Bilge>Vahşi>Kız>Medeni>Kayıkçı
Hikayede bilmediğimiz şeyler olduğu için bazı şeyleri test sonuçlarından varsayarak sıraladım, (kayıkçıya para, medeniye elalem ne düşünür sebebi verilmesi gibi) bazı durumlara göre sıralama değişir. Hepsinin o adada bir vahşi bir medeni adam olduğunu bilerek bu kararları verdiklerini varsaydım.
Bilge adam bence burada en doğru cevabı veriyor, bu kararı kız vermeli ve sonuçlarını kendi görmeli. Ne olursa olsun iki seçeneğin sonu ne olacak kimse bilemez. Belki adada kalsaydı başına daha kötü şeyler gelecekti, belki de gelmeyecekti. Git dese olanlar belli. Bilge biri böyle bir soruya cevap veremez.
Vahşiyi hayvanla eşdeğer gördüm, bu sebeple iyi kötü kavramından direkt çıkar, yargılanamaz. Eğer empati yeteneği olan bir vahşiyse direkt en alta koyarım. Dediğim gibi, ne kadar vahşi olduğuna bağlı.
Aptallık da bir suçtur, kızı bu yüzden üçüncü sıraya koydum. Kız 3 farklı kişiye ayrı ayrı güveniyor orada. Kayıkçının denizin ortasında ona tecavüz etmeyeceğine, vahşinin ona saldırmayacağına, medeninin de ne kadar medeni olursa olsun adaya çıplak bir kadın geldiğinde ona tecavüz etmeyeceğine güveniyor. Duygularının hakimi oluyor, aklını kullanamıyor.
Medeniyi dördüncü sıraya koydum. Başkaları ne düşünür diye reddetmesi iğrenç bir şey. Huzurluyken birdenbire travmalı biriyle uğraşacak olması yükünü anlardım ama toplum baskısı saçma sapan bir sebep. Yine de en sona koymadım çünkü hiçbir zaman böyle bir sorumluluğu yoktu, kıza gel demedi. Yine de kayıkçı kadar kötü değil.
Kayıkçıya gelirsek bence kendisi en kötüsü. Tamam, kayık onun, istediği değeri biçer. Kimseyi zorladığı da yok. Ama bu değeri adada vahşi bir adam olduğunu bilerek biçerek kızı çok zor bir durumda bırakıyor. Kayıkçının günümüzde çıkar için milyonlarca insanın hayatlarıyla oynayan, piramidin en yukarısındaki insanlardan bir farkı yok. O kızın hayatının onun gözünde hiçbir değeri yok, o çıkarını görsün, keyfini alsın.