafızası olmaması bir yan bildiğin çocuk gibi davranıyor. Meyve gücünün olmadığı zamanlardaki hâline dönmüş yani. Bu beklenen bir şeydi ve dile de getirilmişti. Burada bir diğer detay olarak şunu sunabiliriz:
BM'nin şapkası BM'den bağımsız bir şekilde uyuyor ya da en azından iki gözünü de yummuş. Oysa BM'nin tek gözü açık.

BM'nin tatlı ve sakin tarafı kendinde olduğu için Zeus da hâlâ var olmaya devam ediyor. Ancak Prometheus sizlere ömür. Neden? Zira Whole Cake Island arkında da söylediğim gibi BM'nin pis tarafıydı ve şu an o tarafı sizlere ömür. Napoleon'un ise geçen bölüm gözleri açıktı. Şimdiyse kapalı. Bunu da şu şekilde yorumlayabiliriz belki: Gözler kalbin aynası muhabbetine gözleri ve tepkilerini yansıtan Napoleon, BM'nin adaya ayak bastığı ilk anda içgüdüsel olarak tetikteydi lakin BM'nin an itibarıyla huzur içinde olması onun da uykuya geçmesine neden oldu. Bunlar varsayım tabii. Biraz daha görmek lazım.

BM daha fazla shiruko yemek istediği için onlarla birlikte gidecekmiş. BM'yi kimse tanımıyor olabilir. Ancak Kaido'nun as adamları illaki bilecektir ve bu durum da ortalığı karıştırabilir. Ancak ilerleyen bölümlerde BM'yi şebek kıyafetlerle görebiliriz.

Nihai savaşa 9 gün kalmış. 929. bölümde Orochi Ateş Festivaline 1 hafta kaldığını söylemişti. Vİkiden bakayım dedim ama Japonların 1 haftalık takvimleri kullandığını gördüm. Geçmişte de yani.

Birkaç noktaya tekrar değinelim.

- Orochi'nin esas formunda kuyruklarının da fink atması gerekir bence. Oysa şu noktada tam olarak yılan olduğunu söyleyemeyiz.
- Kyoshiro büyük ihtimalle 9 kından biri olacak. Hâlâ karizma olmaya devam ediyor ve bir şekilde bizimkilerin içerideki adamı olabilir. Spoiler'da Komurasaki'nin cebinden aldığına dair bilgi vardı ya da ben öyle anladım lakin şu noktada tam olarak ne olduğu söylenemez gibi. Gene de durup dururken kendi cebinden çıkaracak hâli olmadığına göre Kin'emon'un dağıttırdığı kâğıt da Komurasaki'nin cebinden çıkmıştı. Samurayın merhametine gelecek olursak bu merhamet tam anlamıyla bir merhamet zira bana göre analiz esnasında da değindiğimiz üzere planlanmış bir şey. O-toko 7/24 güldüğü için farkında olmadan planın bir parçası olabilir lakin olmasa dahi bu ikisi bir şekilde bu işlemi gerçekleştirecekti gibi gözüküyor. Aynı zamanda geçen bölüm ortalığı kan gövde götürecek minvalinde konuşmuş olması ve yalnızca Komurasaki'ye bir kesik atması da planın adım adım işlediğine dair bir gösterge gibi duruyor. Plan yaptılarsa cebinde kâğıt olması falan da saçma gerçi ama o da Oda'nın bize işaret vermek için göz ardı ettiği bir detay herhâlde.
- BM'ye gelecek olursak söyleyecek çok bir şey yok çünkü bu noktada Oda'nın kafasında ne olduğunu göremiyorum. Normalde üç aşağı beş yukarı anlardım ama şu an tam anlamıyla bir boşluk var kafamda. Henüz Oda seviyesine gelememişiz. :( Şöyle bir düşünecek olursak BM'nin hayali, ütopik ve esasında Luffy'nin de onaylayacağı türden bir hayal. Tabii herkesi kafa hizasına getirmeyen hâli. Her ırkın bir arada mutlu mesut geçineceği türden bir hayal. Bizimkilere burada olmasa bile ileride yardım edebilir belki. Bakalım.
- Peki ya BM'nin tayfasına ne oldu?

Mama'nın yeni lakabı: Childish Mambino.

Neyse. Şimdi işim var, kalanını da hep beraber konuşuruz. Epey güzel bölüm.
Emeğine sağlık.
 
Kapağa baktığımız zaman Enel ve iki kurbağa görüyoruz. Biri Enel'in sakız balonunun üstünde, diğeriyse yanında. Enel fanları şu an:
Yaş akar gözüm sızlar
Ne kalur gerisine
Herkesun bir balonu var
Durur içerisinde
İnandık mangakaya
Öyle böyle dedi
Ayrılık defterini
Elimize verdi

Kurbağalar üzerinde Wano'da gördüğümüz türden motifler var. Enel Wano'ya geliyor, onaylı bilgi. ;)

Bölüm Orochi ile başlıyor. Meyvesi Yamata no Orochi. Daha önce forumda 529 defa adı geçmiştir fakat kısaca açıklayalım. Genellikle 8 kafası, 8 kuyruğu olan bir Japon yılanı bu. Bekiz Başlı Dev Yılan şeklinde geçiyor. Yamata no Orochi'ye dair detaylara ben girmeyeyim ama sizlere bir link bırakayım. Merak etmeyin Türkçe:
http://www.gazetebilkent.com/2013/09/04/japon-mitolojisi-ve-sinto-inanci-3/

Orochi'nin her kafası ayrı bir âlem yaşamaya devam ediyor. Özür bekliyor ama Komurasaki mükemmel duruyor karşısında.

"The one who falls in love first is the one who loses" Acaba Türkçe karşılığı var mı?

reyiz iş başında. Bunun kadar dönemin adamı birini daha görmedim ben. Arkın başından beri görüyoruz lavuğu. Ajan mısın lan? Aslında Oda ajan olarak seriye dahil etse fena olmazdı. Peki ya kimin ajanı? BİZZAT TANRI GODA'nın. Hehe.

O-toko gülmeye devam ederken Orochi manasız bir şekilde kendi adamlarına saldırıyor. Aslında bu durum çok da manasız sayılmaz. Çünkü her kafanın kendine has bir karakteri var gibi duruyor demiştim. En nihayetinde yakalıyor dişisini, kavrıyor çenesiyle, alıyor dişlerinin arasına, artık tek gıdımlık canı var onun, karmaşık duygular içinde, bekliyor öyle...

Oda'nın bu tarz çizimlerini özleyen varsa şöyle bırakayım.


Karakterlerden birinin adı Daikoku, hemen viki'ye dalıyor ve Daikokuten karakteriyle karşılaşıyoruz. Karanlığın muhteşem tanrısı olan bu kişi aynı zamanda 7 şans tanrısından biri. 5 tahılın tanrısı diye de geçiyormuş.

Daikoku diyor ki Shogun dediğin istediğini yapar, hem onu bunu bırak da bizim zaten daha önemli bir işimiz var. Robin'in kimliği ortaya çıkıyor. O-toko Komurasaki'ye yardım edilmesini istiyor. Robin, kendi kellesi ipteyken O-toko'yu kucaklamış. İşte yüce gönüllü bir kadın olmak bunu gerektiriyor.

Fuujin ve Raijin isimli iki karakter, yine aynı ninja birliğinin bir parçası. Peki kim bunlar? Esasında tanıyanlar olacaktır. Fuujin, Rüzgâr tanrısı, Raijin ise yıldırım. Bu iki tanrıda insanlara korku salan tanrılarmış. Fırtınalı günlerde aileler çocuklarına göbek deliklerini kapamalarını, aksi takdirde Raijin'in karınlarını yiyeceğini söylermiş. Düşünürseniz Luffy'nin G4 hâllerinin de bu iki tanrıda olduğu gibi detaylara sahip olduğunu anımsayabilirsiniz. Oda Japonca yazarken Fuujin ve Raijin kelimelerinden "Tanrı"yı çıkartıp yerine "Kılıç"ı koymuş. Seriye bu şekilde entegre etmiş yani.

İki Tanrı çakması Brook'un hayalet forumdan korkuyor. Brook da nasıl korku salacağını biliyor doğrusu. Diğer yandan O-toko güle oynaya bayılıyor. En iyi ölüm, gülerek ölmektir gibisinden laflar vardır. Kız az daha yaşıyordu bunu. Gülmek lüks bir şeydir.

Bu iki Tanrı çakması kızı çağıran kız da korkuyor epey. Japonya'nın merkez alındığı bir ada ve arkta insanların hayalet ve benzeri şeylerden bilhassa korkması normal zaten. Ne kadar güçlü olduklarının pek bir önemi yok, olabilir, makul.

Starving Skeleton'un yalnızca bir fabl olmadığının bahsi geçiyor. Gashadokuro olarak da bilinen bu mite göre hayaletler, açlıktan ölen insanların kemiklerinden oluşturdukları devasa bir iskelet formuna bürünüyor ve ardından da gece sularında, kırsal mekânlarda yiyecek gezginleri arıyor.

Robin Brook'a teşekkür edip bildiğimiz bir tekniği kullanıyor. Verilen tepki şeytani sanatlar ve hayalet ordusu. Nami'nin bir tarafları balonla örtbas edilirken Brook'a yardım düşüncesi vuku buluyor. Hanzo derken bizim bildiğimiz anlamda hanzo değil ama bir takozluğunu görürsek Hanzo diye sövebiliriz. 16. yüzyılda yaşamış olan Hattori Hanzo, Sengoku döneminde ünlü bir samuray ve ninja olarak biliniyor. Birleşik Japonya'nın kurulmasında parmağı olan bu arkadaş aynı zamanda Tokugawa Ieyasu-dono'yu kurtarmış. Evet -dono. Çünkü Sengoku Basara izlemiş olmak bunu gerektirir. Hanzo aynı zamanda Edo kalesini koruyan İga ninjalarının başı olarak biliniyor. Hanzo ismi nesiller boyunca aktarılmış. Şeytan Hanzo lakabını alan bu kişinin bir çizimi:

Hanzo, Shinobu'nun bunca yıl sonra yaşıyor olmasına barnah basıyor. Erkekleri cezbedip öldüren ninjanın da yine Shinobu olduğu anlamını da çıkarmadan geçmiyor. Shinobu vaktinde güzel biriymiş anlayacağınız. Shinobu kızıp sözde ninja sanatını kullanarak yumurta kırıyor. Ball Buster, erkeklerin huzurunda gıkını çıkartamadığı türden biri geçiyor. Aynı zamanda yumurta kırmaya da deniyor, yumurta derken, anladınız.

Shinobu'nun sahip olduğu meyve olgunlaştırma diyebileceğimiz bir meyveydi. Zaman içinde bu meyve kendisini de fazlasıyla olgunlaştırmış ve klasik cüce Japon teyze tiplemesine sokmuş olabilir. Hanzo'nun yaptığı hanzoluğa karşı bağlama sanatını kullanan Shinobu diğer yandan kare-san-sui tekniğini kullanıyor. Bu ne demek? Japon kayalık bahçesi anlamına geliyor. Zen bahçesi şeklinde de kullanıldığı oluyor. Çimen, kaya, çakıl ve kumun yanı sıra çeşitli doğal unsurlar barındıran sığ bir kum bahçesi. Çakıllar okyanusu, kayalar Japon adalarını temsil ediyormuş. Zen bahçesi kavramının mit olduğunu düşünenler de varmış. Detaylar: http://www.wikizero.biz/index.php?q=aHR0cHM6Ly90ci53aWtpcGVkaWEub3JnL3dpa2kvS2FyZXNhbnN1aQ

Son olarak, Shinobu'nun yaptığı Kare-san-sui farklı bir şekilde hecelenmiş. Doğrudan meyve gücünü işaret eder şekilde "dry-scattering-decay" manasına gelecek şekilde yazılmış yani. Japonca ilginç bir dil.

Souma no Furudairi, ya da Takiyasha the Witch and the Skeleton Spectre olarak bilinen bu tablo Utagawa Kuniyoshi tarafından yapılmış. Ukiyo-e stilinde uzman olan bu kişi Utagawa okulunun bir üyesiymiş. Kabuki aktörleri, kediler, efsanevi hayvanlar, güzel kadınlar ve manzaralar çizermiş.

Bizim pandaya bir şey olmamış galiba:
Yalnız lavuğun elinde Den Den Panda var sanki. Diyorum size. Ajan bu lavuk.

Gelelim malum sahneye. Kyoshiro açıkça hazır olup olmadığını soruyor, Komurasaki de hazır olduğun söylüyor. Bunlar ayarlanmış.

Unutmamak lazım. Bu ikisinin bir mazisi var:

Ölümü kabul etmiş gibi çizilen Komurasaki gene oldukça duru ve etkileyici gözüküyor.

Herkes şoka uğruyor ama çok açık ki bölümler boyunca temeli oturtulan bir karakter ölmeyecek. Neyse, millet öldü sansın da. :/

Bu tip olaylar bize değil seri içinde olan karakterlere ters köşe oluyor aslında.

Burada bir güzel detay da O-toko'nun Komurasaki'yi öldü düşünüyor olmasına karşın gülmeye devam etmesi. Ulen kereta sen ne ara kendine geldin? Neyse, sen gül güneş doğsun yeniden.

Kyoshiro'ya çok çıkışıyorlar ama o bu yapılanın bir suç olduğunu ve Komurasaki'ye samurayın merhametini gösterdiğini falan söylüyor.

Kyoshiro'nun elinde Kin'emon'un dağıttırdığı çizim var. Neyse bu konulara son kısımda tekrar girerim.

Orochi Robin'in peşine düşüyor, Nami ortaya çıkıyor ve Zeus'u çıkartıyor. Ulen Oda bu nasıl çizim? :oleyo2:

Ve böylelikle sahne BM'nin tarafına geçiyor. Ancak ilginç bir şekilde gece bitiyor ve sabah oluyor. Oda hızlı bir şekilde geçecek bu kısmı da.

BM'ye de O-lin demeye başlanmış. Şahane.

Tsuru'nun BM'ye verdiği tatlı olan Shiruko, geleneksel bir Japon tatlısı. Azuki fasulyelerinin kaynatıldıktan sonra ezilip, bir kase içerisinde mochi ile birlikte sunulmasıyla oluşuyor. Glütenli pirinç unu hamuru ya da kestane ile yapılan çeşitleri de bulunuyormuş. Bkz:

BM'de görünür bir tatlılaşma var. Gayet bebiş davranıyor. Chopper ve diğerleri Udon'a gitmenin peşinde. BM'nin hafızası olmaması bir yan bildiğin çocuk gibi davranıyor. Meyve gücünün olmadığı zamanlardaki hâline dönmüş yani. Bu beklenen bir şeydi ve dile de getirilmişti. Burada bir diğer detay olarak şunu sunabiliriz:
BM'nin şapkası BM'den bağımsız bir şekilde uyuyor ya da en azından iki gözünü de yummuş. Oysa BM'nin tek gözü açık.

BM'nin tatlı ve sakin tarafı kendinde olduğu için Zeus da hâlâ var olmaya devam ediyor. Ancak Prometheus sizlere ömür. Neden? Zira Whole Cake Island arkında da söylediğim gibi BM'nin pis tarafıydı ve şu an o tarafı sizlere ömür. Napoleon'un ise geçen bölüm gözleri açıktı. Şimdiyse kapalı. Bunu da şu şekilde yorumlayabiliriz belki: Gözler kalbin aynası muhabbetine gözleri ve tepkilerini yansıtan Napoleon, BM'nin adaya ayak bastığı ilk anda içgüdüsel olarak tetikteydi lakin BM'nin an itibarıyla huzur içinde olması onun da uykuya geçmesine neden oldu. Bunlar varsayım tabii. Biraz daha görmek lazım.

BM daha fazla shiruko yemek istediği için onlarla birlikte gidecekmiş. BM'yi kimse tanımıyor olabilir. Ancak Kaido'nun as adamları illaki bilecektir ve bu durum da ortalığı karıştırabilir. Ancak ilerleyen bölümlerde BM'yi şebek kıyafetlerle görebiliriz.

Nihai savaşa 9 gün kalmış. 929. bölümde Orochi Ateş Festivaline 1 hafta kaldığını söylemişti. Vİkiden bakayım dedim ama Japonların 1 haftalık takvimleri kullandığını gördüm. Geçmişte de yani.

Birkaç noktaya tekrar değinelim.

- Orochi'nin esas formunda kuyruklarının da fink atması gerekir bence. Oysa şu noktada tam olarak yılan olduğunu söyleyemeyiz.
- Kyoshiro büyük ihtimalle 9 kından biri olacak. Hâlâ karizma olmaya devam ediyor ve bir şekilde bizimkilerin içerideki adamı olabilir. Spoiler'da Komurasaki'nin cebinden aldığına dair bilgi vardı ya da ben öyle anladım lakin şu noktada tam olarak ne olduğu söylenemez gibi. Gene de durup dururken kendi cebinden çıkaracak hâli olmadığına göre Kin'emon'un dağıttırdığı kâğıt da Komurasaki'nin cebinden çıkmıştı. Samurayın merhametine gelecek olursak bu merhamet tam anlamıyla bir merhamet zira bana göre analiz esnasında da değindiğimiz üzere planlanmış bir şey. O-toko 7/24 güldüğü için farkında olmadan planın bir parçası olabilir lakin olmasa dahi bu ikisi bir şekilde bu işlemi gerçekleştirecekti gibi gözüküyor. Aynı zamanda geçen bölüm ortalığı kan gövde götürecek minvalinde konuşmuş olması ve yalnızca Komurasaki'ye bir kesik atması da planın adım adım işlediğine dair bir gösterge gibi duruyor. Plan yaptılarsa cebinde kâğıt olması falan da saçma gerçi ama o da Oda'nın bize işaret vermek için göz ardı ettiği bir detay herhâlde.
- BM'ye gelecek olursak söyleyecek çok bir şey yok çünkü bu noktada Oda'nın kafasında ne olduğunu göremiyorum. Normalde üç aşağı beş yukarı anlardım ama şu an tam anlamıyla bir boşluk var kafamda. Henüz Oda seviyesine gelememişiz. :( Şöyle bir düşünecek olursak BM'nin hayali, ütopik ve esasında Luffy'nin de onaylayacağı türden bir hayal. Tabii herkesi kafa hizasına getirmeyen hâli. Her ırkın bir arada mutlu mesut geçineceği türden bir hayal. Bizimkilere burada olmasa bile ileride yardım edebilir belki. Bakalım.
- Peki ya BM'nin tayfasına ne oldu?

Mama'nın yeni lakabı: Childish Mambino.

Neyse. Şimdi işim var, kalanını da hep beraber konuşuruz. Epey güzel bölüm.
Eline sağlık. Güzel olmuş. Karakterlerin isimlerinin anlamını falan araştırman ince noktaları görmen gerçekten güzel :good:
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 19)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık