Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı Politikası Doğru muydu?

Denge Politikası Doğru Muydu?

  • Evet,doğruydu.

    Kullanılan: 68 98.6%
  • Hayır,Müttefiklere katılmalıydı.

    Kullanılan: 0 0.0%
  • Hayır,Mihverlere katılmalıydı.

    Kullanılan: 1 1.4%

  • Kullanılan toplam oy
    69
Bildiğiniz gibi 1.Dünya Savaşı ve İstiklal Savaşı sonrasında Türkiye'nin İmparatorluk Rejimi yıkılmış ve Cumhuriyet Rejimi ortaya çıkmıştır.Lakin yüzyıllardır süren eğitim,kültürel bütünlük ve ekonomi-teknoloji geriliği,Büyük Savaştan sonraki reformlarla birlikte güzel bir iyileşme yaşasa da yeterli değildi.

Modern Savunma Sanayileri daha yeni kurulmuş,uçak ve tank konusunda ancak büyük hamleler atılmıştı.
Nüfus 18 Milyonu yeni görmüş,askerlerin tehçizat sıkıntıları vardı.
Ekonomik Gelir-Gider birbirine çok yakındı.
Lakin Petrol Zengini Ortadoğu,Ana Deniz Güzergahı Akdeniz ve Boğazlar,Sovyetler ve Avrupa Balkanlarının yegane kesişim noktası Türkiye idi.Bunun anlamı eninde sonunda Türkiye ya bir seçim yapacaktı ya da zorla işgal edilecekti.Türkiye'nin 4 bir tarafı savaş halindeydi.



Müttefik Tarafı



Başını Fransa,Britanya,Sovyetler Birliği ve daha sonrasında Kurtarıcı ABD'nin çektiği taraf.Savaşın ilk yarısında,Amerika yardım edene kadar korkunç bir şekilde neredeyse mağlup edilmiş,ardından savaşı özellikle Normandiya İvmesi ile kazanmış ve savaşın galibi olmuşlardır.Churchill ve Roosevelt,Kahire Konferansı gibi durumlarda İsmet İnönü'yü Müttefiklere dahil etmek için uzun süre uğraşmış lakin İnönü Denge Politikasını akıllıca kullanarak bunu savuşturmuştur.44 yılında Almanya'nın kaybedeceği kesinleşince Türkiye Müttefiklere katılmıştır.

Mihver Tarafı



Başını Faşist Almanya ve İtalya,bununla birlikte Japonya'nın çektiği taraf.WW1 sonrası istediklerini alamayan İtalya,krize girmişti.Mussolini ve onun destekçileri Roma'ya yürümüş,darbe ile İtalya'nın başına geçmiştir.Kendi kurduğu Faşizm İdeolojisi ile kendi ırkını en yüce olarak göstermiştir.Hitler'in Weimar Cumhuriyetini bitirmesinden sonra Versay Antlaşmasını yırtıp atmış ve Mussolini'nin Faşizmini farklı bir noktaya getirmiş,Nasyonel Sosyalizm İdeolojisini kurmuştur.Faşizmden farklı yönleri vardır.Yahudilerin zorla çalıştırılamsı ve inanılmaz bir halk hareketiyle ordu hemen kendini toplamış,Almanya 44 günde Fransa ve Britanya ittifakını kırmış,Fransa 44 günde işgal edilmiş,Almanya özellikle hava saldırıları ile Britanya'yı safdışı etmiştir.Ardından Barbarossa Moskova'ya kadar varmış lakin bir süre sonra geri çekilmiş,en sonunda savaşı kaybetmiştir.Japonya,Bütün Batı Pasifik'i işgal etmiş lakin savaşın sonlarına doğru atılan atom bombaları ile teslim olmuştur.İTalya ise,pek birşey yapamamıştır.Tıpkı WW1 gibi.


Türkiye Cumhuriyeti ve Atatürk İlkeleri

Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet,kendi döneminde tam olmasa dahi Güçler Ayrılığına bağlı,Çok Partili Sisteme dayalı,sanata,tarihe ve bilgiye önem veren,entelektüel altyapı oluşturmaya çalışan,aşırı baskıcı olmayan Milliyetçi bir yapıya sahipti.Hitler'in uyguladığı korkunç ırkçı hamleler ve aydın kesimin yok edilmesi,tüm iyi şeyleri belli bir ırka ve ırkı yüceltmek için dini kullanan sistem,Atatürk Cumhuriyeti'ne son derece tersti.

Bununla birlikte WW1'deki Almanya ile dostluktan dolayı birçok kişi Alman tarafına kaymıştır.Lakin Nazi Sistemi Türkiye'ye aşırı tersti ve eninde sonunda Hitler olmasa bile başka bir Nazi Lideri Türkiye'ye saldıracaktı.

Soru şu: Türkiye'nin WW2'deki Denge Politikası doğru muydu yoksa bir taraf mı tutmalıydı?

Eğer Mihverden yana olsaydı büyük bir değişim olmayacaktı,lakin Müttefiklerden yana olsaydı,Trakya ve Adaların verileceği iddia ediliyordu.
 
İlk önce bilgi yanlışlığı var. Mihverden yana olsaydı büyük bir değişim olacaktı. Hitler savaşa girme karşılığnda işgal ettiği Yunanistan'ın adalarını teklif etmişti. Müttefikler tarafına girerse büyük bir değişim olmayacaktı ama büyük bir eksisi olacaktı. Eğer -olasılığı büyük- Türkiye Nazi Almanyası tarafından işgal edilseydi ve toprakları geri almak için Sovyet karşı atağı olacağı için İstanbul'a giren Sovyet Askerini orda kimse çıkaramazdı ve bu da büyük bir uluslararası kriz doğururdu.Sovyetler aynısını 2.dünya savaşında işgal ettiği İran örneği verilebilir. Sırf Amerikan ve İngiliz baskısı yüzünden çıkmak zorunda kalmıştı.

Yani eldeki bulgurdan bile olurduk.

Türkiye'nin politikası doğruydu. Neden mi ?

1.Dünya Savaşında yeni doğrulan Türkiye'nin teçhizat ve ekipman sorunu vardı. Yani savaşa katılsaydı bile silah eksiği olacaktı. Tabi İngilizler ve Fransızlar bu silah eksiklerini kapatma sözü vermişti ama zamanında sözün tutulmaması ve hali hazırda silah desteğinin sınırının azaltılması Türk Hükümetinde güvensizliğe neden olmuştu ve Mihver'e yakınlaşmasını sağlamıştı. Burda bile çelişki vardı. Tabi türkiye bu durumu kendi lehine kullanarak savaşa giren devletlerin bazı hammade ihtiyaçlarını satarak gelir ediyordu.(Krom satışları)

Hali hazırda tarafsızlık bile ekonomik fayda sağladı bu durumda az da olsa.

Ekonomi de dışa bağımlılığı tam olarak kapatamadığımız için bu seferde ekonomik sorun çıkacaktı. Tüm gelirler savaş için harcanaktı ve bu da zar zor kendine yetmeye çalışan Türkiye'yi çökertebilirdi ekonomik yönden. Bu da riskliydi.


Bir iki ekleme bile yaparsak şöyle de denilebilir.

Eğer Türkiye Mihver devletlerinin safında yer alıp bu savaşı kazansaydı bile savaşın bitişinden sonra İtalya ve Nazi Almanyası tarafından işgal edileceğini düşünmekteyim. Mussolini'nin büyük hedeflerinden biri de "Roma İmparatorluğunu Diriltmek" idi ve bu da Türkiye'nin topraklarını kapsayan bir durumdu. Tabi tarafsızlık durumunda da aynı şekilde Mihver devletleri kazansaydı da yine aynı sonuç geçerli olacaktı.

Demek istediğim Mihver Devletlerinin kazanması hiç işimize gelmeyecek bir durumdu. Türkiye için geleceğini devam ettirme yolu Müttefikler'in bu savaşı kazanmasını sağlamalıydı ne şekilde olursa olsun diye düşünüyorum.
 
Son düzenleme:
Bir taraf seçmek zorunda değildi ki seçmedi ama yine hatalı bir politika izledi. İtalyanların göz göre göre adaları yunanlara vermesine göz yumuldu. Bu adalarda dibimizde ki adalar yani.

Doğru politika yapılmıș olsaydı șuan bize yakın olan adaların bizim olacağını düșünüyorum açıkcası. Günümüze kadar gelen bu ada problemi bile yanlıș politikanın göstergesi.

Yunanların müttefiklerle savașa katıldığı o yüzden adaların onlara verildiği saçmalıklara inanan varsa afiyet olsun inanabilir bu bildiğin yunanlılar ile türkiyenin arasında sorun teșkil edilmesi için yapılmıș bir oyun. Italyanlara 1.dünya savașında kaptırdığımız adaları, italya geri bize verdiğinde biz resmen geri vermișiz adamlara bu adaları koruyacak donanmamız yok diye. O zamanlar sürekli bir savaș halindeydik ve balkan savașları da patlak vermiș di hadi anlașılabilir bir durum du ama tüm bu savașlar bittikten sonra o adalarla ilgili hiç bir siyasi harekette bulunulmaması aptallığın daniskasıdır bana kalırsa. Ege de ve akdeniz de bu yunanlarla sürekli gerginlik olușması bile hep bu adalar yüzünden. O yüzden 2.dünya savașında hiç bir șeye karıșmama siyaseti geleceği düșünmemek ve basiretsizliktir.
Uşi Antlaşması ile verilen toprakları nasıl geri almamızı bekliyorsun ?(Adalar) Sonra İtalya tarafından ilhak ediliyor zaten. İyi o zaman Kıbrıs'ı İngilizlerden alamadık diye de dert yanalım ? :/

İtalyanlar adaları Yunanlılara değil Birtanyalılara bırakıyorlar. Britanyalılar da Yunanlılara bırakıyor. Savaşın galiplerinden birisi de Britanya yalnız egemenlik hakkı doğuyor ve Yunanistan tarafından ilhak edilince uluslarası camiada tanındığı için siyaset oluştursan bile çabalar beyhude.
 
Savaştan yeni çıkmış bir ülke hemde savaşın tam ortasında. Asla faydalı olmazdı katılmak. Seçeneklere bakalım;

Nazilerin tarafında katıldığını düşünün. Nazilerin kaybedeceği kesin. Biz bunu 2 tarafın bilgileriyle zaten görebiliyoruz. Amerika nükleeri önce buldu, İngilizler nazilerin kodlarını çözmüştü. Sovyetlerin bitmek bilmeyen askeri gücü ve nüfusu da cabası.

Müttefiklerle olsaydı ne olurdu? Nazilerin krom ihtiyacı malum zira tank için gerekli bir kaynak. Bunun yanında zaten hitler Sovyetlere 2. bir cephe açıp savaşı yaymak istiyordu. Zira Sovyetlerin petrol kaynaklarını da kesmek istiyordu. Savaşın başında bu kadar güçlü olan nazileri tutabilir miydik sanıyorsunuz? Gene ülkede bir yıkım.

İnnönüyü bir çok konuda eleştirebilir ama burada değil. Helal olsun adama.
 
Öncelikle II. Dünya Savaş'ı sırasında ülkenin en yetkili kişisinin 16 yaşından beri Osmanlı askeri okullarında donanımlı bir kurmay olmak için yetiştirilmiş, erkan-ı harbiye mektebini birincilikle bitirmiş, yemenden balkan savaşlarına, birinci dünya savaşında ülkenin çeşitli cephelerinde komutanlık yapmış, kurtuluş savaş'ımızın beyin kadrosunun önemli isimlerinden, inönü kahramanı İsmet Paşa olduğunu söylemek gerek.

Böyle bir askeri dehanın savaşa girmemek için haklı sebeplerin olduğunu düşünüyorum ki savaş zamanı, savaşın sonrasında avrupanın geldiği duruma ve savaşa girmememize rağmen memleketin girdiği duruma bakınca İsmet Paşa'nın doğru kararı verdiğinden şüphe duymak açıkçası çok güç.

Birde 93 Harbinden(1977-78) beri aralıksız savaşan, bu arada bir cihan harbi bir bağımsızlık mücadelesi vermiş olan, 1929 krizinden dibine kadar etkilenmiş bir milletten tekrar bu denli büyük çaplı uzun süreli bir savaşa girmesini beklemek çok büyük acımasızlık olurmuş. CIV oynuyormuşcasına alınacak bir karar değil bu.
 

Üye silindi 1004

WWII dediğimiz muhabbet tümüyle tank ve uçak basma yarışı. Politik mevzuları geçiyorum. Savaşın asıl taraflarının kuduz köpekler gibi tank ve uçak ürettiği bir Dünya. Türkiye bu savaş için en fazla ayak bağı olurdu tıpkı Hristiyan versiyonu İtalya gibi...
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık