Herakles'in 12 Görevi, adı daha sonra Herkül olarak romanize edilen Yunan kahramanlarının en büyüğü olan Herakles tarafından yaptıklarının kefareti olarak yerine getirilmiş 12 farklı göreve verilen isimdir. 12 Görev'in sabit bir döngüsünün kurulması, Yunanlılar tarafından M.Ö. 600 yıllarında Peisander tarafından yazılmış, şimdi kayıp olan destansı bir şiire bağlanmıştır. Herakles, karısını ve çocuklarını öldürdükten sonra Delfi'deki kahinlere gitmiş, rehberlik için tanrı Apollon'a dua etmiştir. Bunun üzerine Herakles'e on iki yıl boyunca Miken kralı Eurystheus'a hizmet etmesi söylenmiştir. Bu süre zarfında Herakles, görev olarak adlandırılan on iki zor işi gerçekleştirmesi için gönderilmiştir.
Olayların Arka Planı
Hera (Tanrıların Kraliçesi) tarafından kızdırılan Herakles, oğlu, kızı ve karısı Megara'yı katleder. Herakles aklı yeniden başına geldikten sonra yaptıklarına pişman olur. Kral Thespius tarafından arındırılsa da içi rahat etmez, yaptıklarını nasıl telafi edebileceğini sormak için Delfi'ye gider. Delfi Kahini Pythia, Herakles'e Tiryns’e gitmesini, kuzeni kral Eurystheus’a hizmet etmesini ve on iki yıl boyunca Eurystheus’un kendisine verdiği her görevi yerine getirmesini önerir. Herakles bunu yapmasının karşılığında ölümsüzlükle ödüllendirilecektir. Herakles bundan pek memnun kalmaz, zira kendisinden çok aşağılık olduğunu bildiği bir adama hizmet edecek olmaktan nefret eder. Ancak babası Zeus'a karşı çıkmaktan da korkar. Bu yüzden en sonunda kendini Eurystheus'un insafına bırakır.
Eurystheus aslen Herakles'e sadece on görev için emir verir. Herakles de bu görevleri yerine getirir, ancak Eurystheus yapılan görevlerden ikisini kabul etmez (Hidra'nın öldürülmesi ve Augea'nın ahırlarının temizlenmesi). Bu yüzden Herakles'e iki görev daha verir (Hesperides'in Altın Elmaları'nı almak ve Cerberus'u yakalamak), böylece toplam görev sayısını on ikiye çıkar.
Görevler
Herakles'in görevlerine dair olan bilgiler tek bir kaynakta geçmez, bu yüzden birçok kaynaktan toplanarak derlenmiştir. Ruck ve Staples görevleri yorumlamanın tek bir yolu olmadığını, görevlerden sadece altı tanesinin Peloponez’de bulunduğunu ve Olympia’nın kurtarılmasıyla sonuçlandığını iddia etmiştir. Diğer altı görev ise Herakles'in daha uzaklara gittiğini göstermektedir. Yine de her durumda, kalıp aynıdır: Herakles, Eurystheus tarafından sihirli bir hayvanı öldürmek ya da yakalamak, yahut bir bitkiyi getirmesi gönderilmiştir.
Birinci Görev: Nemea Aslanı
Herakles, Cleonae kasabasına gelinceye kadar bölgeyi dolaşır. Orada, Herakles'in Nemea Aslanı'nı öldürüp, otuz gün içinde sağ salim dönmesi halinde bir aslanı Zeus'a feda edeceğini, ancak otuz gün içinde geri dönmezse veya görev esnasında ölürse kendi kendisini Zeus'a feda edeceğini söyleyen bir çocukla karşılaşır. Başka bir versiyonda, oğlunu Nemea Aslanı'nın yediği bir çoban olan Molorchos ile tanışır. Çoban Herakles'e otuz gün içinde geri gelirse, Zeus'a bir koç kurban edileceğini, ancak eğer otuz gün içinde geri dönmezse, ölü Herakles'e yası için koçu kurban edeceğini söyler.
Herakles aslanı ararken ona karşı kullanmak için oklar yapar. Aslanı bulup oklarla vurduğunda, okun aslanın üzerinden sektiğini görür. Böylece aslanın altın kürkünün koruyucu özelliğini keşfeder. Herakles bir süre aslanla boğuştuktan sonra, onun tekrardan mağarasına çekilmesini sağlar. Mağaranın iki girişi vardır. Herakles aslan kaçmasın diye bu girişlerden birini kapatır, daha sonra da mağaraya girer. Herakles mağaranın karanlık dehlizlerinde gürzü ile vurarak aslanı şaşırtır, daha sonra da muazzam gücünü kullanarak onu boğarak öldürür. Boğuşma esnasında aslan Herakles'in parmaklarından birini ısırıp koparır (bir başka versiyonda Herakles'in attığı oklardan birinin aslanın korumasız olan ağzını deldiği bilgisi geçer). Herakles aslanı öldürdükten sonra, onun derisini yüzmek için bıçağını çıkarır, ancak ne kadar uğraşsa da kürkü delemez. Sonunda Herakles'in durumunu fark eden Athena, ona aslanın pençelerinden birini kullanmasını söyler.
Herakles otuzuncu günde aslanın kürkünü omuzlarına atmış bir şekilde geri dönünce, Kral Eurystheus şaşırır ve dehşete düşer. Sonra da Herakles'in şehre girmesini yasaklar. Herakles de o günden sonra o görevlerinden elde ettiği şeyleri şehir kapıları dışında sergilemek zorunda kalır. Eurystheus daha sonra Herakles'e ona verdiği görevlerin kişisel değil, tanrıların emirleri doğrultusunda olduğunu söyler. görevlerin de giderek zorlaşacağı konusunda onu uyarır.
İkinci Görev: Lernalı Hidra
Herakles'in ikinci görevi, Hera tarafından Herakles'i öldürmesi için yetiştirilen Hidra'yı öldürmekti. Herakles Hidra'nın yaşadığı Lerna Gölü yakınlarındaki bataklığa ulaştıktan sonra, kendisini zehirli dumanlardan korumak için ağzını ve burnunu örter. Gören herkesi dehşete düşüren Hidra'nın inine ateşli oklar atar. Hidra ininden çıktıktan sonra onunla yüzleşir. Dövüş esnasında bir orak (bazı eski vazo resimlerine göre), bir kılıç ya da ünlü gürzünü kullanır. Ancak durum Herakles için umutsuzdur. Çünkü Hidra'nın kopan her kafasının yerine iki tane yenisi çıkar. Ayrıca kafalarından biri ölümsüzdür.
Herakles'in, Hidra'ya karşı verdiği mücadelenin detayları Bibliyotek'te geçmektedir. Hidra'yı bu şekilde yenemeyeceğini fark eden Herakles, yeğeni Iolaus'tan yardım ister. Iolaus, Herakles'e Hidra'nın her kesilen başının olduğu boynu yakarak dağlamasını, bu sayede yeni kafaların çıkmayacağını söyler, sonra da ona yardım etmeye karar verir. Yeniden başlayan mücadelede Herakles, Hidra'nın kafalarını keser, Iolaus da kesilen kafaların olduğu yerleri dağlar. Herakles'in mücadeleyi kazandığını gören Hera, onun dikkatini dağıtmak için dev bir yengeç gönderir. Herakles ise üzerine gelen bu yengeci üstüne basarak öldürür. Daha sonra Hidra'nın ölümsüz olan kafasını Athena'nın kendisine verdiği altın bir kılıçla keser. Herakles dövüşten sonra bu kılıcı Lerna ve Elaius arasındaki kutsal yol üzerinde yer alan büyük bir kayanın altına yerleştirir ve oklarını da Hidra'nın zehirli kanına batırarak daha ölümcül bir hale getirir. Böylece ikinci görevi tamamlamış olur. Bu efsanenin alternatif versiyonunda Herakles'in altın kılıcı ateşlidir, bu sayede Hidra'nın kestiği kafaları yeniden çıkmaz. Herakles'in onu katletmesi için yetiştirdiği canavarın öldürülmesine üzülen Hera, canavarı Hidra Takımyıldızı olarak gökyüzünün koyu mavi kasasına yerleştirir. Daha sonra da bu takımyıldızları Yengeç Takımyıldızlarına dönüştürür.
Üçüncü Görev: Keryneia Geyiği
Eurystheus ve Hera, Herakles'in Nemea Aslanı ve Lernalı Hidra görevlerini yerine getirmesinden dolayı çok öfkelenir. Herakles'in en korkutucu rakiplerin bile üstesinden gelebileceğini anladıkları için, ona canavar katletme görevleri vermekten vazgeçerler. Bu yüzden üçüncü görev için, Herakles'i hayata küstürecek derecede uğraştıracak bir şey düşünürler. Eurystheus üçüncü görevde Herakles'ten Keryneia Geyiği olarak bilinen ve bir oktan bile daha hızlı gidebilen bir geyiği yakalamasını ister.
Herakles uzunca bir arayıştan sonra bir gün uykusundan uyanır ve geyiği karşısında boynuzlarını parlatırken görür. Sonra hemen geyiğin peşine düşer. Bir yıl boyunca Yunanistan, Trakya, Istria ve Hiperboryalıların ülkesini katedecek şekilde geyiği kovalar. Herakles'in geyiği nasıl yakaladığı konusunda birden fazla hikaye vardır. Bazı versiyonlarda geyiği uykusunda yakaladığı söylenir, bazı versiyonlarda bir ağ tuzağı ile yakaladığı söylenir. Bir başka versiyonda Herakles, o sırada tapınağında bulunan Artemis ile karşılaşır. Artemis, Herakles'ten geyiği bırakmasını, Eurystheus'a geyiği yakaladığını söylemesini ister. Yine bir başka versiyonda Herakles, geyiğin ayaklarının arasına bir ok atarak onu tökezlettiği bilgisi geçer.
Eurystheus'un özellikle bu görevi seçmesinin nedeni, Artemis'i, Herakles'e karşı kışkırtmaktı. Çünkü geyik, Artemis'in kutsal hayvanlarından biriydi ve çok değerliydi. Nitekim Herakles sırtında geyikle şehre dönerken yolda Artemis ve kardeşi Apollo ile karşılaşır. Herakles hemen affedilmek için Artemis'e yalvarmaya başlar. Geyiği kendisine şart koşulduğu için yakaladığını ve görevini tamamladığı kabul edildikten sonra onu yeniden salacağını söyler. Artemis açıklamaları dinledikten sonra onu affeder ve Eurystheus'a bu yaptığı için bir ceza vereceğinden bahseder.
Herakles geyiği getirdikten sonra, Eurystheus geyiğin artık krallığın malı olduğunu söyler. Herakles geyiği tekrardan salacağını söylediği için bu duruma şöyle bir çözüm bulur. Eurystheus'un eğer geyiği istiyorsa bizzat kendisinin gelip almasını şart koşar. Bunun üzerine Eurystheus gelir, ancak Herakles tam o anda geyiği bırakır ve geyik de hızlıca koşarak oradan uzaklaşır. Sonra da Eurystheus'a yeterince hızlı olmadığını söyleyerek oradan ayrılır.
Dördüncü Görev: Erymanthian Yaban Domuzu
Eurystheus, Herakles'in başka bir yaratığın üstesinden gelmesinden ve geyiğin elinden kaçışı yüzünden küçük düşürülmesinden dolayı hayal kırıklığına uğrar. Bundan dolayı Herakles'e başka bir tehlikeli görev verir. Bu görev ise, korkunç Erymanthian Yaban Domuzu'nun canlı olarak yakalanmasıdır. Herakles, domuzun yaşadığı Erymanthos Dağı yolunda, nazik ve misafirperver bir sentaur ve aynı zamanda eski bir arkadaşı olan Pholus'u ziyaret eder. Sentaurun mağarasında onunla birlikte yemek yer. Ancak yemek esnasında içecek olarak şarap ister. Pholus'un elinde şarap olarak sadece Dionysos'un Erymanthos Dağı'nda yaşayan tüm sentaurlara hediye olarak verdiği bir kavanoz şarap vardır. Herakles bir şekilde Pholus'u şarabı açmaya ikna eder. Ancak şarap açıldıktan sonra şarabın kokusu nedeniyle diğer sentaurlar da mağaraya gelir. Sentaurlar şarabı suyla yumuşatmadan içtikleri için sarhoş olur ve durdur yere Herakles'e saldırmaya başlar. Herakles de zehirli oklarıyla onları vurur, birçoğunu öldürür ve kalan sentaurlar Chiron'un mağarasına kadar geri çekilmek zorunda kalır.
Pholus, okların neden bu kadar ölümcül olduğunu merak eder ve oklardan birini yerden alır. Ancak yanlışlıkla oku ayağının üzerine düşürür ve anında ölür. Bir başka versiyonda oklardan Chiron'u da vurur. Chiron ölümsüz olduğu için ölmez, ancak zehir yüzünden muazzam bir acı çekmeye başlar. Chiron'un çektiği acı o kadar büyüktür ki, sırf bundan kurtulmak için ölümsüzlüğünden vazgeçer ve bir dağın tepesinde zincirli halde duran, iç organları her gün bir kartal tarafından yenen Prometheus'un yerini almaya gönüllü olur. Yer değişiminin ardından kartal, Chiron üzerinde aynı işkenceyi yapmayı sürdürür. Sonradan dağa gelen Herakles bu kartalı bir ok atarak öldürür. Domuzu nasıl yakalayacağına dair tavsiye almak için Chiron'un yanına gelir. Chiron da bu görevi yoğun şekilde kar yağan bir kış mevsiminde yapmasını söyler. Herakles, kar yüzünden hareket kabiliyeti sınırlanan domuzu yakalar, sonra da Eurystheus'a götürür. Eurystheus domuzu görünce çok büyük bir korkuya kapılır ve Herakles'ten domuzu bir çukura hapsetmesini ister.
Beşinci Görev: Augean Ahırları
Herakles'e verilen beşinci görev Kral Augeas'ın ahırlarını temizlemekti. Eurystheus bu görevi hem küçük düşürücü (önceki görevlerde olduğu gibi etkileyici olmaması), hem de imkansız olması (hayvanların ilahi olarak sağlıklı ve ölümsüz olması nedeniyle çok fazla miktarda pislik üretmeleri) yüzünden seçmiştir. Zira Augean Ahırları 30 yıldan uzun bir süredir hiç temizlenmemişti ve ahırlarda binden fazla sığır yaşıyordu. Yine de Herakles, Alpheus ve Peneus nehirlerinin yataklarını değiştirip, onları yeniden yönlendirerek bu görevi yerine getirmiştir.
Herakles göreve başlamadan önce, Augeas'a eğer ahırları bir gün içinde temizlerse sığırların onda birini alacağını söyler, Augeas'da kabul eder. Fakat sonradan Augeas, Herakles'in ahırları sırf Eurystheus kendisine talimat verdiği temizlediğini öğrenince anlaşmadan cayar. Bunun üzerine Herakles hakkını mahkemede arar ve Augeas'ın oğlu Phyleus da Herakles'i destekler. Augeas, mahkemeden bir karar çıkmadan önce ikisini de kovar. Herakles Augeas'ın yaptığı kahpeliğe çok sinirlenir. Augeas'ı öldürür ve krallığını oğlu Phyleus'a verir. Herakles daha sonra Olimpiyat Oyunları'nı başlatır. Eurystheus ahırları temizleyen asıl etmenin nehir suları olduğu ve Herakles'in görev karşılığında sığır alması nedeniyle bu görevi geçersiz sayar.
Altıncı Görev: Strafhalian Kuşları
Herakles'in altıncı görevi, bronz gagaları olan, keskin metalik tüylerini kurbanlarına fırlatan ve insan yiyerek beslenen Strafhalian Kuşları'nı bulundukları bölgeden kovalamaktı. Kuşlar, savaş tanrısı Ares için kutsal bir anlama sahiplerdi. Ayrıca bu kuşların dışkıları oldukça toksikti. Kuşlar zamanın birinde Arcadia'daki Stymphalia Gölü'ne yerleşmiş, burada hızlıca çoğalmış ve kırları ele geçirmeye başlamıştır. Çiftçilerin ektiği mahsulleri, meyve ağaçlarını ve kasaba halkını mahvetmiştir. Herakles kuşların olduğu yere gelir, ancak önüne çıkan bataklık onun daha fazla ilerlemesini engeller. Herakles'in içine düştüğü zor durumu fark eden Athena, ona Hephaestus'un özellikle bu kuşlara karşı kullanılması için yaptığı bir çıngırak verir. Herakles çıngırağı sallar ve havalanan kuşların birçoğunu okları ile öldürür. Hayatta kalan kuşlar ise bir daha asla geri dönmemek üzere çok uzaklara uçar.
Yedinci Görev: Girit Boğası
Herakles'in yedinci görevi, Minator'un babası olan Girit Boğası'nı yakalamaktı. Herakles görevi aldıktan sonra hızlıca Girit'e yelken açar ve oraya vardığı zaman boğayı yakalamak için Kral Minos'tan izin ister. Minos gereken izni verir ve hatta Herakles'e yardım teklif eder. Ancak Herakles, bu yardım olayı yüzünden önceki görevlerinden biri geçersiz sayıldığı için teklifi reddeder. Herakles'in peşine düştüğü boğa, bitkileri söküp, meyve bahçelerini yok ederek Girit’e zarar veriyordu. Herakles boğayı görüğünde, gizlice onun arkasından yaklaşır ve elleri ile boğayı boğazından yakalar, sonra da yanında boğa ile birlikte Tiryns'e geri ydöner. Eurystheus, boğayı gördüğü zaman Herakles'ten onu Hera için kurban etmesini ister. Ancak Hera, Herakles'ten nefret ettiği için ondan gelecek bir adağı kabul etmez. Bunun üzerine Herakles, boğayı serbest bırakır. Boğa daha sonra Theseus tarafından yakalanır ve Athena ya da Apollo'ya kurban edilir.
Sekizinci Görev: Diomedes'in Kısrakları
Herakles'in sekizinci görevi, Trakya Kralı Diomedes'in insan eti yiyerek beslenen kısraklarını yakalamaktı. Bu hikayenin bir versiyonunda, Herakles kısraklarını tek başına yakalayamayacağını bildiği için yanına kendisine yardım etmesi için Podargos, Lampon, Xanthos ve Deinos adındaki gençleri alır ve kısrakları yakalar. Daha sonra bu ekip Diomedes ve adamları tarafından kovalanır.
Herakles'in kısrakların son derece vahşi oldukları için bronz yemlikler ile sakin tutulduklarını bilmemesi, onun başına bela açar. Hikayenin bazı versiyonlarında kısrakların ateş soluduğu da söylenir. Bu kısraklar sadece insan eti yiyordu ve kontrol edilmeleri mümkün değildi. Herakles, Diomedes ile savaşmaya giderken kısrakları yanında gelenler içinde en sevdiği kişi olan Abderus'a emanet eder, ancak savaştan sonra Abderus'un kısraklar tarafından yendiğini görür. Herakles buna çok sinirlenir ve intikam almak için Diomedes'i kendi kısraklarına yedirir, ardından arkadaşının mezarının yanındaki araziye Abdera şehrini kurar.
Hikayenin başka bir versiyonunda Herakles, kısrakları yakalamaya tek başına gider. Kısrakların olduğu ahırın etrafına bir çukur kazar ve çukuru su ile doldurur. Sonra da gizlice ahıra girip atları serbest bırakır. Ne olduğunu anlamak için olay yerine gelen Diomedes'i balta ile öldürür ve onun cesedini kısraklara yedirir.
Her iki versiyonda da Herakles kısrakları sakinleştirmek için onlara Diomedes'i yedirir. Sakinleşen kısrakların ağızlarına yemliklerini takar ve onları Eurystheus'a geri götürür. Eurystheus, kısrakların Olimpos'a götürülerek Zeus'a kurban edilmelerini emreder, ancak Zeus bunu kabul etmez. Kısrakları ölmeleri için kurtların, aslanların ve ayıların cirit attığı bir yere gönderir. Bazı versiyonlarda kısrakların Argos etrafında serbestçe dolaşmalarına izin verildiği yazar. Roger Lancelyn Green, Yunan Kahramanlarının Masalları'nda yer alan bir hikaye olan Truva Savaşı'nda bu kısrakların torunlarının kullanıldığını belirtmiştir.
Dokuzuncu Görev: Hippolyta'nın Korsesi
Eurystheus'un kızı Admete, Amazonların Kraliçesi olan Hippolyta'ya babası Ares'in verdiği bir hediye olan korseyi ister. Eurystheus da kızını memnun etmek için, Herakles'e dokuzuncu görevi olarak korseyi getirmesini emreder.
Herakles, bir grup arkadaşını da yanına alarak Minos'un bazı oğullarının yaşadığı Paros adasına gelir. Oğullar, Herakles'in yanında gelen iki kişiyi öldürünce, ortalık karışır. Herakles, Minos'un iki oğlunu öldürür ve ölen arkadaşlarının yerine iki verilinceye kadar adada yaşayan herkesi öldüreceğini söyler. Kendisine önerilen Minos'un torunlarından Alcaeus ve Sthenelus'u kabul eder ve Hippolyta'nın yaşadığı Themiscyra'ya doğru yola çıkar.
