Bu ''es geçilen bir detay'' değil ki! Çerlo analizinde bu mevzuyu uzun uzun yazmıştı diye hatırlıyorum. Senin bunu şimdi fark etmen tuhaf.Sağolsun Justahuman es geçtiğimiz bu detayı yakalamış. Rosinante'nin nasıl bir karakter olduğu şu tabloya bakıldığında iyice anlaşılıyor.
Bu İsa'nın son yemeği göndermesini çeşitli filmlerde de görebilirsiniz.İsa ve havarileri.Yenilen ekmek üzerinden yapılan mecazlar vs.. Araştırırsanız detaylarını öğrenirsiniz.Biliyorsunuz İsa hristiyanlık için çok önemli bir figürdür.Peygamberden ötedir onlar için.
Burada da Oda Doflamingo'yu bu statüye koyup yüceliğini göstermek istemiş anlayan için. Zamanında çarmıha gerilip büyük acılara katlandığı için onu İsa gibi diğer insanların günahlarının cezasını yüklenen birisi olarak göstermiş.Kutsalların günahlarını yüklendi kısacası ve çocukken kendini feda etmiş oldu.
Rosinante ise burada ona ihanet eden havarisi oluyor.
Ona ihanet ettikten sonra Doflamingo için çöküş başlıyor kısacası.
Oda bu göndermeyle tavrını göstermiş resmen.Benim mangamda hainlerin cezası budur diyerek daha sonrasında Rosinanente'yi öldürüyor Oda.Hemde one piece gibi ölümlerin çok nadir yaşandığı bir seride.
Aslında yazımı tam toparlayamadım geniş zamanda daha düzgün yazabilirdim ama özü kavramışsınızdır herhalde.
Oda hiçbir şeyi olduğu gibi almaz. Coelho'nun tablo ile ilgili öyküsüne de bir bak. Bence Doffy-Rosi olayındaki hareket noktalarından biri de bu idi:
Leonardo da Vinci; ‘Son Aksam Yemeği’ isimli tablosunu yapmayı düşündüğünde büyük bir güçlükle karşılaştı… İyi’yi İsa’nın bedeninde, Kötü’yü de İsa’nın arkadaşı olan ve son akşam yemeğinde ona ihanet etmeye karar veren Yahuda’nın bedeninde tasvir etmek zorundaydı…
Resmi yarım bırakarak bu iki kişiye model olarak kullanabileceği birilerini aramaya başladı. Bir gün bir koronun verdiği konser sırasında, korodakilerden birinin İsa tasvirine çok uyduğunu fark etti.
Onu poz vermesi için atölyesine davet etti, sayısız taslak ve eskiz çizdi. Aradan 3 yıl geçti. ‘Son Akşam Yemeği’ neredeyse tamamlanmıştı, ancak Leonardo da Vinci henüz Yahuda için kullanacağı modeli bulamamıştı….
Leonardo’nun çalıştığı kilisenin kardinali, resmi bir an önce bitirmesi için ressamı sıkıştırmaya başladı.
Günlerce aradıktan sonra Leonardo; vaktinden önce yaşlanmış genç bir adam buldu. Paçavralar içindeki bu adam sarhoşluktan kendinden geçmiş bir durumda kaldırım kenarına yığılmıştı.
Leonardo; yardımcılarına adamı güçlükle de olsa kiliseye taşımalarını söyledi. Çünkü artık taslak çizecek zamanı kalmamıştı.
Kiliseye varınca yardımcılar adamı ayağa diktiler.
Zavallı, başına gelenleri anlamamıştı. Leonardo adamın yüzünde görülen inançsızlığı, günahı, bencilliği resme geçiriyordu.. .
Leonardo işini bitirdiğinde, o zamana kadar sarhoşluğun etkisinden kurtulmuş olan berduş; gözlerini açtı ve bu harika duvar resmini gördü. Şaşkınlık ve hüzün dolu bir sesle şöyle dedi:
‘Ben bu resmi daha önce gördüm…’
‘Ne zaman?’ diye sordu Leonardo da Vinci, o da şaşırmıştı..
‘Üç yıl önce’ dedi adam..
‘Elimde avucumda olanı kaybetmeden önce… O sıralarda bir koroda şarkı söylüyordum. Pek çok hayalim vardı. Bir ressam beni İsa’nın yüzü için modellik yapmak üzere davet etmişti…’
İyi ve Kötü’nün yüzü aynıdır…
Her şey insanın yoluna ne zaman çıktıklarına bağlı…
Resmi yarım bırakarak bu iki kişiye model olarak kullanabileceği birilerini aramaya başladı. Bir gün bir koronun verdiği konser sırasında, korodakilerden birinin İsa tasvirine çok uyduğunu fark etti.
Onu poz vermesi için atölyesine davet etti, sayısız taslak ve eskiz çizdi. Aradan 3 yıl geçti. ‘Son Akşam Yemeği’ neredeyse tamamlanmıştı, ancak Leonardo da Vinci henüz Yahuda için kullanacağı modeli bulamamıştı….
Leonardo’nun çalıştığı kilisenin kardinali, resmi bir an önce bitirmesi için ressamı sıkıştırmaya başladı.
Günlerce aradıktan sonra Leonardo; vaktinden önce yaşlanmış genç bir adam buldu. Paçavralar içindeki bu adam sarhoşluktan kendinden geçmiş bir durumda kaldırım kenarına yığılmıştı.
Leonardo; yardımcılarına adamı güçlükle de olsa kiliseye taşımalarını söyledi. Çünkü artık taslak çizecek zamanı kalmamıştı.
Kiliseye varınca yardımcılar adamı ayağa diktiler.
Zavallı, başına gelenleri anlamamıştı. Leonardo adamın yüzünde görülen inançsızlığı, günahı, bencilliği resme geçiriyordu.. .
Leonardo işini bitirdiğinde, o zamana kadar sarhoşluğun etkisinden kurtulmuş olan berduş; gözlerini açtı ve bu harika duvar resmini gördü. Şaşkınlık ve hüzün dolu bir sesle şöyle dedi:
‘Ben bu resmi daha önce gördüm…’
‘Ne zaman?’ diye sordu Leonardo da Vinci, o da şaşırmıştı..
‘Üç yıl önce’ dedi adam..
‘Elimde avucumda olanı kaybetmeden önce… O sıralarda bir koroda şarkı söylüyordum. Pek çok hayalim vardı. Bir ressam beni İsa’nın yüzü için modellik yapmak üzere davet etmişti…’
İyi ve Kötü’nün yüzü aynıdır…
Her şey insanın yoluna ne zaman çıktıklarına bağlı…
Senin çıkarımların sırf Dof lehine olmuş. Oysa yaşadığı her şeyde yanında Rosi de var idi.