Duygusal bakıyoruz her zaman. Olayların profesyonel tarafını değerlendirme konusunda başarısızız. Başarılmamışı başarmayı denemeye çalışmıyoruz. A+ sınıf hoca. Ya da eskiden bizi şampiyon yapan hoca tutkusu var. Ve bir de evlatçılık var. Trabzonlular da evlatçılık peşinde Fatih Tekke yangını yapıyor mesela. Tam sezonu yok adamın. Oyununu beğeniyorum Fatih Tekke'nin bu arada. Kötü oynatmıyor takımı ama işte sonuçta o tecrübeye sahip değil. Okan Buruk böyle değildi. Rize'de, Akhisar'da iyi oynattığı oyunların ardından Başakşehir'le şampiyon olup geldi. Sergen Yalçın'ın tek sezonluk hoca olduğunu cümle alem söylüyordu ama o dönem camiayı bağlayacak birisi lazımdı, Sergen Yalçın o kişi oldu. Ertesi sezon gitmeliydi. Taraftar yanlış yaptı, ANÇ yönetimi ayrı yanlış yaptı. Sonuç ortada.
Şenol Güneş düşmanı değilim ben. Hocaya saygım çok. Ama devri geçti. Fatih Terim'in de aynı şekilde. İkisi de gelir, bu ligde hala takımlarını şampiyon yapabilir ama o kadar. Avrupa'da beklediklerimiz hayal olur. Evet belli bir seviyeye getirirler. Bir çeyrek final daha oynarız, oynarsınız ama o kadar. Onunla tatmin olduğumuzla kalırız. Gruptan namağlup lider çıktık deriz ya da 24 yıl önce kazandığınız kupayla yetinirsiniz daha ötesi yok. Ah o Mitrovicin penaltısı deriz. Ulan Sevilla diye başımızı iki elimizin arasına koyar dertleniriz. Bir arpa boyu yol gidemeyiz.
Valerien İsmail tercihinde yol doğru hoca yanlıştı mesela. O dönem VI yerine Von Brochost ya da Genesio gibi Beşiktaş'ın yıllardan beri süre gelen oyun anlayışına uygun bir hoca gelseydi böyle olmazdı. Hala VI'nin oyun tarzına uygun oyuncuları nasıl göndeririz diye düşünüyoruz.
28 Ocak'tan beri Demir Ege'nin 2-3 kez oynamasının hiçbir açıklaması yok. Hele altyapı hocası oynatmıyorsa, akademideki antrenörleri bile gözden geçirmek gerek derim ben.