Herakles adaya ulaşır ve Hippolyta'ya durumu izah eder. Hippolyta da, Herakles'in içinde bulunduğu duruma hak verir ve korseyi vermeye gönüllü olur. Ancak aynı esnada kılık değiştirmiş halde adada olan Hera, halkın arasında dedikodular yaymaya başlar. İnsanlara adaya gelen bu yabancıların asıl amaçlarının kraliçeyi kaçırmak olduğunu söyler. Bunun üzerine alarma geçen kadın savaşçılar, Herakles ile yüzleşmek için at sırtında yola çıkar. Herakles üzerine gelen orduyu görünce, aslında Hippolyta'nın korseyi vermek istemediğini ve ona ihanet ettiğini düşünür. Bu yüzden Hippolyta'yı oracıkta öldürür ve korseyi alarak Eurystheus'a götürür.
Onuncu Görev: Geryon'un Sığırları
Herakles'e verilen onuncu görev, Geryon'un sığırlarını ele geçirmekti. Herakles, sığırları almak için uzak batıdaki Erytheia adasına gitmek zorunda kalır. Oraya giderken de, Libya çölünü geçer. Çölde yaptığı yürüyüşte havanın sıcak olmasına o kadar çok sinirlenir ki, Güneş'e bir ok atar. Güneş tanrısı Helios, Herakles'in bu cesaretine hayran olur ve ona kullanması için, her gece batıdan ve doğuya doğru yelken açtığı altın savaş arabasını verir. Herakles de bu arabayı kullanarak Erytheia'ya gider.
Herakles, Erytheia'ya indiğinde iki başlı bir çoban köpeği olan Orthrus ile karşılaşır ve köpeği zeytin ağacından yapılmış olan sopası ile öldürür. Sığırların çobanı olan Eurytion, Orthrus'a yardım etmeye gelse de, o da sopanın bir darbesi ile ölür. Geryon olanları duyunca derhal harekete geçer. Ellerinde üç kalkan ve üç mızrak taşıyor ve üç miğfer takıyordu. Geryon, Anthemus Nehri kıyısında Herakles'e saldırır, ancak Herakles'in ona attığı zehirli oklardan birine hedef olarak ölür.
Herakles sığır sürüsünü Eurystheus'a geri götürmek üzere yola çıkar. Hikayenin Roma versiyonlarında, Herakles, sığırları ileride bir Roma şehrinin kurulacağı Aventine Tepesi'ne götürür. Orada yaşayan bir dev olan Cacus, Herakles uyurken sığırların bir kısmını çalar ve sığırları geri geri yürüterek arkasında bir iz bırakmaz. Bazı versiyonlara göre de, Herakles sığırlar çalındıktan sonra sürünün geri kalanını Cacus'un çalınan sığırları gizlediği mağaraya götürür, burada Cacus'u öldürür ve çalınan sığırları geri alır. Diğer bir versiyonda da ise Cacus'un kız kardeşi Caca, Cacus'un yerini Heracles'e söyler.
Hera sığırları ısırmaları, rahatsız etmeleri ve dağıtmaları için onların üzerine bir sinek sürü gönderir. Herakles bir yıl boyunca dağılan sürüyü toplamak için uğraşır. Hera bununla da yetinmez, Herakles'in geçeceği bir nehrin seviyesini yükseltir ve onun geçişini engeller. Herakles de nehri taşlarla doldurarak bir yol yapar ve sürüyü buradan geçirir. En sonunda sığırlar gereken yere teslim edilir, Eurystheus sığırların hepsini Hera'ya kurban eder.
On Birinci Görev: Hesperides'in Altın Elmaları
Herakles ilk on görevini tamamladıktan sonra, Eurystheus Hidra'yı öldürme ve ahır temizleme görevlerinin geçersiz olduğunu söyleyerek ona iki yeni görev daha vereceğini ilan eder. Bu bağlamda ilk olarak ona Hesperides'in bahçesindeki altın elmaları çalma görevini verir. Herakles önce Hesperides'in bahçesinin yerini öğrenmek için şekil değiştiren bir deniz tanrısı olan Denizin Yaşlı Adamı'nı yakalar.
Bu hikayenin bazı versiyonlarında, Herakles, bu görevin başında veya sonunda, annesi Gaia tarafından kendisine ayağı yere değdiği sürece yenilmez olma gücü verilen Antaeus ile karşılaşır. Dövüş esnasında Herakles, Antaeus'u yerden kaldırır ve boğarak öldürür.
Herakles nihayet Hesperides'in bahçesine doğru yola çıkar ve omuzlarında cenneti taşıyan Atlas'la karşılaşır. Herakles, Atlas'a cenneti bir süreliğine yerinde tutmayı önerir ve ondan birkaç tane altın elma getirmesini ister (Sadece bu versiyonda geçerli olmak üzere, Atlas'ın elmaları alabilmesinin sebebi, Hesperides'in babası ya da bir akrabası olması sayesindedir). Bu durumun Herakles'in yardım aldığı için, Hidra ve ahır görevlerinde olduğu gibi görevi geçersiz sayma ihtimali vardı. Atlas elmalar ile birlikte geri döndüğünde, cenneti tekrardan omuzlamak istemez ve elmaların kendisinin teslim edeceğini söyler. Ancak Herakles ondan pelerinini ayarlaması için geçici bir süreliğine cenneti tekrardan omuzlamasını isteyerek onu kandırır. Atlas bu teklifi kabul eder, ancak Herakles cenneti ona verdiği anda elmaları alarak oradan uzaklaşır. Bir versiyona göre Herakles, elmaların koruyucusu olan ejderha Ladon'u öldürerek elmaları alır. Her iki durumda da Eurystheus, Herakles, yapılamayacağını düşündüğü bir şeyi başardığı için çok sinirlenir.
On İkinci Görev: Cerberus
Herakles'e verilen on ikinci ve son görev yeraltı dünyasının kapılarının koruyucusu olan çok başlı Cerberus'un yakalanmasıydı. Herakles, yeraltı dünyasına inişine hazırlanmak için Eleusis'teki (ya da Atina'daki) Eleusis Gizemleri'e gider. Sonra da yeraltı dünyasına girer. Buradaki yolculuğunda ona Hermes ve Athena rehberlik eder.
Herakles, yeraltı dünyasındayken, Theseus ve Pirithous ile karşılaşır. Bu iki arkadaş, Persephone'u kaçırmaya çalıştıkları için Hades tarafından cezalandırılmışlardır. Hades onlara bir şölen hazırladığını söyleyerek onları kandırmış, ikili sandalyelere oturduktan sonra yılanlar onların bacaklarına dolanarak onları sonsuza kadar sandalyelerde oturmaya mahkum etmiştir. Herakles, Theseus'u sandalyesinden çekerek kaldırmaya çalışır, her ne kadar başarılı olsa da, Theseus'un uyluğunun bir parçası sandalyede kalır. Pirithous'u kaldırmak için de uğraşsa da, başarılı olamaz ve onu orada bırakmak zorunda kalır.
Herakles, Hades'in yanına gider ve ondan Cerberus'u dünyaya çıkarmak için izin ister. Hades de eğer hiçbir silah kullanmadan canavarı yakalamayı başarırsa buna izin vereceğini söyler. Herakles, sadece ellerini kullanarak Cerberus ile boğuşur ve yaratığı devirmeyi başarır. Cerberus'u Yeraltı Dünyası'ndan bir mağara girişinden dışarı çıkarır ve Eurystheus'a götürür. Eurystheus, Herakles'e Cerberus'u Yeraltı Dünyası'na geri götürmesi için yalvarır. Bunun üzerine Herakles, Cerberus'u serbest bırakır, canavar da efendisine geri dönmek üzere ortadan kaybolur.
Görevlerden Sonrası
Herakles görevleri tamamladıktan sonra, Jason ve Argonautlar'a katılarak Altın Post'u aramaya çıkar. Ancak Herodorus (M.Ö. 400)'a göre bu yanlıştır. Herakles, Argonautlarla birlikte yelken açmamıştır. Bir başka görüş de, Herakles'in Argonautlara birlikte yola çıktığını, fakat onlarla birlikte Colchis kadar uzak memleketlere gitmediği yönündedir.
Hak Sahibi
Kaynak: https://en.wikipedia.org/wiki/Labours_of_Hercules
Çeviren: Smoker
Yayınlandığı Site: korsanfan.com
Yunan mitolojisini çok severim. Herakles adamdır 
