Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

İzlediğiniz Son Film

15 yıl önce başladım film izlemeye ama gelişi güzel bir şekilde film izliyordum. 2020'de askerden döndükten sonra varoluşsal bir kriz yaşayıp sinemaya sardım kendimi ve geçmişten günümüze doğru bir yolculuğa çıktım. daha dün 1965 yılında çekilmiş filmleri izlemeyi bitirdim ve 50'ler ve 60'lar sinemasına hayran kaldım ama her ne kadar o dönem için hollywood'un altın çağı denildiğini bilsem de dönemin avrupa ve japon sineması o kadar iyi ki hollywood filmleri bana o kadar da kaliteli gelmedi. tabii ki de çok kaliteli hoolywood filmleri de izledim ama izlediğim pek çok hollywood filmi için de bu filmi bir italyan veya japon yönetmen çekseydi nasıl olurdu dedim.
Elbette Hollywood altın çağı dedim ama sinema değeri olarak kıyaslarsan 60 ve sonrasında yeni dalgayla beraber gelen dünya sineması daha iyi elbette Arthouse filmler olarak.Hollywood altın çağında onlarla mukayese edecek belli başlı yönetmenlerin en iyi işleri var sadece. Ancak bunun dışında o altın çağın birçok filmi seyirciyi yakalar yıldızları bir başkadır alıp götürür damakta farklı bir tad bırakır.Şimdiki yıldız oyuncu kavramıyla o zamankiler bir değil iyi bir oyuncu olması bile şart değildi öyle etkili isimler vardı.Şeytan tüyü derler ya onun gibi yıldız ışığı denen şey.Ayrıca o dönemde hikaye anlatıcılığı ve diyalog yazımı günümüz Hollywood sinemasından çok daha ileri bir düzeydeydi.Keyif almak istiyorsan tercih sebebi o açıdan.Bazı filmlerde diyaloglar o kadar zekice ki hayret edersin.O bakımdan eski avrupa sinemasından sanatsal haz alırken bu filmlerin büyük çoğunluğunu farklı bir keyif almak için izliyorum.
 
bu filmleri izlemek için biraz hevesli olmak gerekiyor açıkçası, çünkü daha önceden denemiştim, sırf aksan şekli konuşma şekilleri falan bile çok garip geliyor insana. izlemeyi cok zorlaştırıyor. yani sıkıntı siyah beyaz olmaları bile değil. demek istediğimi anlatmakta da güçlük çekiyorum ama anlaşılmıştır az çok.
Ben senin demek istediğini anladım.Şimdi sebeplerini tamamen yazamayabilirim ama biraz örneklendirerek açacağım.Öncelikle neredeyse yüzyıl farkından geliyor bu biraz yani arada devasa bir kültür farkı var.İnsanlar o dönem öyleydi bir kere şimdiki gibi yumuşak değillerdi tepkileri jargonları herşeyleri çok farklı. Çok daha zorlu dönemler olduğu için insanların doğal yapısı daha sertti.Bunlar da filme gerçekte olduğuna yakın biçimde yansıtılıyordu.İçki yasağı döneminde geçen bir filmi mesela şimdi de çok iyi çekebilirsin ama 1930’larda çekmeye kalkacağın kadar iyi çekemezsin çünkü oynayacak oyuncuların konuşma tarzları ve fizyolojileri bile dönemle aynı olacak.Şu an ise buna ulaşmak için filmi çekerken çok ayrı bir efor ve özenli çalışma göstermen lazım ki yapsan bile aynı doğallığı yakalamak çok zor.Örneğin yine çok eski dönem filmlerinde aile çocuklarına adı soyadıyla hitap edebilir.” Ali Yılmaz hemen buraya gel ve o yemeği bitir. “ gibi.Şu anki kılık kıyafet ve şu anki yaşam tarzından çok farklı bir anlayış var bu da konuşmalara ve hareketlere yansıyor.Alışmayı sağlayabilecek filmler var aslında ama çok sürükleyici olanların özenle seçilmesi lazım.
 
Ben senin demek istediğini anladım.Şimdi sebeplerini tamamen yazamayabilirim ama biraz örneklendirerek açacağım.Öncelikle neredeyse yüzyıl farkından geliyor bu biraz yani arada devasa bir kültür farkı var.İnsanlar o dönem öyleydi bir kere şimdiki gibi yumuşak değillerdi tepkileri jargonları herşeyleri çok farklı. Çok daha zorlu dönemler olduğu için insanların doğal yapısı daha sertti.Bunlar da filme gerçekte olduğuna yakın biçimde yansıtılıyordu.İçki yasağı döneminde geçen bir filmi mesela şimdi de çok iyi çekebilirsin ama 1930’larda çekmeye kalkacağın kadar iyi çekemezsin çünkü oynayacak oyuncuların konuşma tarzları ve fizyolojileri bile dönemle aynı olacak.Şu an ise buna ulaşmak için filmi çekerken çok ayrı bir efor ve özenli çalışma göstermen lazım ki yapsan bile aynı doğallığı yakalamak çok zor.Örneğin yine çok eski dönem filmlerinde aile çocuklarına adı soyadıyla hitap edebilir.” Ali Yılmaz hemen buraya gel ve o yemeği bitir. “ gibi.Şu anki kılık kıyafet ve şu anki yaşam tarzından çok farklı bir anlayış var bu da konuşmalara ve hareketlere yansıyor.Alışmayı sağlayabilecek filmler var aslında ama çok sürükleyici olanların özenle seçilmesi lazım.
Az da olsa aynı havayı yakalayan filmler var aslında. Aklıma ilk gelen The 39 Steps ve Ghost Writer mesela. Ana hikayeden sapmadan değişikleri güzel yedirebiliyorlar. Bazen katil değişiyor, bazen de cinsiyetler. Ama hepsi yerli yerinde ve dozunda yapıldığı için sırıtmıyor.
 
Elbette Hollywood altın çağı dedim ama sinema değeri olarak kıyaslarsan 60 ve sonrasında yeni dalgayla beraber gelen dünya sineması daha iyi elbette Arthouse filmler olarak.Hollywood altın çağında onlarla mukayese edecek belli başlı yönetmenlerin en iyi işleri var sadece. Ancak bunun dışında o altın çağın birçok filmi seyirciyi yakalar yıldızları bir başkadır alıp götürür damakta farklı bir tad bırakır.Şimdiki yıldız oyuncu kavramıyla o zamankiler bir değil iyi bir oyuncu olması bile şart değildi öyle etkili isimler vardı.Şeytan tüyü derler ya onun gibi yıldız ışığı denen şey.Ayrıca o dönemde hikaye anlatıcılığı ve diyalog yazımı günümüz Hollywood sinemasından çok daha ileri bir düzeydeydi.Keyif almak istiyorsan tercih sebebi o açıdan.Bazı filmlerde diyaloglar o kadar zekice ki hayret edersin.O bakımdan eski avrupa sinemasından sanatsal haz alırken bu filmlerin büyük çoğunluğunu farklı bir keyif almak için izliyorum.
eğri doğru oturmak gerekirse öyle de bir gerçek var şimdi. amerikan filmleri çok daha fazla haz veriyor ve aklıma da 7-8 oyuncu geldi oyunculuklarını kötü bulsam da sırf o oynuyor diye filmlerini izlediğim.
 
Bergman tepkiyi sadece Hollywood’dan almadı. Kendi ülkesi onun ahlakını sorgulayıp İsveç’i rezil ettiğini söyleyip kendi ülkesine girişini yasakladı. O dönem İtalyan yasaları boşanmaya izin vermediğinden İtalya’da skandal kadın olarak anıldı. Yanlış hatırlamıyorsam boşanmalar Meksika’da oldu. Gariptir Sophia Loren de neredeyse aynı şeyi yaşadı. Kendisi evli değildi ama Carlo Ponti evliydi. Yasa gereği o da boşanamadığı için Loren ile Fransız vatandaşlığına geçerek çözüm buldular. Sophia Loren Bergman’a gösterilen muameleyi yaşamadı. Ponti 90 küsür yaşında ölene kadar da evli kaldılar.

Laurence Olivier’den nerelere geldik. 😁
her anlamda çok büyük iki yüzlülük var. kıyas yapmak da doğru değil ama aktörlerin yediği nanelerin bini bir parayken, komünist değillerse eğer çok da bir şey gelmedi başlarına ama aktrislerin attığı her adıma dikkat edildi bu sektörde.

ben de bir iki yüzlülük yapayım o vakit. sophia loren'in sonsuz kredisi var bende, gelip sol yanağıma tokat atsa sağ yanağımı çeviririm. çok değil 1 hafta 10 gün önce italyan usulü evlilik isimli filmi izledim, muhteşem bir oyuncu ve muhteşem bir kadın.
 
her anlamda çok büyük iki yüzlülük var. kıyas yapmak da doğru değil ama aktörlerin yediği nanelerin bini bir parayken, komünist değillerse eğer çok da bir şey gelmedi başlarına ama aktrislerin attığı her adıma dikkat edildi bu sektörde.

ben de bir iki yüzlülük yapayım o vakit. sophia loren'in sonsuz kredisi var bende, gelip sol yanağıma tokat atsa sağ yanağımı çeviririm. çok değil 1 hafta 10 gün önce italyan usulü evlilik isimli filmi izledim, muhteşem bir oyuncu ve muhteşem bir kadın.
Ben de aynı şeyi Marlene Dietrich ve Katharine Hepburn için düşünürüm. Kendi dönemlerinde erkeklere meydan okuyacak kadar dik duruşlu oluşları sebebiyle karşı cinsin saygısını kazanan nadir kadınlardan olmalarının etkisi büyüktür bunda.
 
Ben de aynı şeyi Marlene Dietrich ve Katharine Hepburn için düşünürüm. Kendi dönemlerinde erkeklere meydan okuyacak kadar dik duruşlu oluşları sebebiyle karşı cinsin saygısını kazanan nadir kadınlardan olmalarının etkisi büyüktür bunda.
sonradan baktım ve çok sevdiğim 3 filmde oynadığını gördüm ve her şeyiyle hatırladım filmleri ama mesajınızı okurken marlene dietrich kimdi ya dedim içimden. hiç iz bırakmamış bende :(
 
sonradan baktım ve çok sevdiğim 3 filmde oynadığını gördüm ve her şeyiyle hatırladım filmleri ama mesajınızı okurken marlene dietrich kimdi ya dedim içimden. hiç iz bırakmamış bende :(
Marlene Dietrich kendi tekniği olan bir oyuncu. Bahsettiğimiz tüm bu oyuncuların idolü okuyor kendisi. Adına şarkılar, oyunlar yazılacak kadar değeri vardır. Hem özgürlük madalyası, hem legion d’honneur, hem sanatın komutanı hem de şövalye ilan edilmesinden anlaşılıyor galiba. Bir gecelerin yargıcı, gündüzlerin efendisi ilan edilmemiş. Yaşasaydı onlar da olurdu.
 
Ben de aynı şeyi Marlene Dietrich ve Katharine Hepburn için düşünürüm. Kendi dönemlerinde erkeklere meydan okuyacak kadar dik duruşlu oluşları sebebiyle karşı cinsin saygısını kazanan nadir kadınlardan olmalarının etkisi büyüktür bunda.
Marlene Dietrich başkadır aurası farklıdır falan ama oyunculuk açısından aynı dönemde bildiğin kendi markasını yaratmış 4 kadın oyuncu var biri de Katharine Hepburn en çok oscar kazanmış kadın zaten.
sonradan baktım ve çok sevdiğim 3 filmde oynadığını gördüm ve her şeyiyle hatırladım filmleri ama mesajınızı okurken marlene dietrich kimdi ya dedim içimden. hiç iz bırakmamış bende :(
Gençlik filmleriyle geç dönem filmleri biraz farklı.Farklı bir karizması ve etkisi var gençlik filmlerinde ise çok daha ötesi bir sahne duruşu var.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 1, Ziyaretçi: 3)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık