Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

Toplu Taşıma Araçlarındaki Anılarınız

Şehirlerarası otobüste şehirlerden birinde bir anne ve çocuk binmişti, çocuğun biletini alırken çocuk diye belirtmedikleri için en ön koltukları alabilmişler fakat otobüslerde en ön koltuklara çocukların oturamayacağı kuralı gibi bir şey varmış sanırım. Kadın sorun etmedi ve çocuğu ile bir iki sıra arkada (benim çaprazım) ikili koltuğa geçtiler. Çocuk da muhtemelen 10-11 yaşında falan, yaygara çıkardı "Ben oraya oturucam, şoför benim yerime oturmama izin vermiyor ben koltuğum orası" fakan diye, gözleri de yaşlı tabi. En sonunda pes etti oturdu anasının yanına. Arada birkaç dakika geçti gözüm ilişti napıyor acaba diye, çocuk koltuğa bağlı ekrandan otobüs firmasının dilek/şikayet sayfasına girmiş "Beni yerime oturtmadılar" diye şikayet yazıyordu.

Sonrasında ne oldu ne bitti pek bilmesem de o yaşta bir çocuğun oturup şikayet sayfasını akıl etmesi ve şikayetini yazması çok ilginç geldi.
 
Bir tane de anı değil de serzenişim var.

Okuldan dönüyorum otobüs de yanlış değilsem 17.45 otobüsü, yani trafik zaten ölüm, son otobüs olduğu için de herkes doldu, bindik araca tam kalkacak soför "Arkadaşlar, araç arızalı dizi en yakın aktarma merkezinde bırakıcam oradan devam edersiniz." Dedik eyvallah yapacak bir şey yok, bir yandan da bastığım karta yanıyorum az değil 3,5 lira bastık. Aktarma noktasına varınca şoför "Ben durumu ilettim, bineceğiniz araca basmak zorunda değilsiniz merak etmeyin" dedi, herkesin içi rahatladı biraz.

Peki sonra sizce ne oldu? Tabi ki de böyle bir şey olmadı ve ikinci araca basmak zorunda kaldık, üstüne bir de dolu aracı iyice doldurmak zorunda kaldık ve yol sırasında bizden bile sonra gelip de 1 santimlik boş alan olmayan otobüse binip bize (öğrencilere) laf atan 45-50 yaş üstü teyzeler doluştu, neymiş efendim çantamız yer kaplıyormuş, biraz sıkışsak yer açılırmış, öndeki araç boşmuş da niye ona binmemişiz. En son çıktık "Teyze zaten o araç arızalandığından bindik buna, asıl sen niye ağzına dolu araca biniyorsun" diye. Neyse ki sonrasında devamını getirmedi de bir şekilde eve vardık.

Meraklısına: Yol 2,5 saat sürdü. Öldük.
 
Bir tane de anı değil de serzenişim var.

Okuldan dönüyorum otobüs de yanlış değilsem 17.45 otobüsü, yani trafik zaten ölüm, son otobüs olduğu için de herkes doldu, bindik araca tam kalkacak soför "Arkadaşlar, araç arızalı dizi en yakın aktarma merkezinde bırakıcam oradan devam edersiniz." Dedik eyvallah yapacak bir şey yok, bir yandan da bastığım karta yanıyorum az değil 3,5 lira bastık. Aktarma noktasına varınca şoför "Ben durumu ilettim, bineceğiniz araca basmak zorunda değilsiniz merak etmeyin" dedi, herkesin içi rahatladı biraz.

Peki sonra sizce ne oldu? Tabi ki de böyle bir şey olmadı ve ikinci araca basmak zorunda kaldık, üstüne bir de dolu aracı iyice doldurmak zorunda kaldık ve yol sırasında bizden bile sonra gelip de 1 santimlik boş alan olmayan otobüse binip bize (öğrencilere) laf atan 45-50 yaş üstü teyzeler doluştu, neymiş efendim çantamız yer kaplıyormuş, biraz sıkışsak yer açılırmış, öndeki araç boşmuş da niye ona binmemişiz. En son çıktık "Teyze zaten o araç arızalandığından bindik buna, asıl sen niye ağzına dolu araca biniyorsun" diye. Neyse ki sonrasında devamını getirmedi de bir şekilde eve vardık.

Meraklısına: Yol 2,5 saat sürdü. Öldük.
Sonrasında bindiğin her otobüste acaba o olabilirmi diye meraktamı etmedin ? Ben o şoförü bulur ücretsiz hakkımı binis hakkımı isterdim.
 
Akbil basmak için elimi cebime attığımda hali hazırda cebimde olan kurşun kalem tırnağımı yararak parmağıma girmişti. O sıra çektiğim acıyı falan unuttum, akan kanı nasıl durdururum onu düşünüyordum. Kolumu kesseler o kadar kan akmazdı sanırım. Allahtan otobüste kan görünce fenalaşan biri yokmuş. Yolcular sağolsun elime su, peçete bir şeyler verdiler. Kanı durdurmayı başarınca sakinleştim, yola normal bir şekilde devam ediyorduk. Hafiften gözümün önü kararmaya, ortamdaki sesleri daha az duymaya başladım. Kendimden geçmişim. Bilincim yerine geldiğinde türbanlı bir ablanın ''çocuk ölüyo'' diye bağırdığını hatırlıyorum sadece.
Hemen kaldırdılar beni. Elime meyve, çikolata bir şeyler verip su falan içirdiler. Sağolsun o bağıran abla eve kadar benimle gelmeyi teklif etti. Gerek görmeyip normal bir şekilde gittim eve. İşin garip tarafı 2-3 gün mide bulantısı ve baş ağrısı yaşadım bu olaydan sonra.
Bir keresinde de ayı oğlu ayının biri elinde balık poşetiyle binmiş otobüse. Balık hayatım boyunca kokusundan dolayı yemediğim bir şey. Görüntüsü bile midemi kaldırmaya yetiyor. Birden o kokuyu alınca kusmaya başladım, tüm otobüs sabah yediğim peynirli böreğe bulanmıştı. Sanırım benden başka birileri de kusmuştu o görüntüyü görünce. Sonra utancımdan indim tabi.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 1)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık