Hepimizin bir anime izlerken veya bir manga okurken yaratıcısını takdir etmemizi sağlayan karakterler vardır. Bu karakterler bazen o animeyi izlememizin sebebi bile olabilir. Evet, bu başlık altında sizlerden istediğim bu şekilde sizde hayranlık uyandıran karakterleri paylaşmanız.
Benim görüşlerim şu şekilde,
Öncelikle Eiichiro Oda'nın karakter tasarlama konusunda tüm mangakalar içinde bir numara olduğunu söylemeliyim. Yarattığı her karaktere birer ruh katıyor, öyle ki bazı karakterlerin çocukluk hallerini paylaştığı zaman 'böyle bir çocuk büyüyünce olsa olsa böyle birine dönüşürdü' demekten kendimizi alamıyoruz. Daha da önemlisi hiçbir karakteri yüzeysel bir biçimde tasarlamakla kalmayıp her birine şahane arka plan hikayeleri hazırladığını görüyoruz. Örnek olarak,
Tabi ki bunların arasından sıyrılan ve müthiş bir hayal gücü ürünü olduğu her halinden belli olan birtakım karakterler mevcut.
Az da olsa mangadan spoiler içerebilir.
Monkey D. Luffy: Serinin ana karakteri olması sebebiyle tabi ki bize en ayrıntılı anlatılan karakter. Küçüklüğünde dedesi Garp tarafından acımasızca eğitilmesi, Shanks ile olan diyalogları ve verdiği söz, Ace ve Sabo'yla yaşadığı maceralar... Tüm bunların Luffy'nin karakterinin oluşmasında ne kadar önemli roller oynadıklarını biliyoruz. İlk bölümlerde gereğinden fazla absürt bulduğumuz ve hatta bazılarının bu sebeple seriye ısınamamasına sebep olan bu genç şimdilerde (özellikle Sabo hikayesinin ardından) size de oldukça gerçekçi gelmiyor mu?
Roronoa Zoro: Luffy'nin ardından en ince dokunmuş karakter. Kılıçlarının bile kendilerine has hikayeleri var. Kaptanına olan sadakati ve yüksek onuru da onu özel kılıyor. En önemlisi ise 700 küsur sayıda hiçbir zaman açık bir şekilde gösterilmeyen ama hepimizin farkına vardığı bir şey, açık ara farkla Luffy'yi en iyi anlayan kişi olması. Oda, bu iki karakter arasındaki ilişkiyi işlerken çoğu zaman diyalog kullanmaya bile ihtiyaç duymuyor.
Tony Tony Chopper: Hito Hito no Mi (İnsan İnsan Meyvesi) yemiş mavi burunlu bir ren geyiği. 9 yaşına kadar hem insanlar hem de ren geyikleri tarafından dışlanmış. Tam hayattan umudunu kesmişken dünyanın en özel insanlarından Hiluluk ile tanışıyor. Ona olan sevgisi sebebiyle doktor olmaya ve dünyadaki tüm hastalıkları iyileştiren ilacı bulmaya karar veriyor.
Brook: Bana kalırsa kendisi Oda'nın hayal gücünün sınırlarını zorladığı noktadır. Tasarımı olsun (fazla söze gerek yok), yediği şeytan meyvesi olsun (Yomi Yomi no Mi bence en ilginç meyve), eski tayfası olsun (ağlayan çocukları güldüren Rumbar Korsanları ve Kaptan Yorki), yalnız başına geçirdiği 50 yıl olsun (42 derece ve ardından gelen osuruk 
) her şeyiyle eşi benzeri olmayan bir karakter.
Donquixote Doflamingo: Hayranı olmasam da umursamaz tavırları, özgüveni ve zaman zaman yaptığı özlü konuşmaları onu serideki en karizmatik karakterlerden biri yapıyor. Yeraltı suç ağının merkezindeki kişi olarak lakabının Joker olması da dikkat çekici bir husus. Henüz hakkında yeterli bilgiye sahip değiliz ancak Hasır Şapkalar için şahane bir düşman olacağını öngörmek zor değil.
Gekko Moriah: Aslında ilginç olan kendisinden çok şeytan meyvesi gücü (Kage Kage no Mi) ile oluşturduğu Thriller Bark. Her biri birbirinden farklı envai çeşit zombisiyle One Piece'in en garip arcını yaşattı bize.
Edward Newgate: Bu karakter ile Oda tüm manga dünyasına 'baba' karakter nasıl olur dersini verdi. Dünyanın en güçlü insanı ve dünyayı yok edebilecek güce sahip olmasına karşın kalbi tamamen sevgiyle doluydu. Karşı koyabilecek olmasına rağmen evlatlarından birinin göğsüne koca bir kılıç saplamasına izin verdi, sonrasında ise onu affetti. One Piece'i elinin tersiyle kibarca reddetti. En büyük rakibinin oğlunu himayesi altına aldı, herkes ondan Korsanlar Kralı olmasını beklerken o Ace'in olmasına karar vermişti bile. Korsanlık yaşamı boyunca sayısız savaşa girdi, ama öldüğünde sırtından aldığı tek bir yara bile yoktu. Dünyayı dengede tutan en önemli parçalardan biriydi, ölümü Yeni Dünya için tam anlamıyla kaosa sebep oldu. Gerçek olamayacak kadar iyi bir adamdı Beyazsakal.
Portgas D. Ace: Seri boyunca içinde yaşadığı çekişmelere en iyi şahit olduğumuz karakter oldu. Bir şeytanın oğlu olarak dünyaya geldi, annesi doğumda ölmüştü. Çocukluk yıllarını dünyanın kuytu bir köşesinde gizlenerek geçirmek zorunda kaldı, hep yaşamayı hak edip etmediğini sorguladı.
Oda'nın tüm kozlarını kullandığını düşünmek hata olur. İleride birkaç karakterin daha ne kadar özel yaratıldığına şahit olacağımız düşünüyorum. Ben en çok Marshall D. Teach, Dr. Vegapunk, Shanks ve Monkey D. Dragon karakterlerinden umutluyum.
Gelelim diğer anime ve mangalarda yer alanlara. Geçmeden önce belirtmeliyim ki karakterler hakkında yazdıklarım içinde bulundukları animeler hakkında spoiler içerebilir, içermeyebilir de.
Cobra (Space Adventure Cobra): 70'li yıllarda tüm dünyada fırtına gibi esen bilim kurgu furyasının ürünlerinden biri. Kişilik olarak Han Solo'ya oldukça benzer. Ağzından düşürmediği sigarası, kırmızı taytı ve giriştiği her macerasında en az bir kadının kalbini çalmasıyla ünlüdür. Tüm bu özellikleriyle anime dünyasının kült karakterleri arasında yerini almıştır.
Afro Samurai (Afro Samurai): Kirli bir dünyada yetişmiş kirli bir adam, ondan yumuşak kalpli davranmasını beklemek hata olur. Kendi içindeki suçluluk ve pişmanlık duygularının sonucu olarak ortaya çıkan alt kişiliği Ninja Ninja ile müthiş bir tezat oluşturur. Bunlara ek olarak Afro'yu özel kılan bir diğer önemli detay ise tabi ki Samuel L. Jackson'ın sesiyle hayat bulmuş olması.
Roy Mustang (Fullmetal Alchemist): Duygularını dışarıya belli etmeyi sevmeyen adamlardan. Ishval Savaşı'nda yaptıkları için duyduğu pişmanlığı asla dışarıya yansıtmaz ama içten içe Führer olup günahlarını affettirecek uygulamalar yapmayı amaçlar. Bu sebeple hırslı bir adam olarak göze çarpar. Kimseye eyvallahı yoktur. Ayrıca bitmek tükenmek bilmeyen hırsıyla bir homunculus öldürmeyi başaran ilk kişi olmasıyla FMA severlerin kalbinde ayrı bir yer edinmiştir.
