Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Korsanfan.Com - One Piece Türkiye
Neler yeni

[Tanıtım] Doctor Who (2005-)

Diziyi Beğendiniz mi?

  • Evet, beğendim.

    Kullanılan: 1 50.0%
  • Hayır, beğenmedim.

    Kullanılan: 1 50.0%

  • Kullanılan toplam oy
    2
Bu dizi birkaç yıl önce, "Efsane dizi" diye övdükleri için başladığım ve ilk sezonunu sıkılarak zar zor bitirdiğim, sonra da internetin tozlu köşelerine süpürdüğüm bir dizidir.
Doctor Who'yu bir çok kişi başlarda sevmez ben de o kişilerden birisiydim hatta.

3-4 sene önce yaz mevsimindeydik, gerçekten izleyecek ve yapacak bir şey yoktu. Senin gibi sıkıla sıkıla izliyordum maksat vakit geçsin. Hatta başka bir dizinin başlamasını bekliyordum, ona kadar idare etsin diye işte.

Ardından şimdi hatırlamıyorum kaçıncı sezonun finali olduğunu, 2. ya da 3. sezon finaliydi. Ben hayatımda şöyle bir tepki verdiğimi hatırlamıyorum, "ananı avradını ananı avradını ananı avradını". Bölümü durdurup odada ayağa kalktım, elim ağzımda dolaşıyordum. Ben hayatımda böyle şok geçirdiğimi hatırlamıyorum. Yani gerçekten çarpıcı kurgu nedir ve nasıl yapılırın sözlük karşılığıydı.

İzlemiş insanlar için beni şok geçirten bilgiyi spoiler vermeden şöyle özetleyeyim, "Boe'nun Yüzü".

Ve ardından bir çok sezon bölümü olsun, sezon finali olsun arka arkaya bana bu şokları yaşatmaya başlayınca Doctor Who birden bire en saygı duyduğum esere dönüşmeye başladı.

Şöyle diyeyim, Doctor Who sana gereksiz gelen tüm o karakterleri, küçücük olayları, hatta sıradan bir anahtarlığı veya sıradan bir futbol topunu bile öyle bir zamanda öyle bir hikaye kurgusuyla tekrar karşına çıkarıyor ki, işte gerçekten yıllar öncesinden planlanmış olan bu olay örgüsüne şapka çıkartmak ve saygı duymaktan başka çaren kalmıyor. :)

Umarım tekrar başlar ve sen de zamanla benim gibi seversin. Çünkü Doctor Who'yu izlememek gerçekten eksiklikmiş, bunu anladım. Bir dizi değil, bir sanat eseri.
 
Bir sonraki kitabımı bekleyin. :oleyo:
Uzay ve zamanda maceraya atılmak isteyen Berke, Hatice ve eşi Hakan'ı da alarak yolculuğuna başlar. Hatice'nin odasındaki çatlağı tamir ettikten sonra; Hatice'yi bir kutunun içine kapatır. Maalesef ki Hakan, Hatice'yi yaklaşık olarak 2000 yıl kadar beklemek zorunda kalır. Neyse ki Hakan ve Hatice, düşünen adam heykeli sayesinde geçmişe dönüp orada sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşarlar. Berke ise, değişim geçirerek Hasan amcaya dönüşür.
Bence bunu not al net iyi kurgu.
Ardından şimdi hatırlamıyorum kaçıncı sezonun finali olduğunu, 2. ya da 3. sezon finaliydi. Ben hayatımda şöyle bir tepki verdiğimi hatırlamıyorum, "ananı avradını ananı avradını ananı avradını". Bölümü durdurup odada ayağa kalktım, elim ağzımda dolaşıyordum. Ben hayatımda böyle şok geçirdiğimi hatırlamıyorum. Yani gerçekten çarpıcı kurgu nedir ve nasıl yapılırın sözlük karşılığıydı.

İzlemiş insanlar için beni şok geçirten bilgiyi spoiler vermeden şöyle özetleyeyim, "Boe'nun Yüzü".
3.sezon finali. :D
 
Uzay ve zamanda maceraya atılmak isteyen Berke, Hatice ve eşi Hakan'ı da alarak yolculuğuna başlar. Hatice'nin odasındaki çatlağı tamir ettikten sonra; Hatice'yi bir kutunun içine kapatır. Maalesef ki Hakan, Hatice'yi yaklaşık olarak 2000 yıl kadar beklemek zorunda kalır. Neyse ki Hakan ve Hatice, düşünen adam heykeli sayesinde geçmişe dönüp orada sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşarlar. Berke ise, değişim geçirerek Hasan amcaya dönüşür.
Bence bunu not al net iyi kurgu.
Ahfmdmfk isimler ciddiyeti nasıl da bozuyor öyle. :( Birkaç gün içinde göndereceğim, artık bir dahakine. :(
 
Doctor Who'yu bir çok kişi başlarda sevmez ben de o kişilerden birisiydim hatta.

3-4 sene önce yaz mevsimindeydik, gerçekten izleyecek ve yapacak bir şey yoktu. Senin gibi sıkıla sıkıla izliyordum maksat vakit geçsin. Hatta başka bir dizinin başlamasını bekliyordum, ona kadar idare etsin diye işte.

Ardından şimdi hatırlamıyorum kaçıncı sezonun finali olduğunu, 2. ya da 3. sezon finaliydi. Ben hayatımda şöyle bir tepki verdiğimi hatırlamıyorum, "ananı avradını ananı avradını ananı avradını". Bölümü durdurup odada ayağa kalktım, elim ağzımda dolaşıyordum. Ben hayatımda böyle şok geçirdiğimi hatırlamıyorum. Yani gerçekten çarpıcı kurgu nedir ve nasıl yapılırın sözlük karşılığıydı.

İzlemiş insanlar için beni şok geçirten bilgiyi spoiler vermeden şöyle özetleyeyim, "Boe'nun Yüzü".

Ve ardından bir çok sezon bölümü olsun, sezon finali olsun arka arkaya bana bu şokları yaşatmaya başlayınca Doctor Who birden bire en saygı duyduğum esere dönüşmeye başladı.

Şöyle diyeyim, Doctor Who sana gereksiz gelen tüm o karakterleri, küçücük olayları, hatta sıradan bir anahtarlığı veya sıradan bir futbol topunu bile öyle bir zamanda öyle bir hikaye kurgusuyla tekrar karşına çıkarıyor ki, işte gerçekten yıllar öncesinden planlanmış olan bu olay örgüsüne şapka çıkartmak ve saygı duymaktan başka çaren kalmıyor. :)

Umarım tekrar başlar ve sen de zamanla benim gibi seversin. Çünkü Doctor Who'yu izlememek gerçekten eksiklikmiş, bunu anladım. Bir dizi değil, bir sanat eseri.
Öyle yürekten övdün ki insanın izleyesi yoksa bile izler :D
 
Şöyle diyeyim, Doctor Who sana gereksiz gelen tüm o karakterleri, küçücük olayları, hatta sıradan bir anahtarlığı veya sıradan bir futbol topunu bile öyle bir zamanda öyle bir hikaye kurgusuyla tekrar karşına çıkarıyor ki, işte gerçekten yıllar öncesinden planlanmış olan bu olay örgüsüne şapka çıkartmak ve saygı duymaktan başka çaren kalmıyor. :)
Bunu Oda yapınca o an aklına geldi yaptı deniyor, doctor whoda yapılınca planlı programlı oluyor xD Neyse bütçe ve kadro farkı diyelim geçelim.
 
Bunu Oda yapınca o an aklına geldi yaptı deniyor, doctor whoda yapılınca planlı programlı oluyor xD Neyse bütçe ve kadro farkı diyelim geçelim.
Ben One Piece'i izlerken ya da okurken açıkçası Doctor Who kadar beni "şaşırtmak" açısından yerden yere vurduğunu hatırlamıyorum. Ha zaten One Piece'in amacı bu değil, Doctor Who'nun bir noktada amacı bu, değilmiş gibi gözükse de her daim hedefi bu yani.

Bütçe ve kadro farkı diye bir şey yok. Manga çiziyorsun, öbür tarafından bir dizi çekiyorsun. Marineford savaşını çizmek için ihtiyacın kalemler, kağıtlar ve sana yardım edecek birkaç asistan. Ancak marineford savaşını dizi olarak çekmeye kalkarsan muhtemelen yandım anam diye ağlarsın. Kadro demişken, seslendirmenler zaten çok üst düzey isimler. Ha ayrıca anime için harcanan parayla çok daha iyi işler yapılabilirdi, Toei'nin beceriksizliği ve Oda'nın animeyi umursamaması da bir etken. Doctor Who ise TRT misali düşük bütçeli bir BBC yapımıdır. Hatta Matt Smith'in geldiği sezonla birlikte dizinin bütçesine uzun yıllar sonra zam yapıldığı için animasyonların kalitesi artmıştır. Ondan önce baya bildiğiniz teyyareden hallicedir animasyonlar.

Doctor Who'nun yıllarca baş senaristliğini yapan Steven Moffat ise yazarlık ve kurgu yeteneği açısından sadece Oda'dan değil, şuan dünyadaki çoğu senarist veya metin yazarından bir tık önde zaten. Ki Oda zaten bir mangaka, yazmaktan ziyade çizerek bir şeyler anlatıyor ve arada bir kültür farkı var. Bu yüzden karşılaştırma yapmak pek de doğru olmaz tabii. Moffat ve Oda, ikisi de reyizdir diyip geçmek gerek.
 
Ben One Piece'i izlerken ya da okurken açıkçası Doctor Who kadar beni "şaşırtmak" açısından yerden yere vurduğunu hatırlamıyorum. Ha zaten One Piece'in amacı bu değil, Doctor Who'nun bir noktada amacı bu, değilmiş gibi gözükse de her daim hedefi bu yani.

Bütçe ve kadro farkı diye bir şey yok. Manga çiziyorsun, öbür tarafından bir dizi çekiyorsun. Marineford savaşını çizmek için ihtiyacın kalemler, kağıtlar ve sana yardım edecek birkaç asistan. Ancak marineford savaşını dizi olarak çekmeye kalkarsan muhtemelen yandım anam diye ağlarsın. Kadro demişken, seslendirmenler zaten çok üst düzey isimler. Ha ayrıca anime için harcanan parayla çok daha iyi işler yapılabilirdi, Toei'nin beceriksizliği ve Oda'nın animeyi umursamaması da bir etken. Doctor Who ise TRT misali düşük bütçeli bir BBC yapımıdır. Hatta Matt Smith'in geldiği sezonla birlikte dizinin bütçesine uzun yıllar sonra zam yapıldığı için animasyonların kalitesi artmıştır. Ondan önce baya bildiğiniz teyyareden hallicedir animasyonlar.

Doctor Who'nun yıllarca baş senaristliğini yapan Steven Moffat ise yazarlık ve kurgu yeteneği açısından sadece Oda'dan değil, şuan dünyadaki çoğu senarist veya metin yazarından bir tık önde zaten. Ki Oda zaten bir mangaka, yazmaktan ziyade çizerek bir şeyler anlatıyor ve arada bir kültür farkı var. Bu yüzden karşılaştırma yapmak pek de doğru olmaz tabii. Moffat ve Oda, ikisi de reyizdir diyip geçmek gerek.
Şahsen Oda'yı Moffat'tan üstün görüyorum ben. Bu arada Russell T. Davies'i de unutmamak gerek.
 
Şahsen Oda'yı Moffat'tan üstün görüyorum ben. Bu arada Russell T. Davies'i de unutmamak gerek.
Ya bu çok normal. Yani Oda'yı üstün görmen. Oda ve Moffat, ikisi de faal olarak şuan en iyi senarist, metin yazarı vs diye adlandırabileceğimiz insanlar.

Zaten Oda'nın karakter tasarlama ve hikaye anlatma yeteneği yadsınamaz. Çok çok başarılı. Sadece mevzu çarpıcı kurgu ise, bu konuda Moffat'tan daha iyisini görmedim açıkçası.

Russell de iyi bir senarist tabii. Jonathan Nolan vs. Bunlar günümüzün iyi kafa açan senaristleri.
 

Bu Konuya Bakmış Kullanıcılar (Üye: 0, Ziyaretçi: 2)

Korsanfan.com Her Hakkı Saklıdır. 2008-2023.
Tasarım Korsanfan V.6.0
Yukarı Çık