toplumun rezilliğini yüzüne çarpmak için kendi canını ve namusunu böyle saçma bi şekilde tehlikeye atar mı? atmaz. hadi rezilliklerini yüzüne çarptın, akıllanıp farkındalık oluşturdun mu o insanlarda? hiç zannetmiyorum. peki insanların ahlaksızlarını görmenin bize bi faydası oldu mu? hayır, sadece moralimiz bozuldu ve bu rezilliği yapanlara karşı nefretimiz oluştu. saçma ve iğrenç bi deney. kadın istediği yerde bitirebilirdi ama bitirmedi. kaşındı mı? kaşındı.. bu kadar basit, açık, net.....
Senin haddine mi birine kaşındı damgası vurmak? Sen bu kadar emin kadının kaşındığını ve "namusunu riske attığını" söyleyebiliyorsan ben de senin bu yorumlarına istinaden sana "tecavüz zihniyetli" diyorum.Ötesi var mı?
Senin gibilerin en büyük sorunu bu yersiz ukalalığı.Kendinizi tanrıymışçasına hüküm vermekten alıkoymuyorsunuz ama toplumdaki tüm b*klarda sizden çıkıyor.Bak yine senin düz mantıkla sana yüklendim.Şimdi kendi savunmalarını hazırlarken empati kurmaya çalış.
Edit:Camus Sisifoz Söyleni'nde intiharın bu dünyaların acılarıyla baş edememenin yanı sıra bu dünyanın uğraşmaya değer olmadığını da vurgulayıp senin tek düze dediğin intihar kavramını aydınlatmış, oku istersen.
Uzatacak değilim ama hep kaçırdığınız birşey var. Tarihsel olayları tartışırken günümüz şartları ile değil o zamanın şartları ile değerlendirmek gerekir. Bu tarih biliminin değişmez kuralıdır. Bu olayda tarihi bir olay olup bundan tam 38 sene önce gerçekleşmiş bir olay. Konunun başından beri anlatmaya çalışıyoruz. O zamanki insanların mentalitesi ile bugünkü insanların düşünme yapısı farklı.
Neyse uzatmıyorum. Bu bir gösteri dahi olsa insanların böyle sapıkça şeyler yapması buna ön ayak olan kişiye "kaşınmış karı, aranmış yeaaa" demeyi gerektirmez.
En tehlikeli grupta ikincisi, birinci grubun zihniyeti hep bellidir ama çoğunluk olunca ses etmeyenlerden yani ikinci gruptan güç alırlar.
Vicdanı rahat etmeyenlerde hep azınlık kalır
tshirtum ve pantalonumla ayakta duruyordum. onumdeki masada 72 tane obje vardi. bir kagida yazdigim aciklamada, bu 72 objenin uzerimde nasil isterlerse kullanabileceklerini, benim de bir obje oldugumu ve tum sorumlugugu aldigimi belirttim. gosteri 6 saat surdu. hicbirsey yapmazsam izleyicilerin ne yapabilecegini gormek istiyordum. asiriya kactigim icin elestiriliyordum, ben de bu kez hicbirsey yapmayarak izleyicilerin sinirlarini gormek istedim. bir nevi cehennemdi. gosterinin basinda herkes cok utangac ve yumusakti, bana guller veriyorlardi. daha sonra kiyafetlerimi makasla ile yirtmaya, bicakla bogazimi kesip kanimi icmeye basladilar. herkes delirmisti. 6 saat sonra gosteri bitmisti, performansimdan cikip kendim olmaya basladim. yariciplaktim, heryerimde kan vardi. gozlerim yasarmisti. ızleyicilerin arasinda hareket etmeye basladim. kactilar. hepsi kacti. artik kendim olmama (performansin sona ermesine) katlanamiyorlardi. otele gidip aynaya baktigimda kendi kendime "halk seni oldurebilir, gercekten" dedigimi hatirliyorum
İnsanların içinde sürekli bi sınırları aşmayı düşünen,aşırıya kaçan dürtülerini açıga çıkartmak isteyen bir duygu var.Yani insan bin sene önce ne ise bence hala odur.Devletlerin kurulma amacı da bir yerde bu değil mi zaten.Belli kural ve yaptırımlar ile insanların içindeki bu dürtüyü derinlere gömmek ve belki de yok etmek.İşin felsefi boyutunu geçiyorum.Kavramlar ile aram yoktur.
İnsanlara gereğinden fazla özgürlük verilse ne olurdu adlı bir çalışma olmuş bana göre.Bu performansı sergileyen arkadaş oraya kendisine zarar verecek araçları yerleştirmese insanın bu bahsettiğim yanı belki de hiç görülmeyecekti.Zaten performansta bir kişinin kendisine silah doğrultması ile bitmiş yanılmıyorsam.İnsanların en baskın dürtüsü muhtemelen hayatta kalmadır.Hayatta kalmak için başkalarının kafasına basmak gerekir mi,bu bir iç güdüsel hareket midir bilmiyorum.Felsefecilerin illaki bu konuda yorumları vardır evet veya hayır diye lakin felsefeden hem hazzetmeyen hem de pek anlamayan birisi olduğumdan araştırma ihtiyacı hissetmiyorum.Bu konu hakkında bilgisi olanlar var ise yazarak aydınlatabilirler.
Bu arkadaşın diğer performanslarına da bir göz gezdirdim lakin bu kadar uçlarda olan bir performansı yok.Bu da ya bu performanstan sonra korkmuş olabileceğini ya da planlı programlı bur olay olduğunu gösteriyor ki bence parmak basılmak istenen sorun ele alındığında mantıklı olan da planlı olması.Bir soruna parmak basmaktan ziyade soruna çözüm üretmesini yeğlerdim o ayri.İnsanların yaşayacağı yerlerin bile sınırlari "hayatlar" ile belirlenmişken bu şekil bir performans sunmaya çalışmak bence ahmaklık.Ahmaklık olması yapılanları iyi gösterir mi,kesinlikle hayır.Orada iki büyük suçlu var.Yukarıda da belirtildiği gibi oradaki duruma sebebiyet verenler kadar zulme sessiz kalanlar da suçlu mudur ? Yukarıda yazdığım gibi hayatta kalma dürtüsü dediğimiz olay burada devreye giriyor zannımca.Acaba ses edersem bana da aynılarını yaparlar mı korkusu.
Aslında yazdıkça merakımı cezbetti.Varsa bu konuda bir kitap veyahut yazı okumak isterim.
Uzatacak değilim ama hep kaçırdığınız birşey var. Tarihsel olayları tartışırken günümüz şartları ile değil o zamanın şartları ile değerlendirmek gerekir. Bu tarih biliminin değişmez kuralıdır. Bu olayda tarihi bir olay olup bundan tam 38 sene önce gerçekleşmiş bir olay. Konunun başından beri anlatmaya çalışıyoruz. O zamanki insanların mentalitesi ile bugünkü insanların düşünme yapısı farklı.
Neyse uzatmıyorum. Bu bir gösteri dahi olsa insanların böyle sapıkça şeyler yapması buna ön ayak olan kişiye "kaşınmış karı, aranmış yeaaa" demeyi gerektirmez.
birincisi; bu bi deney değil. senin de önceki yazında belirttiğin gibi bir performans sanatçısının sanatı. ki deney olarak kabul etsek bile; 1953te asch deneyi ve zamanını bilmediğim ama tahminimce yine o zamanlarda asansörde sürü psikolojisi deneyi yapılmış. bunlar sürü psikolojisini inceleme üzerine yapılan deneyler. 1965te milgram deneyi yapılmış. bu da insanın eline güç geçtiği zaman karşıdaki savunmasız insana daha ne kadar işkence edebileceğini inceleyen bir deney. bunların da kaç yıl önce yapıldığını altı çizili olarak yazabilirsin istersen... velhasıl kadın burda kendi inisayitifiyle işkence ve taciz edilmiş. istediği yerde bitirebilirdi(kaç defa yazdım bunu bi daha yazdırdın bana).
ikincisi ben bu kadın hakkında "kaşınmış karı" ve "aranmış yeaaa" tarzında kalıplar kullanmadım. yazdıklarımı doğru şekilde yansıtmanı rica ediyorum.
üçüncüsü insanlığı senden öğrenecek değilim...
Senin haddine mi birine kaşındı damgası vurmak? Sen bu kadar emin kadının kaşındığını ve "namusunu riske attığını" söyleyebiliyorsan ben de senin bu yorumlarına istinaden sana "tecavüz zihniyetli" diyorum.Ötesi var mı?
Senin gibilerin en büyük sorunu bu yersiz ukalalığı.Kendinizi tanrıymışçasına hüküm vermekten alıkoymuyorsunuz ama toplumdaki tüm b*klarda sizden çıkıyor.Bak yine senin düz mantıkla sana yüklendim.Şimdi kendi savunmalarını hazırlarken empati kurmaya çalış.
Edit:Camus Sisifoz Söyleni'nde intiharın bu dünyaların acılarıyla baş edememenin yanı sıra bu dünyanın uğraşmaya değer olmadığını da vurgulayıp senin tek düze dediğin intihar kavramını aydınlatmış, oku istersen.
ulan kendini bilmez adam, kadın kendini kurtarabilir ama kurtarmıyor!!!! "kaşınmış"tan daha net bir açıklama yok bu sanat dedikleri saçmalıkta!! yazdığım iki şeyi alıntı yapmışsın, diğerlerini hiç okumamışsın, alıntıladıklarını da anlamamışsın. bi de geliyorsun hakaret ediyorsun ve hakkımda ileri geri konuşup bilmediklerin hakkında saçma sapan yorum yapıyorsun.
ayrıca ben intihar edenlere tekdüze demiyorum. cevap yazmadan önce yazdıklarımı iyi anla...