Ladd Russo (Baccano!): Hayattaki en büyük zevki öldürmek olan bir adam. Gerçek bir psikopat görmek isteyenlerin tanıması gereken bir karakter. Tutkulu bir şekilde sevdiği nişanlısını bile bir gün öldürmeyi planlamaktadır.
Sakata Gintoki (Gintama): Gintama'daki her karakter ayrı bir cins ancak Gin-chan ana karakter olarak tüm bu garipliklerin merkezi. Uzaylılar Edo'yu işgale geldiğinde kahramanca savaşmıştır ama şimdilerde içinde yaşadığı distopyanın şartlarına kendince ayak uydurmaktadır. Çoğu zaman uyuşuk takılan bir adamdır, en büyük hobileri tatlı yemek ve Shounen Jump okumaktır. Ortada bir et yemeği olduğunda veya tuvalet kağıdının bittiği bir umumi tuvalette 3 rakibini elemeye çalışırken ise Yagami Light kadar planlı ve kurnaz olabilir.
Heiwajima Shizuo (Durarara!!): Serinin en güçlü insanı olarak öne çıkar. Bu gücünü ise sinirinden almaktadır, karşısına ne kadar güçlü bir rakip çıkarsa o kadar sinirlenir. Bu sebeple gücünün bir sınırı olmadığı düşünülmektedir.
Himura Kenshin (Rurouni Kenshin): Savaş döneminde çok adam öldürmüş, sonrasında ise kimseyi öldürmemeye ant içmiştir ve kendisini iyiliğe adamıştır. Ne yazık ki diğer insanları korumak adına kendini tehlikeye atan bir yapısı olması sebebiyle dövüşlerden geri duramamış ve içtiği ant defalarca sınanmıştır. Dikkatli incelendiğinde Kenshin'in Luffy'ye ilham veren karakterlerden biri olduğu anlaşılır.
Yagami Light (Death Note): Ryuk, can sıkıntısından insanlar dünyasına attığı ölüm defterinin olabilecek en tehlikeli kişinin eline geçeceğini nasıl tahmin edebilirdi ki. Light, defterin sahibi olduğunda üstün zekasının da yardımıyla kendi kurallarının işleyeceği bir dünya şekillendirmeye karar verdi, o yeni dünyanın tanrısı olacaktı. Karşısına dünyanın en iyi detektifi çıktığında ilk başlarda tökezlese de zekasıyla onu da alt etmeyi başardı. Çünkü idealleri uğruna her şeyi ve herkesi hiç düşünmeden feda edebilen bir insandı.
Not: Karakterler arasında herhangi bir sıralama yapmadım.
Benim görüşlerim şu şekilde,
Öncelikle Eiichiro Oda'nın karakter tasarlama konusunda tüm mangakalar içinde bir numara olduğunu söylemeliyim. Yarattığı her karaktere birer ruh katıyor, öyle ki bazı karakterlerin çocukluk hallerini paylaştığı zaman 'böyle bir çocuk büyüyünce olsa olsa böyle birine dönüşürdü' demekten kendimizi alamıyoruz. Daha da önemlisi hiçbir karakteri yüzeysel bir biçimde tasarlamakla kalmayıp her birine şahane arka plan hikayeleri hazırladığını görüyoruz. Örnek olarak,
Tabi ki bunların arasından sıyrılan ve müthiş bir hayal gücü ürünü olduğu her halinden belli olan birtakım karakterler mevcut.
Az da olsa mangadan spoiler içerebilir.
) her şeyiyle eşi benzeri olmayan bir karakter.
Oda'nın tüm kozlarını kullandığını düşünmek hata olur. İleride birkaç karakterin daha ne kadar özel yaratıldığına şahit olacağımız düşünüyorum. Ben en çok Marshall D. Teach, Dr. Vegapunk, Shanks ve Monkey D. Dragon karakterlerinden umutluyum.
Gelelim diğer anime ve mangalarda yer alanlara. Geçmeden önce belirtmeliyim ki karakterler hakkında yazdıklarım içinde bulundukları animeler hakkında spoiler içerebilir, içermeyebilir de.
Not: Karakterler arasında herhangi bir sıralama yapmadım.
