Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Vahşi Doğa

Kim ne derse desin abi en iyi avcı Kutup Ayısıdır.Çeneleri en güçlü hayvanlardan biri,hızlı, dayanıklı ve harika yüzüyor.Daha ne olsun.Ben kutup Ayısı tarafındayım.
 
Çok korkutucu valla.

Bunu izleyince aklıma geldi. BBC'nin bir belgeselinde fillerin gece hayatını çektikleri bir bölüm vardı. Hatırlamak için buldum o bölümü ve tekrar izledim o kısmı. Fillerin gece ne yaptıklarını bilmedikleri için geçe yaşamlarını çekmek istiyorlar. Bir geniş bir alan var. Filler gece orada sosyalleşiyorlar. Kameraman ağacın tepesine çıkıyor çekmek için. Kendisine bir alan yapıyor ve gece boyunca orada beklemesi gerekiyor. Fillerin yol üstü mü artık bilmiyorum. Fil farkediyor galiba bunu. Ağacı devirmek için kafa atıyor durmadan. Tabi pes ediyor sonra hayvan. (BBC - Afrika 3. bölüm bu arada. İlgilisine)


BBC yapımı ve David Attenbrough abimin seslendirmesinin olduğu baya yapım izlemiştim. Kamera arkası kısımları ayrı hoşuma gidiyordu. Acayip deneyimler yaşıyorlar çekim yapmak için. Bir yandan isterdim bunu ama bazen de böyle bir durumda b.k yoluna gitmek koyar insana. Çok kötü bir ölüm ya bir hayvan tarafından vahşice öldürülmek.
hayvanları, böcekleri, bitkleri izleyince, zekayı insan odaklı düşünmeyince ne kadar zeki olduklarını görüyorsun.
 
hayvanları, böcekleri, bitkleri izleyince, zekayı insan odaklı düşünmeyince ne kadar zeki olduklarını görüyorsun.
Evet. Mesela en küçük örnek şu balık. Ben ilk izlediğimde baya şaşırmıştım. Life Story belgeseli öneririm. Avlanmadan ziyade daha çok yaşamlarını ele alıyor. Bu hayvanlarda konu çiftleşmek olunca dişiyi etkilemek için yüzde yüzlerini kullanıyor zekalarının. :D


BBC'nin doğa üzerine kurulu belgesellerinin seyir zevki çok daha güzel oluyor. Bir bölüm içinde 6-7 hayvan üzerine yoğunlaşıyor. Bazılarında her bölümün bir teması oluyor. Hikayeleştirerek anlatım ve çekim tarzı yapmaları çok daha keyifli kalıyor. Kaliteye zaten denecek bir şey yok.
 
hayvanları evcilleştirmek için;
1. esaret altında kolayca üreyebilmeli.
2. yiyecek seçiminde çok secici olmamalılar.
3. sosyal bir hiyerarşiye sahip olmalıdırlar. böylelikle insanı da o hiyerarşiye tabi tutup lider kabul edebilirler.
4. çabuk büyümelidirler.
5. panik yapmamaları gerekmektedir. esaret altındayken önemlidir.
6. mizaçlarının düzgün , tahmin edilebilir olması gerekir. onu beslemeye gideceğinizde size saldırmamalıdır.


Zebraların arasında herhangibir sosyal hiyerarşi bulunmuyor. sürü halinde yaşamaları bir aile ya da sürü kafasında oldukları anlamına gelmiyor. zebraların hepsi bireyci düşünüyorlar ve hiçbir sosyal gruba , sürü zihniyetine dahil değiller. bu yüzden bir insanı efendisi olarak göremez.

Ayrıca zebralar, aslanlar ve diğer vahşi kediler ile mücadele etmek üzere evrimleştikleri için oldukça agresiflerdir ve aslanlara hayati darbeler vurabilecek kadar güçlü tekme atarlar. bir insanı teptiler mi kolayca öldürebilirler . ayrıca ısırıkları da baya meşhur ve güçlü. evcilleştirmeyi zorlaştıran kendini korumak üzere gelişmiş refleksleri vardır(kacıs refleksleri olarak geçiyor )
ve halen afrika’da çok fazla zebra saldırısı oluyor.

zebraya binen insanlar vardır. zebralara belli eğitimler verilebilir ancak evcilleştirilmek mümkün gözükmüyor. yıllarca zebra evcilleştirmeye çalışan biri şunu demiş “bazen onu 30 senedir sürüyorum gibi hissediyorum bazense hayatında ilk defa insan görmüş gibi davranıyor”

zebralar cidden tahmin edilemez hayvanlarmış . her şey yolundayken bir anda bi insanın elini koparabilecek potansiyelleri var. esaret altında ve eğitilmeye çalışılmış olsa bile bir anda panikleyip kendini koruma içgüdüleri üstün gelen bir hayvanmış.


kabaca edindiğim bilgiler bunlar. evcilleştirilebilir durmuyor.
Öncelikle her hayvan evcilleştirilemez. Her hayvan terbiye edilir ama her hayvan evcileştirilemez. Tarihte bunun binlerce örneği var çok zorlamışlar olmuyor. Terbiye etmek evcileştirmenin ilk halkası.
Zebraya gelecek olursak. Çok güzel açıklamışsın. Ama Zebra'nın evcilleştirelememesinin sebebi o değil sanırım. Genel olarak Afrika hayvanları ile ilgili bir sorun var ortada. Afrika'ya ait hiçbir hayvan evcilleştirilememiş. İnsanlar en çok zamanını burada geçirmesine rağmen. Afrika Mandası var bir kere hayatta evcilleştirilemez bu hayvan.
Bunun sebebi olarak şu teori var:
Bildiğiniz üzere İnsanlık ilk olarak Afrika da ortaya çıktı.(Fosiller bunu gösteriyor) Sonra diğer kıtalara yayıldılar. Afrika hayvanları evrimsel süreçlerini insanlar ile beraber aynı ortamda yaşadıkları için içgüdüsel olarak insana karşı bir tepkileri var.

Adaylar: Ortalama 45 kg ağırlığı üstünde olan memeli kara hayvanları.

Bu sebepler insanlık afrikadan çıkıp diğer kıtalara yayıldığında buzullar eriyip amerika kıtasına geçtiğinde oradaki hayvanlar çok rahat bir şekilde avlayabilmiş ya da evcilleştirebilmiştir. Sadece Amerika kıtasında insanların bu kıtaya ayak basması ile eş zamanlı yüzlerce hayvanın nesli tükenmiştir. Birçok kişi bu nesil tükenmelerini iklim değişikliğine bağlasada insan türünün etkisini çok bulan da fazladır.

3 yıl önce okumuştum kitabı. Sayfaları karıştırırken evcilleştirmede sürü sistemi ve hiyerarşi ile ilgili kısımda kenara şu notu yazmışım:

''Bir toplumu kullanabilmenin, sömürebilmenin de temeli bu mantığa dayanır. Bir toplum ne kadar birilerinin peşine takılmaya eğilimliyse, tarikat ve cemaatler ne kadar fazlaysa...''
 
Atın evcilleştirilmesi cidden saçma bir eylem. Domuz, köpek, keçi... bunlar mantıklı ama attan bunların verebileceği bir verimi başta almıyorsun. Evet kımız için evcilleştirilmiş olabilir ama "binme" eylemi uçuk bir eylem. Korunma, etten yararlanma, sütten yararlanma bunlar doğaya bakıp insanın bir nebze de olsa rahat akıl edebileceği şeyler. Ama "binmek" bambaşka bir eylem. Var olmayan bir şeyi düşünme. Afrika'da bir şeylerin evcilleştirilememesi oradaki hayvanların vahşi bir tabiata sahip olmasına bağlanabilir ve haklı da olunabilir ama atın evcilleştirilmesi takdire şayan bir akıl işidir.
İlk ata binen elemanla tanışmak isterdim. Muhtemelen tüm dehaları cebinden çıkarabilecek ve dünya tarihinde önemli rol oynamış bir kişidir. Bir diğeri de mızrağı bulan arkadaş. Keşke karşılık oturup yemek yiyip sohbet edebilsem bu muhteşem insanlarla.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 2)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık