Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[İnceleme] Nihilzm ve İnsanın Yükselişi

Pek çok kurgu eserde denk geldiğimiz bazı tipler mevcuttur, fakat bunlardan biri vardır ki yazarın bizzat kendisini gördüğümüz bir karakterdir. Öyle ki yazarın bizzat kendisi bu karaktere sahip olmasa böyle bir karaktere hayat veremezdi. Niçe buna "üstin insan" diye hitap ederi, fakat ben kendi adlandırdığım şekilde hitap edeceğim ve yazının geri kalanında bundan bahsedeceğim: Öteki Benlik.

Nihilizm Nedir?
Burada tembelliğe kaçıp kısaca yazacağım, her şeyin manasız, aslında hiçbir şeyin değeri olmadığını savunur. Bir insan nihilist olmayı seçmez. Aslında yaşamındaki şartlar onu buna iter. Genellikle tek başına kalan insan yani asosyal birey, düşünmeye başlar. Elbet her insan düşünür, fakat burada kastettiğim şey her şeyi sorgulama. Pek çok insan içinde yer aldığı toplumun özel noktalarına girmez, oralar hakkında ya hiç düşünmez ya da düşünmekten kaçınır. Nihilizm'e geçmiş insan ise bunları umursamadığı için o patikada ilerleyebildiği kadar ilerler. Dini değerler, ailevi değerler, milli değerler... hepsi hakkında sorgulamanın sonunda birey sınıra varır, işte bu noktaya Nihilizm uçurumu diyorum. Kimi insanlar bu uçuruma yaklaşınca geriye dönüp öneki değerlerine sıkı sıkıya bağlı olmayı tercih ederler. Kimi insanlar pes eder, kimi insanlar ise karşıya atlamayı seçer.
İşte bu atlama sonrası varılan bölge Öteki Benlik veya popüler adıyla Üstün İnsan.


Öteki Benlik Nedir?
Tüm değerlerin ve insanların benimsediği ahlakın hiçbir manasının olmadığı ayırtına varan insan, başka insanların bu noktaya ulaşamamasından yakınır. Aslında bu yakınma aynı zamanda kendisini üstün görmesinden kaynaklanan bir yakınma. Yani başka kimsenin düşünmediği şeyleri düşünmesinden ötürü onlardan üstün olduğu düşüncesi doğmaya başlar ve diğer insanların bunu kabullenmesini ister.
Peki öteki benliğin olayı nedir? Öteki benlik öfkeli, saldırgan ve yenilmez tarafı temsil eder. Aslında bireyin gerçek dünyada olan çekingen, hakkını arayamayan karakterine karşıt olarak güçlü olan varlık konumundadır. Yani bir yerde buna bahane için yaratılmış yalan bir tanrı figürü diyebiliriz, böyle bir benzetme yanlış olmaz ve kişi onunla bütünleşirse asıl kimliğine kavuşacağı düşüncesi vuku bulur; fakat hep böyle olmaz, kimi zaman bu figür kötü olarak düşünülür ve kişinin uzaklaştığı bir varlık halini alır.
Çünkü Öteki Benlik'in olmaya çalıştığı şey Tanrıdır. Elbet burada fantastik güçlere sahip bir fizik ötesi varlıktan bahsetmiyoruz. Bu kelimeyle anlatılmak istenen, yenilmez, kudretli, hükmedici bir figür.
Niçe neden Tanrı öldü demiştir, kimi insanlar bunu ateizme yoruyor; ne var ki bu anlama gelmiyor aslında. Niçe Tanrıyı öldürmek istemiştir. Çünkü öteki benliği sebeiyle meydan okuyabileceği en büyük varlığa meydan okuma arzusu duymuştur.
"Son efendisini arar burada: düşman olmak ister ona ve son tanrısına; büyük ejderhayla dövüşmek ister, zafer kazanmak için"
F. Niçe - Böyle Söyledi Zerdüşt

Yazının geri kalanında bunlarla ilgili örnekler vereceğim.
Ged ve Gölgesi
Doğruyu söylemek gerekirse ne yazık ki Yerdeniz'i okumadım. Bu yüzden burada bir hata yaparsam beni uyarın. Fakat şans eseri denk geldiğim bir yerde Ged'in bir gölgeyi kovaladığı ve sonrasında onda kendisini bulduğunu okumuştum.
Gölge metaforu çok sık kullanılan bir metafordur bu durumu açıklamak için. Jung'ın gölge arketipi ve Ged ile gölgesi bu noktada buna örnek verilebilir.
Ged'in kovaladığı Gölge aslında kendisinin içindeki benliğidir. Hikayenin ilerisinde ne olduğunu bilmiyorum, ama iki yol vardır böyle durumlarda:
Kişi gölgeye bir dosta sarılır gibi sarılır ve onu kabullenir ya da onu etkisiz hale getirip önceki halinde kalmaya devam eder. Peki gölgeyi etkisiz hale getiren kim var: Sebastian. Pek çok kişi adını bilmese de Fight Club çizgi romanındaki adı budur.

Tyler - Chuck Palahniuk
Yıllarca sıkıcı bir işte çalışan Sebastian son derece sıradan, tekdüze olan hayatı Tyler karakteriyle karşılaşmasıyla değişir. Romana göre çıplaklar plajında karşılaşan bu ikili yakın dost olur. Zamanla Sebastian Tyler'ın eylemlerinden rahatsızlık duyar ve ona karşı çıkmaya başlar ve sinema dünyasının en büyük ters köşelerinden birine şahit oluruz. Meğer kendisiymiş.
Tyler karakteri Sebastian'ın tam tersi olan biridir. Güçlü, yenilmez, karizmatik bir kişidir. Yani Sebastian'ın olmayı arzuladığı ya da daha doğrusu Chuck Palahniuk'ın olmayı arzuladığı bir benliktir. Muhtemelen Palahniuk temel ahlaki değerlerini yok saymadığı için bu benliği kötü buldu ve hikayenin sonunda onu öldürdü.

Öteki - F.M. DOSTOYEVSKI
Dokuzuncu dereceden devlet görevlisi Yakov Petroviç Golyadkin'in ana karakter olduğu hikayede son derece normal bir hayatı olan Goldyadkin'in köprüde bir adamla karşılaşmasıyla hayatı alt üst olur. Bu adam tıpatıp kendisine benzemektedir. Kısa sürede çok iyi anlaşan dost olsalar da araları bozulmaya başlar. Çünkü adam onun yerini alır ve o kendisinin aksine çevresi tarafından daha çok sevilir.
Öteki son derece başarısız bir eserdir. Niteki Dostoyevski de bunu kabul eder. Fakat bu tipe karşı Dostoyevski tutluyla bağlıdır, bunu yazdığı mektuplarda da okuyabiliyoruz:
Sonunda Öteki'nin ne olduğunu anlayacaklar. Yoğun ilgi uyandıracağım. Kısaca hepsine meydan okuyacağım.
Toplumsal açıdan bu kadar önemli, böyle muhteşem, ilk keşfedenin ben olduğum bir fikirden neden vazgeçeyim.
Edebiyata bu fikirden daha büyük katkım olmadı.

Ne var ki Dostoyevski bir noktada yanıldı. Edebiyatta bu fikri ondan önce Edgar Allan POE William Wilson adlı hikayesinde kullanmıştı. Nasıl ki bu derlemeyi ilk ben fark edip yapmıyorsam Dostoyevski edebiyatta bunu yazan ilk kişi değildi.
William Wilson hikayesi de denk gelip özetini okuduğum eser olduğu için onun hakkında bir şey yazmayacağım. Ama olay yine aynı, tıpa tıp kendisine benzeyen biri ve ondan nefret eden asıl karakterimiz var. Çünkü her şekilde öteki kendisniden üstün.

Bu derlemeyi ilk ben yapmıyorsam neden böyle bir şeye vakit ayırıyorum. Aslında benim yazmak istediğim Öteki Benlik'in yer aldığı mangalar.

Naruto - Kyubi
Naruto bilindiği üzere içinde şeytan tilki olmasından ötürü köyünde kimse tarafından sevilmez. Hor görülür ve dışlanır. Seri boyunca tilkinin her şeye karşı beslediği öfkeye şahit oluruz. Etrafı yakıp yıkmak yok etmek istemektedir. Çünkü bazı nihilist insanlar aslında öfkelidir. Dışarda kalmanın, yalnız olmanın öfkesine sahiptir.
İşte mangaları bu noktada ayrı tutmaya başlayacağım. Çünkü bu öfkeyi edebiytta Zerdüst dışında görebildiğimiz tek yer Gollum'dur(en azından benim bildiğim). Ama ona burada değinmeyi düşünmüyorum; oysa mangalarda bu daha sık görülür.
Evet, derinden gelen bir öfke. neden şimdi Niçe'nin tanrıyı öldürmeyi arzuladığını anlamanız gerekiyor. Var oluşsal bir öfkeden dolayı. Olmayı arzuladığı benlikten uzak ve pek çok kişinin gerisinde kaldığı için duyduğu bir öfke. Yükselmeyi isteyen bir benliği var eder, işte Öteki Benlik'in yükselişi.
Seri ilerledikçe Naruto Kurama ile daha iyi anlaşır ve sonunda onunla yakınlaşmaya başlar. İlk yakınlaşmaları şelalede trans halindeyken gerçekleşir. Naruto kötü ikiziyle karşılaşır. Hayatında her şeyi yoluna koymayı başarmış olan Naruto. kötü ikizini bir kardeş gibi kucaklar ve onunla bütünleşir.

Bleach - Ichigo/White - Ulquiorra Schiffer -Yammy Riyalgo - Coyote Starrk
Öncelikle bu karakterlerden Ichigo White ikilisini ele alalım. Ichigo her ne kadar yaşantısı sebebiyle Nihilistliğe uygun olmasa da burada Kubo'yu ve onun gençliğini baz almamız gerekir. Gidip bu konuda araştırma yapmayacağım, ama benzer süreçlerden geçtiği düşünmek zor değil.
Ichigo ile White'ın ilk zamanları sürekli bir iktidar mücadelesiyle geçiyor. Ichigo kaybetmeye yakınlaştığı her vakit bu varlık boy gösteriyor ve düşmanı alt etmesini sağlıyordu. Başlarda araları kötü olsa da en sonunda anlaşıldı ki aslında Ichigo'nun shinigami güçleri bu varlık sayesindeydi. Uzun süren bir reddediş sonrasında yani bu varlığı kötücül olarak düşünme sonrasında Ichigo White'ı kabullendi ve onunla omuz omuza savaşmaya başladı.
Bu arada belki fark eden olmuştur. Tyler çıplaklar plajında karşımıza çıkıyor, Golyadkin ikiziyle köprüde denk geliyor, Naruto ilk sarılmasını şelalede yapıyor ve Ichigo ne zzaman umutsuzluğa düşüp White güçlense iç dünyası sular altında kalıyor.
Su da burada çok kullanılan bir metafor. Yazarların bilinçsizce tercih ettiği bir unsur. Yansıma ama daha büyük sebeple birikinti niteliği taşıma sebebiyle kullanılıyor.

En güçlü espada hangisi?
Hali hazırda bir numara olan Starrk mı; on numaradan sıfır numaraya dönüşen Yammy mi; yoksa başka hiçbir espadanın yapamadığını yapıp ikinci salınıma geçen Ulquiorra mı?
Baştan beri yazdıklarıma bakarsak ve bu karakterlerin temsil ettikleri niteliğe bakarsak sıralama da ortaya çıkıyor.
Yalnızlığı temsil eden Starrk yükselmenin başlangıcıdır; fakat sonu değildir. Zira sonraki evre gerek White'da, gerek Kurama'da gerek Golyadkin'de gerek William Wilson'da görebildiğimiz gibi öfke evresi vardır. Öfke yükselmenin besiğidir. Bu yüzden Yammy on numaradan sıfıra geçebilen tek karakterdir. Peki ya Ulquiorra? Ulquiorra nihilizmi'i temsil etmekte. Bu yüzden diğerlerinin aşamadığı seviyeyi aşıp ikinci bir salınım yapabiliyor. Yani Ulquiorra bir yerde Öteki Benlik'e geçebilen tek Espada. Böylece sıralama da ortaya çıkıyor:
Ulquiorra
Yammy
Starrk

Tower of God Bam ve Power'a da burada değinmeyi düşünüyordum ama yoruldum. Yazımı burada noktalayacağım. Şimdi yazınca fark ettim gereksiz bir yazı oldu. Ama bu kadar yazdıysam en azından silmeyeyim :D .
Kısaca nihilizm ve öteki benlik pek çok kez eserler de yer aldı. Daha da almaya devam edecek.
Unutmayın, öteki benlik sahipleri gerçekten yönetmesi gerekenlerdir.
şaka şaka
 
Son düzenleme:
Niçe nihilist değil ki kendi bile ne olduğunu bilmiyor nihilizm varlığı bile redderken niçe üstüninsan idealizmini ortaya koyuyor nasıl nihilist olsun üstüne ahlakı bile tam reddetmiyor niçe onun geliştirici olması gerektiğini ve evrensel olamayacağını ifade ediyor. Bir de insan boşluğu düştüğünde nihilist olur demişsin de nihilizm sezgilesel bir şey değil ki düşünşel mantıksal bir şey varlığa ve bilgiye şüpheyle bakıyor bu yüzden alınabilecek belirli bir referans noktasının imkansızlığından ve aksiyom ortaya konulamayacağından hareketle neredeyse çoğu şeyi reddediyor. Burdaki nihilizm incelemen indirgemeci olmuş tıp ki ego kavramı nasıl psikanaliz de ve halk arasında farklı anlamlarda kulanılıyorsa burdada aynısı olmuş.
 
Niçe nihilist değil ki kendi bile ne olduğunu bilmiyor nihilizm varlığı bile redderken niçe üstüninsan idealizmini ortaya koyuyor nasıl nihilist olsun üstüne ahlakı bile tam reddetmiyor niçe onun geliştirici olması gerektiğini ve evrensel olamayacağını ifade ediyor. Bir de insan boşluğu düştüğünde nihilist olur demişsin de nihilizm sezgilesel bir şey değil ki düşünşel mantıksal bir şey varlığa ve bilgiye şüpheyle bakıyor bu yüzden alınabilecek belirli bir referans noktasının imkansızlığından ve aksiyom ortaya konulamayacağından hareketle neredeyse çoğu şeyi reddediyor. Burdaki nihilizm incelemen indirgemeci olmuş tıp ki ego kavramı nasıl psikanaliz de ve halk arasında farklı anlamlarda kulanılıyorsa burdada aynısı olmuş.
Bu çalakalem yazılmış bir metin, yarın derleyince demek istediğimi daha net anlatacağım.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık