Simeon Stylites, ya da Türkçe'de genellikle Simon Stylites veya Aziz Simeon Stylites olarak bilinen kişi, 4. ve 5. yüzyılda yaşamış, Hristiyanlık tarihindeki en dikkat çekici azizlerden biridir. Özellikle sütun üzerinde inzivaya çekilerek yaşamasıyla tanınır ve bu nedenle "Stylites" (Yunanca "sütun" anlamına gelen stylos kelimesinden) lakabını almıştır. Simeon, çileci (asketik) yaşam tarzıyla, Hristiyan mistisizmi ve azizlik geleneğinde önemli bir figürdür.
Hayatı
Doğum ve Erken Yaşam
Doğum Tarihi ve Yeri: Simeon, yaklaşık 390 yılında, bugünkü Türkiye sınırları içinde yer alan Suriye’nin kuzeyindeki Sisan (veya Sis) köyünde doğdu.
Aile ve Köken: Fakir bir köylü ailesinin çocuğu olan Simeon, Hristiyan bir ailede büyüdü. Gençliğinde çobanlık yaptı ve bu dönemde dini bir eğilim geliştirdi.
Dini Çağrı: Genç yaşta, yaklaşık 16 yaşında, bir manastıra katılarak dini bir yaşam sürmeye karar verdi. Manastırdaki disiplinli yaşam tarzı, onun daha aşırı bir çileciliğe yönelmesine yol açtı.
Manastır Hayatı ve Çilecilik
Simeon, manastırda geçirdiği süre boyunca kendini aşırı çileci uygulamalara adadı. Örneğin, uzun süreler oruç tutar, uykudan feragat eder ve fiziksel olarak kendini zorlayan ibadetler yapardı. Bu davranışları, manastır topluluğu tarafından bazen fazla radikal bulundu ve uyumsuzluklara neden oldu.
Manastırdan ayrıldıktan sonra, Simeon daha yalnız bir yaşam tarzı benimsedi ve Suriye çölünde bir mağarada inzivaya çekildi. Ancak, buradaki yaşamı da dikkat çekti ve insanlar onun kutsal biri olduğuna inanarak ziyaretine gelmeye başladı.
Sütun Üzerindeki Hayatı
Simeon Stylites’in en bilinen özelliği, hayatını bir sütunun (veya direğin) üzerinde geçirmesidir. Bu, onun hem fiziksel hem de manevi olarak dünyadan soyutlanma çabasının bir sembolüydü.
Sütun İnzivası: Yaklaşık 413 yılında, Simeon, Suriye’deki Telanissos (bugünkü Halep yakınlarındaki Telanissos Manastırı veya Qalaat Semaan) bölgesinde bir sütunun üzerine yerleşti. İlk sütunu yaklaşık 3 metre yüksekliğindeydi, ancak zamanla daha yüksek sütunlara geçti (sonuncusu yaklaşık 15-18 metre yüksekliğinde).
Yaşam Şekli: Sütunun tepesinde küçük bir platformda yaşadı. Burada dua eder, vaaz verir ve oruç tutardı. Yiyecek ve su, ziyaretçiler ya da öğrenciler tarafından bir merdiven veya ip sistemiyle ona ulaştırılırdı.
Amaç: Simeon, bu yaşam tarzıyla hem dünyevi zevklerden tamamen uzaklaşmayı hem de Tanrı’ya daha yakın olmayı amaçladı. Ayrıca, bu ekstrem yaşam biçimi, onun kutsal bir figür olarak ünlenmesine neden oldu.
Ziyaretçiler ve Etkisi
Simeon’in sütun üzerindeki hayatı, çok sayıda insanı çekti. Hacı adayları, köylüler, din adamları ve hatta imparatorlar (örneğin, Bizans İmparatoru II. Theodosius ve ailesi) onun duasını almak veya öğütlerini dinlemek için yanına geldi.
Simeon, sütun üzerinde olmasına rağmen topluma vaazlar verdi, anlaşmazlıkları çözdü ve mucizeler gerçekleştirdiğine inanılıyordu. Onun bu yaşam tarzı, hem dini hem de sosyal bir fenomen haline geldi.
Ölümü ve Mirası
Ölüm: Simeon, 459 yılında sütunun üzerinde vefat etti. Yaklaşık 37 yılını sütun üzerinde geçirdiği tahmin ediliyor. Ölümünden sonra bedeni Antakya’ya götürüldü ve büyük bir saygıyla gömüldü.
Kilise ve Kutsal Alan: Simeon’in yaşadığı yer, ölümünden sonra bir hac merkezi haline geldi. Qalaat Semaan’daki manastır kompleksi, onun anısına inşa edildi ve bugün UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor (ancak Suriye’deki savaş nedeniyle zarar görmüş durumda).
Azizlik: Simeon, hem Ortodoks hem de Katolik Kiliseleri tarafından aziz olarak kabul edilir. Yortusu, Ortodoks Kilisesi’nde 1 Eylül, Katolik Kilisesi’nde ise 5 Ocak’ta kutlanır.
Kültürel ve Dini Etkileri
Stylites Geleneği: Simeon, “Stylites” olarak bilinen bir çileci geleneğin öncüsü oldu. Onun izinden giden diğer azizler de sütunlar üzerinde inzivaya çekildi (örneğin, Genç Simeon Stylites ve Daniel Stylites).
Hristiyan Çileciliği: Simeon’in yaşamı, erken Hristiyanlıkta çileci hareketin önemli bir örneğidir. Onun ekstrem uygulamaları, bedensel arzuları reddetme ve Tanrı’ya adanmışlık fikrini güçlendirdi.
Sanat ve Edebiyat: Simeon’in hikayesi, Orta Çağ boyunca sanat eserlerinde, ikonlarda ve dini yazılarda sıkça yer aldı. Modern dönemde de, örneğin Luis Buñuel’in “Simón del Desierto” (1965) filmi gibi eserlerde işlendi.
Kişiliği ve Felsefesi
Simeon, derin bir dini bağlılık ve Tanrı’ya adanmışlık sergileyen bir figürdü. Onun sütun üzerindeki yaşamı, hem bir protesto (dünyevi zevklere karşı) hem de bir ibadet biçimiydi.
İnsanlara karşı merhametli olduğu, onların sorunlarını dinlediği ve öğütler verdiği bilinir. Aynı zamanda, kendi bedensel ihtiyaçlarını minimuma indirerek manevi bir disiplin örneği sergiledi.
Onun yaşam tarzı, bazıları tarafından delilik olarak görülse de, dönemin Hristiyan toplumu tarafından büyük bir hayranlık ve saygıyla karşılandı.
Modern Perspektif
Simeon Stylites’in hikayesi, modern dünyada genellikle hem hayranlık hem de şaşkınlıkla karşılanır. Onun ekstrem yaşam tarzı, dini bağlılığın sınırlarını sorgulatan bir örnek olarak görülür. Bazıları onu bir fanatik olarak değerlendirirken, diğerleri onun kararlılığını ve inancını takdir eder.
Kaynaklar: Simeon’in hayatı, özellikle çağdaşları olan Antakyalı Theodoret ve diğer hagiografik (aziz yaşam öyküleri) metinler aracılığıyla bilinir. Bu kaynaklar, onun mucizelerini ve yaşamını detaylıca anlatır.
Mucizeler: Dönemin kaynaklarına göre, Simeon’in dualarıyla hastaların iyileştiği, anlaşmazlıkların çözüldüğü ve hatta doğa olaylarının etkilendiği iddia edilmiştir.
Arkeolojik Kalıntılar: Qalaat Semaan’daki manastır, Simeon Stylites’in sütununun etrafına inşa edilmiştir ve 5. yüzyıl Bizans mimarisinin önemli bir örneğidir.
Simon Stylites, Hristiyanlık tarihindeki en ilginç ve sembolik figürlerden biridir. Sütun üzerindeki inzivası, hem dönemin dini anlayışını hem de çileci hareketin radikal doğasını yansıtır. Onun hayatı, inancın, fedakarlığın ve dünyadan soyutlanmanın aşırı bir örneği olarak, yüzyıllar boyunca insanları büyülemeye devam etmiştir.
Simón del Desierto
Yönetmen: Luis Buñuel
Yıl: 1965
Süre: 45 dakika (kısa film)
Tür: Sürrealist, dram, hiciv
Başrol: Claudio Brook (Simón rolünde) ve Silvia Pinal (Şeytan rolünde)
Ülke: Meksika
Dil: İspanyolca
Filmin Konusu
Simón del Desierto (Çöldeki Simón), Meksikalı yönetmen Luis Buñuel’in 1965 yılında çektiği, Aziz Simeon Stylites’in hayatından esinlenen kısa bir filmdir. Bu film, Buñuel’in sürrealist ve hicivci tarzını yansıtan, dini fanatizm, insan doğası ve modern toplum üzerine eleştirel bir yorum sunar. Simeon Stylites’in çileci yaşamını temel alarak, onun hikayesini hem saygıyla hem de alaycı bir şekilde işler.
Film, Aziz Simeon Stylites’in sütun üzerindeki çileci yaşamından esinlenerek, Simón adlı bir keşişin hikayesini anlatır. Simón, Tanrı’ya daha yakın olmak ve dünyevi günahlardan uzaklaşmak için bir sütunun tepesinde inzivaya çekilmiştir. Film, onun bu aşırı dindar yaşamını, çevresindeki insanların tepkilerini ve Şeytan’ın (Silvia Pinal tarafından canlandırılan baştan çıkarıcı bir kadın olarak) Simón’u yoldan çıkarmaya çalışmasını konu edinir.